- Üyelik Tarihi
- 22 May 2019
- Konular
- 2,801
- Mesajlar
- 9,706
- MFC Puanı
- 60,560
Öz şefkat, kişinin kendisine ilişkin tutumları ile alakalı bir kavramdır. Öz şefkat sahibi insanlar, kendilerinin eksik olan yönlerini görebilen ve bunları olduğu gibi kabul edebilen, yaşamış oldukları olumsuz deneyimleri anlayışla karşılayabilen ve bu durumun insan doğası açısından son derece doğal bir şey olduğunun da farkında olan, elde etmiş olduğu başarısızlıklarda da kendisini asla cezalandırmayan insanlardır. Kısacası öz şefkat, etrafımızdaki insanlara gösterdiğimiz sevgi, acıma ve anlayış duygusunu kendimize de gösterebilmemizdir. Öz şefkat aynı zamanda yaşanılan tüm olumsuz yaşantıların ortaya çıkardığı duygular ile de başa çıkabilmemizi de sağlayan bir kavramdır. İnsanlar için mutluluk, sevgi ve heyecan gibi duygular ne kadar doğalsa, hüzün, üzüntü, hüzün ve keder gibi duygularda o kadar doğaldır. İşte bu durumu bir insan için son derece gerekli görebilmek ve bunlarla etkili bir şekilde başa çıkabilmek de öz şefkat seviyesiyle ilişkilidir. Bu açıdan bakıldığında öz şefkati yüksek olan insanlar, olumsuz duygulara ciddi bir şekilde odaklanmak yerine bu duyguları etkili bir şekilde ortadan kaldırabilmenin yollarını aramaktadır.
Öz Şefkatin Temel Ögeleri Nelerdir?
Öz şefkat araştırmacılarına göre öz şefkatin üç temel ögesi mevcuttur. Bu ögeler ise şunlardan oluşmaktadır:
Kendimize Sevecen Davranma
Kendimize acımasızca davranmak yerine sevecen davranmamız öz şefkatin en temel ögesidir. Kendimize eleştirel sözler sarf etmek yerine iyi bir dostumuza söyleyeceğimiz gibi “Yanındayım, üzülme artık” gibi sözlerle sevecen davranmamız tüm zorluklarla başa çıkma direncimizi fazlasıyla arttırır.
Paylaşımların Bilincinde Olma
İnsanlar yaşamış oldukları tüm olumsuz duygu ve tecrübeleri sadece kendileri yaşıyormuş gibi kendilerine dert edinirler. Oysa bu durum herkesin paylaşmış olduğu insani bir deneyimdir. Ne yaşıyorsak yaşayalım yaşadığımız her durum herkesin başına gelebilir ya da gelmiştir. Bu nedenle diğer insanlardan ayrı değil, tam aksine onlarla aynı konumdayız. Bu durum da bizi diğerlerine bağlayan en önemli şeydir.
Bilinçli Farkındalık
Bilinçli farkındalık, şu anda olmak ve deneyimimizin farkına varmaktır. Çoğu zaman acılarımızın farkında olmayız. Hele ki bu durum, kendimizi acımasızca eleştirmemizden kaynaklanıyorsa. Kendimize karşı şefkatli olabilmemiz, acı içinde olduğumuz gerçeğini görmekten ve bu acıları kabul etmemizden geçer. Yaptığımız eleştirilerle kendimize ne kadar zarar verdiğimizin farkına vardığımız anda gereksinim duyduğumuz şefkati de kendimize vermiş oluruz.
Öz Şefkatin Fizyolojik Etkisi Nedir?
Kendimizi eleştirdiğimizde vücudumuzun kendini çeşitli tehlikelerden savunma sistemini kullanmaya başlarız. Bu sistem ile fiziksel bütünlüğümüze herhangi bir tehdit söz konusu olduğunda stres ve adrenalin hormonu olarak da bilinen kortizol salgılarız, yani kaç ya da savaş tepkisine hazırlanırız. Zaten bu sistem de bedenimizi hedef alan tehlikeler için gelişmiştir. Ancak modern zamanlarda tehlike genel anlamda bedenimize değil, benlik algımızadır. Böylelikle kendimizle alakalı beğenmediğimiz bir şeyi, kendimize yapılan bir tehdit olarak hissederiz ve kendimize saldırırız.
Kendimizi eleştirdiğimizde de bu sorun ikiye katlanır. Zira aynı anda saldırgan ve saldırıya uğrayan kişi oluruz. Böylelikle öz eleştiri ile çok miktarda kortizol salgılarız. Devamlı olarak kendini eleştiren kişilerde de bu yüzden sürekli ve yüksek düzeyde stres yaşanır. Sonunda da vücut kendini korumak amacıyla kendini kendine kapatır ve stresle başa çıkabilmek adına depresyona girer. İşte tüm bu durumların oluşmaması da öz şefkat sahibi biri olmaktan geçer.
