Bu ülkede doğruları konuşmak zor!

Nedir bu gürültü? Nedir bu kıyamet?

AKP ve MHP'liler, elbirliği etmişler, Bülent Arınç'a saldırıyorlar…

Hem de acımasız bir şekilde!

Oysa o da AKP iktidarının bir ferdi…

Peki, ne yapmış Bülent Arınç?

İnsani duygularını dile getirerek doğruları söylemiş!

Saldırılar bu yüzden…

Bu ülkede gerçekler konuşulamaz mı?

Demek ki, “Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar” kuralı işliyor memleketimizde…

Birçok gazeteci, yazar, siyasetçi bu nedenle içeride yatıyor.

★★★

Bugün ülkemizin en önemli sorunu nedir?

Bence hukuktur, adalettir! Neden?

Çünkü uygarlığın anası hukuk, insan hakları ve adalettir.

Her şey hukuk ve adalete dayanıyor.

Bunlar temel direklerdir.

Hukuka güven ortadan kalktığı zaman ülkede her şey temelsiz binalar gibi çöküyor!

Bugün ulusça çektiğimiz acıların (İç ve dış politika, ekonomi, eğitim, kültür, vs.) gerçek sebebi hukuksuzluktur!

★★★

AKP'nin kurucularından olan Bülent Arınç, büyük bir medeni cesaret göstererek ülkedeki hukuksuzluğu vurguladı.

Şimdi, doğru konuştuğu için, Cumhur İttifakı (AKP ve MHP'liler) tarafından linç ediliyor, ittifakı çökertmek istediğinden bahsediliyor.

Oysa Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan 14 Kasım günü:

“Ekonomi, hukuk ve demokraside yepyeni bir seferberlik başlatacağız” demişti.

Bülent Arınç'ın açıklamaları bu sözleri destekliyor ama gel de onu gözleri kapalı, fanatik partililere anlat!

★★★


Türkiye'de hukuk ve adalet felç olmuş durumdadır! Bir kısım yargı organı “Anayasa ne derse desin, Anayasa Mahkemesi ne karar alırsa alsın, biz bildiğimizi okuruz”inadında!

“Yargıçlar ve savcılar özgürlükçü düşünsünler” diyerek hukuk ve adaleti savunan Bülent Arınç'a saldıranlar, “Sen ne biçim Ak Partilisin?” “Darbecilerin ağabeyi” “Cumhur İttifakı'na sabotaj yaptın” diye feveran ediyorlar!
Bilgileri ve karakterleri böyle…

Bunlar hukukun üstünlüğü ilkesinin Türkiye'ye yerleşmesini istemiyorlar!

“Bize ahlâk reformu lâzım!”

İktidar “Yeni dönem, hukuk reformu, adalet” açıklamaları yapıyor.

İyi güzel de… O zaman aklımıza şu soru takılıyor:

“18 yıldır iktidardasınız. Şimdiye kadar neredeydiniz?”

Hazine ve Maliye eski Bakanı Damat Berat Bey istifa mektubunda:

“At izi, it izine karıştı!” demişti. Ne demek istemişti bu sözüyle?

“Ülkede kargaşa var. İyiye giden hiç bir şey yok!” şeklinde bir itiraf mıydı?

Eleştiriye tahammül edemeyen bir memleket haline geldik!

İtiraz edeni içeri atıyorlar! Örnekleri çok!

Bülent Arınç da bunu anlatıp, tutuklamanın istisna olması gerektiğini, tutukluluğun “peşin ceza” haline gelmemesini istedi.

Neresi yanlış bunun?

★★★

Adalet eski Bakanı Cemil Çiçek, AKP'de önemli ağırlığı olan bir siyaset adamıdır.

Bakınız ne diyor?

“Bize yargı reformundan önce ‘insan ve ahlâk reformu' lâzım.

Biz, 459 yıldan beri yargının düzeltilmesini konuşuyoruz. Sadrazam Lütfi Paşa'nın Âsafnâmesi'nden, Göriceli Mustafa'nın Koçibey Risalesi'nden beri.

Bir toplum 500 yıl adaleti arar mı?

Bize topyekûn bir tevbe-i nasûh (Allah'a sığınmak için yapılan tövbe) lâzım.

Reform kelimesi çok aşındı, bundan kimse bir şey beklemesin!”

★★★

Demek ki neymiş? Bize yargı reformundan önce “ahlâk reformu” lâzımmış.

AKP'li eski Adalet Bakanı Cemil Çiçek böyle diyor. Haksız mı?



Rami Turan