Üzgün ve nefret yüklüydü Bukre.
Gözlerindeki öfkeyi saklamadan,
Üzgünüm dedi ona.
Ama beni bu hale ge*tirdiğin için değil; seni hak ettiğin hale sokamadığım için!
Fildişinden inşa ettiği aşk şimdi çürümenin tarihini yazan bir ahşaptı.
Bukre ağlıyordu.
Hiç konuşmadan yürüyorlardı. Akşamdı.
Hiçbir şeyin yolunda gitmediği bir yoldaydı.
Bir öykünün sonuymuşum meğer; daha girişinde kandırmışlar beni diye söylendi kendi kendine
ve sustu.
Artık sonun so*nuna gelmişti.
Yürüdükçe susuyorlardı, sustukça daha
ağır yü*rüyorlardı. Sevdiği adam dayanamayıp, Neden susuyorsun? diye sordu.
Bakışlarını kaldırımdan ayırmadan konuştu Bukre. Neden mi susuyorum? dedi ve durdu.
Kafasını kaldırdı, sevdiği adamın gözlerine son kez baktı. Geri geri bir iki adım attı ve yaşanan sonun son sorusunu sordu.
Ya anlamazsan?
Bukre, artık cümleler değil, sessizlikler kuruyordu
Gözlerindeki öfkeyi saklamadan,
Üzgünüm dedi ona.
Ama beni bu hale ge*tirdiğin için değil; seni hak ettiğin hale sokamadığım için!
Fildişinden inşa ettiği aşk şimdi çürümenin tarihini yazan bir ahşaptı.
Bukre ağlıyordu.
Hiç konuşmadan yürüyorlardı. Akşamdı.
Hiçbir şeyin yolunda gitmediği bir yoldaydı.
Bir öykünün sonuymuşum meğer; daha girişinde kandırmışlar beni diye söylendi kendi kendine
ve sustu.
Artık sonun so*nuna gelmişti.
Yürüdükçe susuyorlardı, sustukça daha
ağır yü*rüyorlardı. Sevdiği adam dayanamayıp, Neden susuyorsun? diye sordu.
Bakışlarını kaldırımdan ayırmadan konuştu Bukre. Neden mi susuyorum? dedi ve durdu.
Kafasını kaldırdı, sevdiği adamın gözlerine son kez baktı. Geri geri bir iki adım attı ve yaşanan sonun son sorusunu sordu.
Ya anlamazsan?
Bukre, artık cümleler değil, sessizlikler kuruyordu