• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Düşünce ve konsantrasyonun gücü

Ori

MFC Üyesi
Üyelik Tarihi
18 Nis 2020
Konular
3
Mesajlar
7
MFC Puanı
70
Öncelikle, düşünmenin ne kadar güçlü bir şey olduğunu fark etmenizi istiyorum. Örneğin, korku düşüncesi insanın saçlarının bir gecede beyazlamasına sebep olabiliyor. Bir başka örnek de idam cezasına mahkum olmuş bir suçluyla ilgili. İdam cezasına mahkum olan bir adam, kendisiyle bir deneyin yapılmasına razı olur. Adama, deneyin sonuna kadar dayanabilirse serbest bırakılacağı söylenir. İdam mahkumu buna razı olur. Deneyin iddiası, bir insanın, ne kadar kan kaybederse kaybetsin, hâlâ hayatta kalabileceğidir. Mahkumun bacağından açılan çok küçük bir kesikten, görünüşte kanın damlamasını sağlarlar. Açılan kesik oldukça küçüktür ve akan kan, neredeyse yok gibidir. Oda karartılmıştır. Mahkum, özel olarak hazırlanmış olan damlama sesinin, gerçekten kendi bacağından damlayan kan olduğunu zannetmektedir. Bu deneyden sonra, ertesi sabah, adamın zihinsel korkudan dolayı öldüğü ortaya çıkmıştır.

Yukarıdaki örnekler, düşünce gücü hakkında size küçük de olsa bir fikir vermiştir sanırım. Düşünce gücünün gerçek kuvvetinin farkına varmak, size büyük bir kazanç sağlayacaktır.

Konsantre (yoğunlaşmış) düşünce gücü yoluyla, ne isterseniz kendinizi o hâle getirebilirsiniz. Düşünce aracılığıyla etkinliğinizi ve direncinizi önemli ölçüde artırabilirsiniz. Etrafınız, kimisi iyi, kimisi kötü olan bir sürü düşünce çeşitleriyle sarmalanmış durumdadır. Böyle bir ortamda, pozitif bir zihinsel davranış yapısı oluşturmamışsanız, etrafınızdaki kötü düşüncelerin etkisinde kalır, onları özümsersiniz.

Kontrol edilmeyen düşüncelerin bir sonucu olan endişe, kaygı, ümitsizlik, cesaretsizlik ve diğerleri gibi lüzumsuz hâlleri incelediğinizde, kendi düşüncelerinizi kontrol etmenin ne kadar önemli olduğunu fark edeceksiniz. Sizi siz yapan düşüncelerinizdir; nasıl düşünürseniz, o olursunuz.

Caddede yürürken, farklı insanların simalarını incelediğimde, hayatlarını nasıl geçirdiklerini söyleyebiliyorum. Her şey yüzlerinden okunmakta. Aynen bedensel hatlarını yansıtan bir ayna gibi. Bu yüzlere bakarken, gördüğüm insanların çoğunun nasıl da hayatlarını heba etmiş olduklarını düşünmeden edemiyorum.

Düşüncenin gücünü anlamak, içinize konulmuş, hayalini dahi edemediğiniz imkânları harekete geçirecektir. Düşüncelerinizin çevrenizi ve yaşadığınız ruhsal ortamın arkadaşlarınızı meydana getirdiğini, düşünceleriniz değiştiğinde bunların da değiştiğini asla unutmayın. Bu, sizce öğrenilmesi gerekli çok pratik bir ders değil mi? İyi ve olumlu düşünceler hep yapıcıdır. Kötü düşünceler ise hep yıkıcıdır. Doğruyu yapma arzusu, içinizde büyük bir enerjiyi de beraberinde getirir. Düşüncelerinizin ne kadar önemli olduğunu ve onları nasıl değerli kılabileceğinizi, düşüncelerinizin görünmeyen kablolardan size ulaştıklarını ve sizi etkilediklerini bütünüyle kavramanızı istiyorum.

Düşünceleriniz eğer yüksek ideal ve değerli konularla alakalı ise, aynı zihinsel kalibreye sahip insanlarla irtibata geçtiğinizi ve böylece kendinize yardım ettiğinizi görürsünüz. Eğer düşünceleriniz hile ve hinliklerle dolu ise, önünüze de oturup kalkıp hile düşünen, sizi aldatmaya çalışan insanlar çıkacaktır. Düşünceleriniz doğru türden olursa, ilişki kurduğunuz insanlara güven telkin edersiniz.

Hakkınızda, başkalarının iyi niyetlerini kazandığınızda, kendinize güveniniz ve gücünüz artacaktır. Kısa zamanda kendi düşüncelerinizin ne kadar harikulade bir değere sahip olduklarını öğrenecek ve en sıkıntılı durumlarda bile ne kadar serinkanlı olabileceğinizi göreceksiniz.

Doğruluk ve iyi niyetli düşünceler, sizin, dünyada başarılı olan ve gerektiğinde size yardımcı olabilecek insanlarla uyum hâlinde olmanızı sağlar.

Şimdi düşüncelerinizi doğru kanallara yöneltmenizin neden bu kadar önemli olduğunu gördünüz. İnsanların size güvenmeleri çok önemlidir. İki insan tanıştığında, birbirini araştırmaya genellikle vakti olmaz. Bu insanlar birbirlerini, çoğunlukla güvenilir bir kaynak olan içgüdülerine göre kabul ederler.