Öz Şefkat Kişiye Neler Kazandırır?
Öz şefkatin kişiye kazandırmış olduğu bazı artılar vardır. Bu artılar ise şu şekildedir:
• Öz şefkat; kaygı, stres ve depresyonu azaltır.
• Kendini devamlı olarak eleştiren bir kişinin tüm motivasyonu düşer. Oysa ki öz şefkat sahibi bir kişinin öz güveni de gelişmiş olur.
• Öz şefkat, hayata her zaman daha pozitif bakmamızı sağlar.
• Öz şefkat, hayattan haz almanıza yardımcı olur ve bu sayede yaptığınız tüm işlerden inanılmaz keyif alırsınız.
• Öz şefkat, etrafınızdaki insanlarla kurduğunuz iletişimi de güçlendirir ve böylelikle kendinizi her anlamda daha iyi ifade edebilme şansı yakalarsınız.
• Öz şefkat sahibi insanlar bedenine saygı duyar. Buna bağlı olarak da sağlıklı yaşam tarzı tercihleri yapmaya özen gösterirler.
Öz Şefkatinizi Geliştirmenin Yolları Nelerdir?
Öz şefkat geliştirebilmek için başvurulması gereken birtakım yollar mevcuttur. Bu yollardan şu şekilde bahsedebiliriz:
Bir Şefkat Günlüğü Oluşturun
Haftalık olarak tutacağınız bir şefkat günlüğü oluşturun. Kendinizi kötü hissettiğiniz şeyleri veya size acı veren zor tecrübeleri bu şefkat günlüğüne yazın. Her etkinlik için, insan bağlılık duygunuzu, nezaketinizi ve olayları çok daha merhametli bir biçimde işlemeye özen gösterin. Böylelikle bu süreçte öz şefkatinizi nasıl geliştirdiğinizi de gözlemleyebilirsiniz.
Kendiniz İçin Bir Öz Şefkat Mantrası Oluşturun
Öz eleştiri sesimiz, her zaman iyi olmadığımızı hatırlatmak adına hızlı davranır. Bu nedenle, öz şefkatimizi anımsatacak mantralara ihtiyacımız olacaktır. Örnek vermek gerekirse de ”Düşündüğünden çok daha iyisin” tarzında bir cümleyi anımsamak ile başlanabilir. Böyle bir hatırlatma, kendinden şüphe duyma ve korkunun tüm olumsuz sarmalını yavaşlatmak adına yeterli bir adım olacaktır. Şefkatli mantra, olumsuz zamanlarda bir yakın arkadaşın ya da okul hocasının ne söyleyeceğini düşünerek korku anlarında odaklanmanızı sağlayacaktır. Çünkü kişisel gelişimimiz için sağlıklı bir öz eleştiri yapabilme becerisine sahip olmalıyız. Fakat bunun için de ilk önce öz şefkat sahibi olmamız gerekir. Zira öz şefkat sahibi olmadan kendimizi eleştirme becerisi bizi çok kötü etkileyebilir.
Öz Şefkatin Temel Ögeleri Nelerdir?
Öz şefkat araştırmacılarına göre öz şefkatin üç temel ögesi mevcuttur. Bu ögeler ise şunlardan oluşmaktadır:
Kendimize Sevecen Davranma
Kendimize acımasızca davranmak yerine sevecen davranmamız öz şefkatin en temel ögesidir. Kendimize eleştirel sözler sarf etmek yerine iyi bir dostumuza söyleyeceğimiz gibi “Yanındayım, üzülme artık” gibi sözlerle sevecen davranmamız tüm zorluklarla başa çıkma direncimizi fazlasıyla arttırır.
Paylaşımların Bilincinde Olma
İnsanlar yaşamış oldukları tüm olumsuz duygu ve tecrübeleri sadece kendileri yaşıyormuş gibi kendilerine dert edinirler. Oysa bu durum herkesin paylaşmış olduğu insani bir deneyimdir. Ne yaşıyorsak yaşayalım yaşadığımız her durum herkesin başına gelebilir ya da gelmiştir. Bu nedenle diğer insanlardan ayrı değil, tam aksine onlarla aynı konumdayız. Bu durum da bizi diğerlerine bağlayan en önemli şeydir.
