• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Hierapolis (Pamukkale) kazısı

Üyelik Tarihi
17 May 2013
Konular
22
Mesajlar
306
MFC Puanı
0
Çok uzun zaman Pamukkale’nin travertenleri hoyratça gezildi. Kireçli sıcak su had safhada
otel inşasıyla azaltıldı ve travertenler kararmaya başladı. Son zamanlarda bu oteller yıkılıyor.
Şimdi gene turistik mülahazalarla kazıların yavaş gittiği söyleniyor; arkeolojik kazı kanalizasyon sistemi kazmaya benzemez



Pamukkale, Roma dönemi Küçük Asya’sının en önemli şehirlerindendir. Zengin tarımsal bölgenin merkezinde ve ticaret yolları üzerinde bir tedavi merkeziydi. Bu işlevi dolayısıyla bir dini ziyaret merkezi de olmuştur.

Denizli Pamukkale aslında Roma dönemi Küçük Asya’sının başta Ephesos sonra Antakya olmak üzere en önemli şehirlerindendir. Zengin bir tarımsal bölgenin merkeziydi. Ticaret yolları üzerindeydi ve asıl önemlisi bir tedavi merkeziydi. Bu işlevi dolayısıyla bir dini ziyaret merkezi de olmuştur ve eski çağdaki bu fonksiyonunu erken Hristiyanlık döneminde de başka bir biçimde devam etmiştir. Zira Hierapolis’in koruyucu azizi St. Philippus’tur. 1950’lerde başlayan kazıları hep İtalyan arkeologlar devam ettirdi. Uzun zamandır Lecce Üniversitesi’nden tanınmış arkeolog Profesör Francesco D’Andria kazı ve restorasyona devam ediyor. En son buluntusu şehrin en yüksek noktasındaki Aziz Philippus’un anıtsal mezarıdır. Bu ilk Hristiyanlık dönemlerinden itibaren önemli bir hac merkeziydi. Çok uzun zaman Pamukkale’nin travertenleri hoyratça gezildi. Travertenleri yaratan kireçli sıcak su had safhada otel inşasıyla azaltıldı ve bildiğimiz beyaz travertenler kararmaya başladı. Son zamanlarda bu oteller yıkılmaya başladı. Endişe edilen husus, tabiatın tahribinden çok altın yumurta yumurtlayan turizm tavuğunun kesilmesiydi. Şimdi gene turistik mülahazalarla kazıların yavaş gittiği söyleniyor; arkeolojik kazı kanalizasyon sistemi kazmaya benzemez. Şayet buluntular tasnif ve değerlendirmeden geçirilmezse hızlı arkeolojik kazı bir tahribtir. Arkeoloji ilmi Heinrich Schliemann’ın 19. yüzyıldaki Troya kazısı gibi tahribkâr kazılardan çok zarar görmüştür.

Ben Hierapolis Kazısı’nın yeni bilgiler getirdiğini düşünenlerdenim. Tiyatronun restorasyonu için klasik tiyatrolarda zamanın getirdiği tahribat, (bunun en hazin örneği Side Tiyatrosu’dur), çok zor tesbit edilir. Hierapolis Tiyatrosu’nda üç bin kadar parçanın tasnif edildiğini gösteriyorlar. Bu restorasyona sağlam bir başlangıç sağlayacaktır. Şehrin ana caddesi olan Frontinus Yolu ve çok tipik bir örnek olan umumi hela (Latrina) ve cadde üzerinde Hristiyan arkeolojisi için çok mühim olan Aziz Philippus Mozelesi’nin kazı çalışmaları ve restorasyonu önemli adımlardır.

Hierapolis ve Laodikeia Denizli bölgesinin kozmopolit tarihini ortaya koyacak önemli çalışmalardır. Anadolu mevcut kültler ve eserler itibariyle bir tarihi geçişi temsil eder. Klasik dünya sadece Hellenizm ve Roma değildir. Kazılarda her türlü buluntunun iyi değerlendirilmesi ve turistik endişeden uzak hızlı kazılara müracaat edilmemesi gerekir. Bu bakımdan yavaş da olsa emin ilerleyen bir kazı en doğru sistemdir.
 
Üst