Aranızdaki evliler kervanından birisi olarak çorbada benimde tuzum bulunsun.
Bekarlık dönemini düşündüğümde her zaman keyifle hatırlayacağım beni gülümseten bir dünya anı doludur.
Keyifli güzel zamanlardı.Zorlandığım anlarda olmuştur elbette ama onlarda olmadan,insan hayatı öğrenemiyor.
Evliliğin bana çok uzak olduğunu düşündüğüm zamanlarda bile kendime söz vermiştim.Mutlaka sevdiğim insanla evlenmeliyim diye.
Nitekim onuda gerçekleştirdim.
Gelelim evliliğe;
Evlilik herşeyden önce idare etme sanatıdır.Her zaman daha fazla özverili olmayı gerektirir.Emek ister,anlayış ister zaman ister,çok uzun bir sevgili dönemi geçirmiş olsanız bile aynı evde yaşamayı öğrenmenizi ister.
Bizim ülkemizde evlilik bir cok toplumdan farklı olarak sadece çiftlerin değil ailelerinde evlenmesi olarak algılanır.O yüzden zaman zaman birileri, kimi zaman sizin ailenizden,kimi zaman eşinizin ailesinden çok gereksiz bir şekilde ilişkinize müdahale etme içgüdüsüyle hareket edebilir.Hatta kendi aralarında sürtüşüp bunu size de yansıtmaya çalışabilirler.
Bu durumda benim tespitim, erkek egemen bir toplum olduğumuzdan erkeğin bunu rahatlıkla engelleyebileceği yönündedir.
Bu noktada biraz arıza olmak ve 3.kişileri sert bir çizgiyle kesmek gerekiyor.
Çocuğunuz olduğunda ise sizin hayatınız öncelik sırasında ilk 3 e bile girmez.Bütün programınızı ona göre yaparsınız.
Ancak bana göre baba olmak bu hayatta hiç bir duygu ile değişilmez.Anlatılmaz yaşanır.
Bu hayattan çok büyük beklentilerim olmadı.Evlenmeden önce neysem evlendikten sonrada o oldum degişmedim.Yapamayacağım hiçbirşeyide vaad etmedim.Sonuç olarak zorluklarıda olsa engebeli zamanlarıda olsa sevdiğim insanla evlendiğim için mutluyum.