• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Kaza Namazı

Üyelik Tarihi
20 Haz 2009
Konular
2,315
Mesajlar
4,689
MFC Puanı
1,680
selamun aleykum ve rahmetullahi ve berakatuhu

bir namazı kasten veya ihmal ile kılmamak veya geciktirmek o namazın kaza edilmesini gerektirdiği söylenir. farzın kazası farzken vacibin kazası da vacibdir.

namaz kılmamak büyük bir günahtır. ve tevbe edilmesi de gerekmektedir.
konu ile ilgili sorunlar ise şu yönde.

birincisi namazın kaza edileceğine dair net bir hadis bildiğim kadarı ile yok ve kuran-ı hakim bu hususta açık bir beyan da bulunmamıştır.

efendimiz aleyhisselam aklına geldiği ilk anda kılar der. yani tehiri haklı sebepse ilk anda kılar demektedir. eğer bundan kastı namazın vakti girdiği anda kılmamışsa diğer her vakit kazadır anlamı varsa kazadan kasıt diğer namaz vakti girmeden kılınacak herhangibir zamana tekabul eder..

tehiyetül mescid de eğer kişi camiye girdiğinde oturusa ayağa kalktığında kılınan tehiyetül mescide kazasını kılmaya diye niyet etmesi gerektiği söylenir.

eğer o namazın vakti çıkmış diğer namaz vakti girmişse ne olur. bu konuda eğer kul kasti veya ihmal ile davranmamışsa ne olacaktır. ve yapılacak tevbenin niteliği ne olabilir.

ALLAH tealaya kulluk yapmak isteyen kul burada muhayyer bir yol izleyebilir mi?
veya akli olarak ne şekilde bir tutum izlenmelidir.

vaktinde kılınmayan namazın sayısına göre belirlenen tertip hükmünü aşan tarzda bir kaza namazı varsa bu namazların kılınması ilmihali olarak desteklenmekte ancak dinin ruhu gereği ise geri dönüşü olmayan bir zamanın tekrar yaşatılması/dinin daima ileriye giden geriye dönmeyen tarafı ihmal edilmektedir.

buna göre kul kaza namazını ALLAH tealaya bağlılığını göstermek amacıyla kılar. ancak bu namazı desteklemesi gerekir. tevbe namazı da denen namaz sanki bu iş için biçilmiş kaftan niteliğindedir. kul farzı veya vacibi kaza ederken yaptığı yanlışı farkeder ve ayırmadığı zamanın keffareti olarak sadece kazayı değil tevbe namazını da kılarak af diler. tevbe yapılan kusurun nevinden olur.

bundan gaye islamda gelen emrin ALLAH teala tarafından verildiği andan itibaren geriye dönüş olmaksızın uygulanması gerekliliğidir. şayet vakit geçmişse artık yapılan ibadet kaza kastı taşısa da af dileme kastı taşımayabilir. kul bu halde hatasını hem kazayı hem de mesela her namaz için 2 rekat tevbe kılarak tevbe(af kasıtlı) namazını ifa eder.

böylece diğer sünnetlerden de eksiltme yapılmalı sorusuna mümmin gibi cevap vererek ben namazı artırıyorum artık niyetim sadece af edilmeye yönelik bir eylemler bütünüdür diyerek cevap verir.

ALLAH teala bizlerden razı olsun.
 
Üst