li değildir. Yeniçeri ocağında Seksoncubaşı iken Peç Seferinde şehit düşen Süleyman Ağanın oğludur. Kendisi de Yeniçeri ocağında yetişmiştir. Yirmi sekizinci ortada hizmet gördüğü için hayatı boyunca bu isimle anılmiştır. Çorbacılık ve muhzır ağalığında bulunduktan sonra yeniçeri efendisi oldu. Darphane nâzırlığı ve şıkk-ı sâlis defterdarlığı görevlerinde bulundu. Sultan III. Ahmed saltanatında başmuhasebeci oldu.
1720 yılında bu görevde bulunduğu sırada Fransaya büyükelçi olarak gönderildi. Osmanlı Devleti'nde ilk defa olarak devamlı bir elçilik görevi ülke dışına çıkan devlet görevlisi olan Mehmed Çelebi, Pariste on bir ay kaldı. Dönüşünde, seyâhati sırasında gördüklerini bir kitap halinde padişaha sundu.
Mehmed Efendinin, ""Fransanın vesait-i umran ve maarifine dahi layıkıyla kesb-i ıttıla ederek kabil-i tatbik olanların takriri" için gönderildiği elçiliğini anlattığı Sefâretnâmesi tarihî ve edebî açıdan bu alanda yazılmış en önemli eserlerden biridir. Kitabında İstanbul-Paris yolculuğu, Fransızların veba korkusuyla Toulon'da heyeti 40 gün karantinada tutuşu, Bordeaux üzerinden Paris'e varışı, XV. Louis tarafından kabul edilişi, katıldığı askeri merasimler ve Parisin ilgi çekici yerlerini konu edinmiştir. Mehmed Çelebi ayrıca, giyimi, hali, tavrı, konuşması ve terbiyesiyle, başta saray olmak üzere, ilim ve teknik kurumlarından, ve genel anlamda Fransızlardan da takdir gördü. Fransa o dönemde ittifak arayışı içinde ve talepkar bir konumda olduğundan elçiye gösterilen ilgi ve özeni anlamak mümkündür. Yirmisekiz Mehmed Çelebi'nin elçiliği, İbrahim Müteferrika'nın matbaası ve, Paris'teki Tuileries Sarayını örnek alan Lale Devri'nin ünlü Sadabad Bahçeleri ile bahçecilik alanlarında Osmanlı Devleti'ne kısa vadede önemli yansımalara önayak olmuştur.
1720 yılında bu görevde bulunduğu sırada Fransaya büyükelçi olarak gönderildi. Osmanlı Devleti'nde ilk defa olarak devamlı bir elçilik görevi ülke dışına çıkan devlet görevlisi olan Mehmed Çelebi, Pariste on bir ay kaldı. Dönüşünde, seyâhati sırasında gördüklerini bir kitap halinde padişaha sundu.
Mehmed Efendinin, ""Fransanın vesait-i umran ve maarifine dahi layıkıyla kesb-i ıttıla ederek kabil-i tatbik olanların takriri" için gönderildiği elçiliğini anlattığı Sefâretnâmesi tarihî ve edebî açıdan bu alanda yazılmış en önemli eserlerden biridir. Kitabında İstanbul-Paris yolculuğu, Fransızların veba korkusuyla Toulon'da heyeti 40 gün karantinada tutuşu, Bordeaux üzerinden Paris'e varışı, XV. Louis tarafından kabul edilişi, katıldığı askeri merasimler ve Parisin ilgi çekici yerlerini konu edinmiştir. Mehmed Çelebi ayrıca, giyimi, hali, tavrı, konuşması ve terbiyesiyle, başta saray olmak üzere, ilim ve teknik kurumlarından, ve genel anlamda Fransızlardan da takdir gördü. Fransa o dönemde ittifak arayışı içinde ve talepkar bir konumda olduğundan elçiye gösterilen ilgi ve özeni anlamak mümkündür. Yirmisekiz Mehmed Çelebi'nin elçiliği, İbrahim Müteferrika'nın matbaası ve, Paris'teki Tuileries Sarayını örnek alan Lale Devri'nin ünlü Sadabad Bahçeleri ile bahçecilik alanlarında Osmanlı Devleti'ne kısa vadede önemli yansımalara önayak olmuştur.