Bazen biriyle tanışırsınız ve o kişinin davranışları sizde bir şüphe uyandırır. İçinizde nereden geldiğini bilmediğiniz bir ses, "Onunla hiçbir işe girişme; çünkü böyle bir şey yaparsan, çok üzülürsün" der. Düşünceler eylem meyveleri verir. O hâlde düşüncelerinize dikkat edin. Hayatınız, sahip olduğunuz düşünceler tarafından şekillenecektir. Düşünceniz için manevî bir güç her zaman mevcuttur. Lâyık olduğunuzda, çok fazla çaba harcamadan, bütün iyi şeyleri kendinize çekebilirsiniz.

Güneşin ışıkları bahçelerimizde parıldar. Ancak istersek, güneş ışığının bize gelmesini engelleyen ağaçları kendi elimizle dikebiliriz. Bu örnekte olduğu gibi, eğer onları engelleyecek bir düşünceye girmediğiniz veya buna sebep olacak bir davranışta bulunmadığınız müddetçe, size yardım etmeye hazır, gizli, görünmeyen kuvvetler vardır. Bu kuvvetler çok sessiz bir şekilde iş görürler. "Ne ekerseniz, onu biçersiniz".

İçinize, geliştirildiği takdirde, size hayal bile edemeyeceğiniz kadar mutluluğu tattıracak kuvvetler yoğun bir şekilde konulmuştur. Çoğu insan hayatı boyunca, gerçekte kendisini asıl istediği şeylerden uzaklaştıracak şekilde koşuşturup durur. Konsantrasyon yoluyla, hayatınızda bir devrim yapabilir, hiçbir şekilde karşılaştırılamayacak derecede başarıya, çok da büyük bir çaba harcamadan ulaşabilirsiniz.

Kendi iç âleminize şöyle bir bakın. Orada şimdiye kadar yapılmış en harikulade makineyi göreceksiniz.

Hikmet ve bilgelik dolu sözler nasıl söylenir? Bilgece ve hikmetli bir şekilde konuşmak için, önünüze getirilen konu üzerinde, duyularınızın en azından bir kısmını yoğunlaştırmanız şarttır. Konuşmak dikkati dış etmenlere çektiğinden dolayı, aklın odaklanma kuvvetlerini engeller. O nedenle konuşmak, çok derin düşüncelerin ve yüksek potansiyel güçlerin durmadan değişime uğradığı bilinçaltındaki derin sessizlik ile asla karşılaştırılamaz. Hikmetli bir şekilde konuşmadan önce sükut etmek, kesinlikle gereklidir. Yorucu ve sıkıntılı şartlar altında uyanık, duruşu sağlam, hazırlıklı ve konuştukları bilgece olan kişi, sükut etme ve sessiz kalma pratiğini önceden iyi yapmış kimsedir. İnsanların çoğu, sessiz kalmanın ne demek olduğunu bilmemektedir. Hatta sükut etmenin çok kolay bir şey olduğunu zannetmektedir. Ancak bunu başarmak, sanıldığı kadar kolay değildir. Gerçek sessiz kalma ânında, kendi iç âlemimizi oluşturan düzene bağlanırız. Bu arada kuvvetlerimiz de sessizleşir. Çünkü o sırada yüksek etki durumundadırlar. Dış kulaklarımızın duyamadığı aralıklardaki titreşimleri duyar vaziyettedirler. Sıradan biri olmak istemeyen kimse, kendisini yaratılışın mutlak kanununa ileten iç âleminin kanallarını açmalıdır. Bunu, ancak ısrarlı ve akıllı bir şekilde düşünce konsantrasyonu pratiği yapmakla başarabilirsiniz.

Şunları aklınızda tutun:

- Konuşmadan sessiz kaldığımda, içimde bulunan daha yüce benliğin tüm kontrolü ele almasına izin vermiş olacağım.
- O yüce benliğime tamamen sâdık kalacağım.
- Hak ve doğru olduğuna inandığım düşüncelerime sâdık kalacağım.
- Yapacağımın en iyisini yapmamın, kendi menfaatimin de yararına olduğunun farkındayım.
- Hikmet ve bilgeliği, kendime ve başkalarına karşı basiretli bir şekilde davranabilmek için istiyorum.

Alıntı
 
Üyelik Tarihi
28 Şub 2020
Konular
2,107
Mesajlar
26,098
MFC Puanı
301,150
İçinize, geliştirildiği takdirde, size hayal bile edemeyeceğiniz kadar mutluluğu tattıracak kuvvetler yoğun bir şekilde konulmuştur. Çoğu insan hayatı boyunca, gerçekte kendisini asıl istediği şeylerden uzaklaştıracak şekilde koşuşturup durur. Konsantrasyon yoluyla, hayatınızda bir devrim yapabilir, hiçbir şekilde karşılaştırılamayacak derecede başarıya, çok da büyük bir çaba harcamadan ulaşabilirsiniz..

Bu kesinlikle doğru.. Ne istediğini bilip düşüncenin de etkisiyle doğru sonuca ulaşmak mümkün..
 
Üst