Bilinçli Farkındalık
Bilinçli farkındalık, şu anda olmak ve deneyimimizin farkına varmaktır. Çoğu zaman acılarımızın farkında olmayız. Hele ki bu durum, kendimizi acımasızca eleştirmemizden kaynaklanıyorsa. Kendimize karşı şefkatli olabilmemiz, acı içinde olduğumuz gerçeğini görmekten ve bu acıları kabul etmemizden geçer. Yaptığımız eleştirilerle kendimize ne kadar zarar verdiğimizin farkına vardığımız anda gereksinim duyduğumuz şefkati de kendimize vermiş oluruz.
Öz Şefkatin Fizyolojik Etkisi Nedir?
Kendimizi eleştirdiğimizde vücudumuzun kendini çeşitli tehlikelerden savunma sistemini kullanmaya başlarız. Bu sistem ile fiziksel bütünlüğümüze herhangi bir tehdit söz konusu olduğunda stres ve adrenalin hormonu olarak da bilinen kortizol salgılarız, yani kaç ya da savaş tepkisine hazırlanırız. Zaten bu sistem de bedenimizi hedef alan tehlikeler için gelişmiştir. Ancak modern zamanlarda tehlike genel anlamda bedenimize değil, benlik algımızadır. Böylelikle kendimizle alakalı beğenmediğimiz bir şeyi, kendimize yapılan bir tehdit olarak hissederiz ve kendimize saldırırız.
Kendimizi eleştirdiğimizde de bu sorun ikiye katlanır. Zira aynı anda saldırgan ve saldırıya uğrayan kişi oluruz. Böylelikle öz eleştiri ile çok miktarda kortizol salgılarız. Devamlı olarak kendini eleştiren kişilerde de bu yüzden sürekli ve yüksek düzeyde stres yaşanır. Sonunda da vücut kendini korumak amacıyla kendini kendine kapatır ve stresle başa çıkabilmek adına depresyona girer. İşte tüm bu durumların oluşmaması da öz şefkat sahibi biri olmaktan geçer.
Öz Şefkat Kişiye Neler Kazandırır?
Öz şefkatin kişiye kazandırmış olduğu bazı artılar vardır. Bu artılar ise şu şekildedir:
• Öz şefkat; kaygı, stres ve depresyonu azaltır.
• Kendini devamlı olarak eleştiren bir kişinin tüm motivasyonu düşer. Oysa ki öz şefkat sahibi bir kişinin öz güveni de gelişmiş olur.
• Öz şefkat, hayata her zaman daha pozitif bakmamızı sağlar.
• Öz şefkat, hayattan haz almanıza yardımcı olur ve bu sayede yaptığınız tüm işlerden inanılmaz keyif alırsınız.
• Öz şefkat, etrafınızdaki insanlarla kurduğunuz iletişimi de güçlendirir ve böylelikle kendinizi her anlamda daha iyi ifade edebilme şansı yakalarsınız.
• Öz şefkat sahibi insanlar bedenine saygı duyar. Buna bağlı olarak da sağlıklı yaşam tarzı tercihleri yapmaya özen gösterirler.
Öz Şefkatinizi Geliştirmenin Yolları Nelerdir?
Öz şefkat geliştirebilmek için başvurulması gereken birtakım yollar mevcuttur. Bu yollardan şu şekilde bahsedebiliriz:
Bir Şefkat Günlüğü Oluşturun
Haftalık olarak tutacağınız bir şefkat günlüğü oluşturun. Kendinizi kötü hissettiğiniz şeyleri veya size acı veren zor tecrübeleri bu şefkat günlüğüne yazın. Her etkinlik için, insan bağlılık duygunuzu, nezaketinizi ve olayları çok daha merhametli bir biçimde işlemeye özen gösterin. Böylelikle bu süreçte öz şefkatinizi nasıl geliştirdiğinizi de gözlemleyebilirsiniz.
Kendiniz İçin Bir Öz Şefkat Mantrası Oluşturun
Öz eleştiri sesimiz, her zaman iyi olmadığımızı hatırlatmak adına hızlı davranır. Bu nedenle, öz şefkatimizi anımsatacak mantralara ihtiyacımız olacaktır. Örnek vermek gerekirse de ”Düşündüğünden çok daha iyisin” tarzında bir cümleyi anımsamak ile başlanabilir. Böyle bir hatırlatma, kendinden şüphe duyma ve korkunun tüm olumsuz sarmalını yavaşlatmak adına yeterli bir adım olacaktır. Şefkatli mantra, olumsuz zamanlarda bir yakın arkadaşın ya da okul hocasının ne söyleyeceğini düşünerek korku anlarında odaklanmanızı sağlayacaktır. Çünkü kişisel gelişimimiz için sağlıklı bir öz eleştiri yapabilme becerisine sahip olmalıyız. Fakat bunun için de ilk önce öz şefkat sahibi olmamız gerekir. Zira öz şefkat sahibi olmadan kendimizi eleştirme becerisi bizi çok kötü etkileyebilir.
