• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Çocuk evliliğin sigortası mıdır?

diShy

Onursal Üye
Üyelik Tarihi
27 Kas 2009
Konular
32,527
Mesajlar
50,860
MFC Puanı
2,580
Sağlıklı bir ilişkide, her kişi kendi sorumluluk ve sınırlarının farkındadır. Kendisiyle büyük ölçüde barışıktır ve yalnız kalmaktan korkmaz. Mutluluğu kendi içinde yaşayabilen, özerk bir varlıktır. Böyle özelliklere sahip iki insan eksikliliklerini tamamlamaktan çok, birbirlerini sevdikleri için bir araya gelirler. Bu ilişkide sadakat, hoşgörü, sevgi, saygı, sorumluluk ve dürüstlük hakimdir. Eşler ilişkiye bir şeyler katmak ve onu zenginleştirmek çabasındadırlar. Birbirlerini kaybetme korkusu yoktur ve güzel bir birlikteliğin keyfi yaşanır. Böyle bir ilişkide bebeğin dünyaya gelmesi, ilişkiyi pekiştirir ve sevgi bağlarını güçlendirir.




Çözüm İçin İşbirliği Gereklidir : Evliliğin bir süreç olduğu ve zorlukların her zaman var olacağı, ancak zorlukların istenildiği takdirde yenilebileceği unutulmamalıdır. Eşler sorunlarını ve sıkıntılarını; gürültüsüz, birbirlerini zedelemeden nasıl çözebilirler?
  • Dikensiz gülün olmadığı, evlilikte sorunların yaşanacağı, her iki tarafça bilinmelidir.
  • Sorunlar açık yüreklilikle ifade edilmeli, eşler birbirlerine olan beklentilerini açık bir şekilde anlatmalıdır.
  • Tartışma sırasında dürüst ve açık olunmalı, karşılıklı suçlamalardan kaçınılmalı ve birbirlerini dinleyebilmeliler.
  • Evin dışındakiler, (özellikle anne-babalar) mümkün oldukça bu tartışmaların dışında tutulmalı, çocukların yanında tartışma ve kavgadan kaçınılmalıdır.
  • Eşler her birinin farklı görüşlere, yetişme tarzı bakış açısı ve düşünce farklılığına sahip olabileceğini kabul etmelidir. Zorla birbirlerine hakim olamayacaklarını bilmeli ve orta bir çizgide bir araya gelinmelidir.
  • Hatalar karşılıklı olarak kabul edilmeli, gerektiğinde özür dilenmeli ve yanlışlar düzeltilebilmelidir.
  • Şiddete hiç bir şekilde başvurulmamalıdır. Psikiyatristler, işlevsel olmayan bir ilişkinin kalıbını onarmak için çocuk sahibi olmaya karar vermenin son derece yanlış olduğuna dikkat çekiyorlar!
Genç yaşlarda alınan evlilik kararı, tarafların karşılıklı olarak birbirleriyle yaptıkları atıflar, yansıtmalar ile alınır. Bazı evliliklerde, eşler birbirlerini gerçekten oldukları gibi değil, olmasını istedikleri gibi görme eğilimindedirler. Evlenip birlikte yaşamaya başlayınca, gündelik yaşamda karşılaşılan olaylara verilen tepkilerde, eşler birbirlerini tanımaya ve karşılıklı olarak birbirlerinden beklentilerini belli etmeye başlarlar. Eşler, birbirlerinin hangi olaylar karşısında nasıl tepki vereceklerini ve birbirlerine nasıl destek olabileceklerini, karşılıklı gereksinimlerinin ve bunların tatmininin nasıl olacağını öğrenirler.

Sağlam bir temel şart ! : Eşlerden birinin, diğerinin gereksinimini karşılayamadığı zamanların olması kaçınılmazdır. Bu gibi durumlarda, ihtiyacı tatmin edilmeyen eş bunu hoşgörü ve esneklikle karşılayabiliyor, gereksinimi erteleyecek diğer tarafın içinde bulunduğu durumu anlamaya çalışabiliyor ise bu durum eşler arası uyumun, ahengin ve bütünlüğün olduğunun kanıtıdır. Eşlerin birbirlerinin gereksinimlerini karşılayamadıkları zamanlarda eşler arası uyum, ahenk, birliktelik sarsılmıyor, eşler zaman zaman yaşanan bu hayal kırıklıklarını hoşgörü, esneklik ile karşılayabiliyor ve zedelenebilirlikleri uyarılıp savunmaya geçmiyorlarsa, aralarında sağlam bir temel oluşmuştur. Böylesi bir ilişki, eşlerin çocuk yapmaya hazır olduğunun önemli bir işaretidir.

Evliliği kurtarma görevi yeni sorunlar getirir : Geçimsizlik sorunu yaşanan evliliklerde, çocuk doğduğu takdirde evliliğin kurtarılabileceği, aileye katılan çocuğun eşler arası geçimsizliği giderici rol oynayacağı yanılgısına dönüşebilir. Eşler arası sorun, uyumsuzluk, ancak taraflarca konuşularak, birbirlerini anlamaya çalışarak ve davranışlarında farklılık oluşturarak giderebilir. Çocuk, eşler arasında önceden oluşmuş olan ilişki örüntüsünü tehdit eder, yeni bir örüntü oluşturulmasını gerekli kılar. Dolayısıyla zaten işlevsel olmayan bir ilişki kalıbını onarmak için, kendi içinde zorlukları olan başka bir olgu düşünülürse, çözüm olmayacak, aksine ek sorunlar getirecektir.

Çocuk duygusal yakınlığı sağlar mı? : Çocuğun evliliği kurtarabileceği düşüncesi, eşler arasında duygusal yakınlığı arttıracağı varsayımına dayanır. Çocuk sahibi olmanın, eşleri yakınlaştırmakta önemli olduğu yaygın bir düşüncedir. Çocuk, kadınların algılamalarına göre eşleri yakınlaştırıcı etki yaparken, erkeklerde ise aynı yoğunlukta bir etki yaratmaz. Kadın, çocuk yaparak eşine yakınlaştığını düşünürken, erkek aynı görüşe sahip değilse, bu çift gerçekten ne kadar yakınlaşmıştır? Çocuk sahibi olmak isteyen çiftler için bu karar, kesinlikle evliliklerini kurtarmak amacına hizmet etmemelidir. Evlilik kurtarma çabaları, eşler arası ilişki örüntüsü içinde sınırlanmalıdır. Zaten karmaşık ve işlevselliğini yitirmiş olan bu ilişki örüntüsü, bir çocuğun doğması ile sadece daha karmaşık ve daha sağlıksız olacaktır. Çocuk, varlığı ile eşlerin mevcut olan yaşam alanına yeni boyutlar kazandıran, eşler arası ilişki örüntüsünü genişleten, zenginleştiren bir olgu olarak düşünülmelidir.

Çocuk zarar görebilir! : Çocuk henüz doğmadan ona evliliği kurtarma rolü yüklenmemelidir. Bu tür bir karar almanın sakıncası, "kurtar bizi" rolünü yüklenmiş olan çocuğun zarar görmesi olur. Zamanla, anne yada baba, çocuğun kendine yüklenmiş olan rolü üstlenmediği, hatta onun doğumu ile ilişkilerinin daha da çıkmaza girdiği gerekçesi ile çocuğa karşı hırçın, sevgisiz veya ilgisiz olabilir. Çocuklar, anne babalarının kendilerine karşı samimiyetsizliklerinin farkında oldukları gibi, eşler arası sorunların çözümüne ilişkin sağlıksız bir modele de hedef olurlar.
 
Üst