diShy
Onursal Üye
- Üyelik Tarihi
- 27 Kas 2009
- Konular
- 32,527
- Mesajlar
- 50,861
- MFC Puanı
- 2,550
Kuranda İsrafla İlgili Ayetler Nelerdir
Hepimiz biliyoruzki İsraf, Allah tarafından yasaklanmış bir davranışlardan biridir. İsraf hakkında Kuran'ı Kerim'de geçen bir çok ayet vardır ve Resül-i Ekrem Aleyhisselam'ın hadislerinde de bu konu bir çok defa önemle vurgulanmıştır.Aynı Zamanda İsraf hem bir ülkenin kalkınması için bir engel, hem de Cenab-ı Allah'ın verdiği nimeti çöpe atarak bir nev-i Cenab-ı Allah'a saygısızlık Anlamına gelir.
Kuranda İsrafla İlgili Ayetler'den bazıları şöyledir.
Enam Süresi 141.Ayet:Çardaklı ve çardaksız bağları, hurma ağaçlarını, meyvesi muhtelif ekinleri, birbirine benzeyen ve benzemeyen zeytinleri ve narları meydana getiren de Odur. (Herbiri) meyve verdiği zaman meyvesinden yiyin ve hasad edildiği gün hakkını (öşrünü) verin ve (Onun rızâsı dışında harcayarak) isrâf etmeyin! Çünki O, isrâf edenleri sevmez.
Araf süresi 31.Ayet: Ey Âdemoğulları! Her namaz yerinde (ve vaktinde) ziynetinizi alın (namazlarınızda temiz elbiselerinizi giyinin), yiyin, için, fakat isrâf etmeyin! Çünki O, isrâf edenleri sevmez.
Araf Süresi 81. Ayet:Çünki siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz. Hayır! Siz (haddi aşarak) isrâf eden bir kavimsiniz.
Yunus Süresi:Ve insana (ağır bir) zarar dokunduğu zaman, yanı üzerine (yatar) iken veya otururken yâhut ayakta iken bize yalvarır. Fakat biz ondan zararını giderince, sanki kendisine dokunan bir zarardan dolayı bize duâ etmemiş gibi (eski hâline) devâm eder. İşte isrâf edenlere, yapmakta oldukları şeyler böyle süslü gösterildi.
Yunus Süresi 83.Ayet:Buna rağmen Firavunun ve ileri gelenlerinin, kendilerini fitneye (işkenceye) atmasından korktukları için Mûsâya, kavminin (genç) bir tâifesinden başkası îmân etmedi. Çünki Firavun yeryüzünde çok büyüklenen (bir zorba) idi. Ve doğrusu o, gerçekten (haddi aşarak) isrâf edenlerdendi.
Akrabâya, yoksula ve yolda kalmışa da hakkını ver; fakat isrâf ederek saçıp savurma! [İsra 26]
Taha Suresi 108.Ayet:O gün (herkes) o çağırıcıya (İsrâfîle) uyarlar; ona karşı yan çizmek yoktur. Öyle ki, Rahmân(ın heybetin)den dolayı sesler kısılmıştır; artık seslerin en hafîfinden (yalvaran dudakların kıpırdaması, korkulu ayakların hışırtısından) başka bir şey işitmezsin!
Taha Süresi 127. Ayet:İşte (haddi aşarak ömrünü) isrâf eden ve Rabbinin âyetlerine îmân etmeyeni böyle cezâlandırırız. Âhiretin azâbı ise, elbette daha şiddetli ve daha devamlıdır.
Furkan Suresi 67.Ayet:Hem onlar ki, harcadıkları zaman ne isrâf ederler, ne de cimrilik ederler; (harcamaları) bu (ikisi)nin arasında orta bir yol da olur.
Nisa Suresi 6 ayet:Artık yetimleri, evlilik çağına gelinceye kadar (gözetip) deneyin! Nihâyet onlarda rüşdüne ermiş bir hâl görürseniz, o takdirde mallarını kendilerine teslîm edin! Ve büyüyecekler (de mallarını elimizden alacaklar) diye israfla ve acele ile onları yemeyin! (Yetîmin malını idâre eden, fakat) zengin olan kimse ise, böylece (onun malını yemekten) kaçınsın! (O velîlerden) fakir olan kimse ise artık (ihtiyaç ve emeği nisbetinde) örfe uygun mikdarda yesin! Sonunda onlara mallarını teslîm ettiğiniz zaman da onlara karşı şâhid bulundurun! Hesab görücü olarak ise, Allah yeter!
