• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

10 Kasım Anısıyla Türkiye’yi Ağlatmıştı

Ragnar

Emektar Üye
Üyelik Tarihi
30 Haz 2015
Konular
1,446
Mesajlar
4,354
MFC Puanı
37,550
Bu yıl Sabancı Holding’in hazırladığı 10 Kasım filmi, “O gün bütün Türkiye yağmur yağmadan ıslandı” cümlesinin hikâyesini canlandırarak gözlerimizi yaşartmıştı.
Filmde 17 Kasım 1938’de Kabataş Erkek Lisesi’nde yaşanan gerçek bir olaydan esinlenilmişti. Edebiyat öğretmeni, Atatürk’ün ölümü üzerine öğrencilerden duygularını anlatan birer kompozisyon yazmalarını istemiş, içlerinden biri sadece bir cümle yazabildiğini söyleyip bu cümleyi okumuştu. Ve bütün Türkiye’nin ruh halini tek cümleyle özetlemişti.

1605688420290.png

Olayın gerçek hikâyesini 32. Gün yapımı ‘Atatürk’ün Son Yolculuğu’ belgeselinde Ali Nejat Ölçen anlatmıştı. O cümleyi yazan öğrenci, Ölçen’in sıra arkadaşı Faruk Dursunoğlu’ydu. Kompozisyon ödevini veren edebiyat hocası ise Nihat Sami Banarlı. Ünlü edebiyatçı bu cümle üzerine gözyaşlarını tutamamıştı, Ölçen’in anlattığına göre.

1605688445656.png
Ali Nejat Ölçen 1940 yılında mezun olmuştu Kabataş Erkek Lisesi’nden. Türk siyasetinin önemli isimlerinden, 15 ve 16. dönem CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM Grup Başkanvekilliği yapmış bir iktisatçıydı. ‘Demokratik Sosyalizme Giriş’, ‘Karl Marx ve İngiliz Emperyalizmi’, ‘Ecevit Çemberinde Politika-Politika Çemberinde Ecevit’, ‘Devlet Yokuşu, Kemalizmin Ekonomisi’ gibi kitapları vardı. Ve onu da önceki gün kaybettik.

Siyasetçi ve ekonomist olarak yaptıkları bir yana, “O gün bütün Türkiye yağmur yağmadan ıslandı” cümlesini anılarından çıkarıp bizimle paylaştığı için ayrıca minnettarız kendisine. Huzur içinde uyusun.

Ali Nejat Ölçen’in anısından yola çıkarak 10 Kasım filmini hazırlayanlar keşke “Gerçek bir hikâyeden alınmıştır” diyeceklerine, hikâyenin gerçek kişilerinin adlarını ansaydı. Hem onun, hem de ünlü edebiyatçı, efsane hoca Nihat Sami Banarlı’nın. En büyük haksızlık da bence o şiiri yazan Faruk Dursunoğlu’na yapılmış.


İhsan Yılmaz
 
Üst