• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

19 yıldır ülkeyi yöneten kim? - RAHMİ TURAN

DarkWoman

MFC Üyesi
Üyelik Tarihi
27 Kas 2019
Konular
5,318
Mesajlar
11,488
MFC Puanı
66,370
“Bugün Türkiye'nin en büyük sorunu nedir?” diye sorsak ne cevap verilir?

Kimi “Korona salgını” der…

Kimi “İşsizlik” diye konuşur…

Bazıları “Hayat pahalılığı” der…

Tabii ki herkesin önceliği başkadır!

Ben ise Türkiye'nin bugün en büyük sorununun “kötü yönetim”olduğunu düşünüyorum. Ana problem budur!

Yönetim iyi olsa, diğer bütün problemler büyük oranda çözülür, ülke rahatlar…

★★★

AKP yönetimi 19 yıldır iş başında…

Kimine göre iyi, kimine göre kötü, bir şeyler yaptı ama bundan sonra ülkeye yararlı ne yapabilir?

Hiçbir şey yapamaz, sadece kendini tekrar eder!

Siyasiler için koltuk tatlıdır. Uzun yıllar görevde kalan bir iktidar, vakit kazanmak ve koltuğunu muhafaza etmek için ya faul yapar ya da topu taca atar!

Bugünkü durum budur!

★★★

Ülke iyi yönetilmiyor!

Yokluğa düşen insanlar, Pazar yerlerinden sebze artıklarını toplar hale geldi.

2021 yılında, (dolar bazında) yirmi yıl öncesinden daha fakiriz!

Son dört-beş yıldır yerinde sayan bir ekonomi yaşıyoruz.

2016'dan bu yana Türkiye'de hiçbir ciddi yatırım yapılmadı, nüfus da artınca işsizlik ürkütücü boyutlara ulaştı.

Yaklaşık 9 -10 milyon kişinin işsiz olduğu bir ülkede huzur olur mu?

Hukukun yerle bir edildiği, yargıya güvenin büyük oranda azaldığı bir memlekette yatırımların durması doğaldır.

Para ürkektir. En ufak bir risk karşısında, taş atılan serçe sürüsü gibi pırr diye uçup gider!

Yabancılar böyle bir ortamda nasıl güvenip de döviz getirip Türkiye'de iş kuracaktır?

İşte, dünya otomobil devi Volkwagen firması… Türkiye'de fabrika kuracaktı, her şey tamamdı. Fakat sonra ne oldu? Ülkemizin hukukuna güvenemediği için korkup kaçtı!

★★★

Peki, Türkiye'de bu güvensizlik iklimini kim ya da ne yaratıyor?

AKP iktidarı işin içinden sıyrılmanın çaresini buldu. Zehir zemberek sözlerle suçladıkları:

* Dış mihraklar…

* Ve Kılıçdaroğlu!

19
yıldan beri Türkiye'yi onlar mı yönetiyor?

“Saldırganlara kirli siyasi dil cesaret veriyor!”​

Organize saldırılar, ülkemizin daha kötü günlere gidişinin habercisi mi, bilemiyoruz…

Gazeteci Orhan Uğuroğlu, Afşin Hatipoğlu ve Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ'a yönelik saldırılar sıradan olaylar gibi geçiştirilemez, hafife alınamaz!
Bunların hepsi organize saldırılardır!
“Ülkede demokrasi yaralı… Hukuk yok… Adalet yok…”diyorduk…
Şimdi can güvenliği de yok!
Selçuk Özdağ
kan kaybından ölebilirdi. Doktorlar “Sayın Özdağ, hastaneye beş-on dakika geç yetiştirilse kurtulma ihtimali çok zayıf olurdu” diyorlar.
CHP'li Faik Öztrak'a göre: “Saldırıları iktidar ortaklarının kirli siyasi dili cesaretlendiriyor, saldırganlara hoşgörü gösteriliyor!”
★★★
30-40 yıl önce kanlı suikastlar dönemi yaşamıştık. Birçok siyasetçi, bilim adamı ve gazeteci silahlı saldırılar sonucu hayatlarını kaybetmişti…
O suikastlar silsilesi de böyle saldırılarla başlamış, sonra kontrolden çıkmıştı. Bu bakımdan iktidarı uyarıyorum: Hiçbir saldırı hafife alınmasın!
Türkiye'
nin başına büyük dertler açan dehşet günlerini bir daha yaşamayız inşallah!
★★★

CHP lideri Kılıçdaroğlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu'na yaptığı “Geçmiş olsun” ziyaretinden sonra “İktidardan gitmemek için bunların göze alamayacakları hiç bir şey yoktur!” derken, Davutoğlu'nun da iktidara seslenerek “Özgürce konuşan, yazan bir avuç gazeteci kaldı. Onları da mı susturmak istiyorsunuz?” diye sorması kanayan bir yaraya parmak basmak oldu!
Ülkede basın özgürlüğü olduğunu iddia eden iktidar ortakları, karşı görüşteki gazetecileri hedef göstermekten vazgeçmelidir!

GÜNÜN SÖZÜ​

Halkın gücü ve işbirliği olmadan ülkede hiçbir sorun çözülemez!
11-karikatur-vatandasbu-15cm.jpg
 
Üst