Hepimiz biliyoruzki İsraf, Allah tarafından yasaklanmış bir davranışlardan biridir. İsraf hakkında Kuran'ı Kerim'de geçen bir çok ayet vardır ve Resül-i Ekrem Aleyhisselam'ın hadislerinde de bu konu bir çok defa önemle vurgulanmıştır.Aynı Zamanda İsraf hem bir ülkenin kalkınması için bir engel, hem de Cenab-ı Allah'ın verdiği nimeti çöpe atarak bir nev-i Cenab-ı Allah'a saygısızlık Anlamına gelir.
Kuranda İsrafla İlgili Ayetler'den bazıları şöyledir.
Enam Süresi 141.Ayet:Çardaklı ve çardaksız bağları, hurma ağaçlarını, meyvesi muhtelif ekinleri, birbirine benzeyen ve benzemeyen zeytinleri ve narları meydana getiren de Odur. (Herbiri) meyve verdiği zaman meyvesinden yiyin ve hasad edildiği gün hakkını (öşrünü) verin ve (Onun rızâsı dışında harcayarak) isrâf etmeyin! Çünki O, isrâf edenleri sevmez.
Araf süresi 31.Ayet: Ey Âdemoğulları! Her namaz yerinde (ve vaktinde) ziynetinizi alın (namazlarınızda temiz elbiselerinizi giyinin), yiyin, için, fakat isrâf etmeyin! Çünki O, isrâf edenleri sevmez.
Araf Süresi 81. Ayet:Çünki siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz. Hayır! Siz (haddi aşarak) isrâf eden bir kavimsiniz.
Yunus Süresi:Ve insana (ağır bir) zarar dokunduğu zaman, yanı üzerine (yatar) iken veya otururken yâhut ayakta iken bize yalvarır. Fakat biz ondan zararını giderince, sanki kendisine dokunan bir zarardan dolayı bize duâ etmemiş gibi (eski hâline) devâm eder. İşte isrâf edenlere, yapmakta oldukları şeyler böyle süslü gösterildi.
Yunus Süresi 83.Ayet:Buna rağmen Firavunun ve ileri gelenlerinin, kendilerini fitneye (işkenceye) atmasından korktukları için Mûsâya, kavminin (genç) bir tâifesinden başkası îmân etmedi. Çünki Firavun yeryüzünde çok büyüklenen (bir zorba) idi. Ve doğrusu o, gerçekten (haddi aşarak) isrâf edenlerdendi.
Akrabâya, yoksula ve yolda kalmışa da hakkını ver; fakat isrâf ederek saçıp savurma! [İsra 26]
Taha Suresi 108.Ayet:O gün (herkes) o çağırıcıya (İsrâfîle) uyarlar; ona karşı yan çizmek yoktur. Öyle ki, Rahmân(ın heybetin)den dolayı sesler kısılmıştır; artık seslerin en hafîfinden (yalvaran dudakların kıpırdaması, korkulu ayakların hışırtısından) başka bir şey işitmezsin!
Taha Süresi 127. Ayet:İşte (haddi aşarak ömrünü) isrâf eden ve Rabbinin âyetlerine îmân etmeyeni böyle cezâlandırırız. Âhiretin azâbı ise, elbette daha şiddetli ve daha devamlıdır.
Furkan Suresi 67.Ayet:Hem onlar ki, harcadıkları zaman ne isrâf ederler, ne de cimrilik ederler; (harcamaları) bu (ikisi)nin arasında orta bir yol da olur.
Nisa Suresi 6 ayet:Artık yetimleri, evlilik çağına gelinceye kadar (gözetip) deneyin! Nihâyet onlarda rüşdüne ermiş bir hâl görürseniz, o takdirde mallarını kendilerine teslîm edin! Ve büyüyecekler (de mallarını elimizden alacaklar) diye israfla ve acele ile onları yemeyin! (Yetîmin malını idâre eden, fakat) zengin olan kimse ise, böylece (onun malını yemekten) kaçınsın! (O velîlerden) fakir olan kimse ise artık (ihtiyaç ve emeği nisbetinde) örfe uygun mikdarda yesin! Sonunda onlara mallarını teslîm ettiğiniz zaman da onlara karşı şâhid bulundurun! Hesab görücü olarak ise, Allah yeter!