• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Sözlü Anlatım Türleri;

Master

You
Yönetici
Üyelik Tarihi
8 Ara 2012
Konular
4,182
Mesajlar
11,468
MFC Puanı
34,670
SÖZLÜ ANLATIM TÜRLERİ
*Konferans
*Söylev(Nutuk/Hitabet)
*Panel
*Forum
*Sempozyum
*Münazara
*Açık Oturum

1.KONFERANS:

Bilim, sanat vb. konularda düşünürlerin, sanatçıların bir dinleyici topluluğu karşısında yaptığı konuşmalardır.

Konferans, bir konu hakkında izleyene bilgi vermek amacı güttüğünden alanında uzman kişilerce verilir. Kesinlik, inandırıcılık temel özelliğidir.
Konferansa katılacak kitlenin sosyo-kültürel yapısı önemlidir. Bu yüzden anlatım anlaşılır ve yalın olmalıdır.
Konferans verilmeden önce uzun bir çalışma gerekmektedir. Konferans sonunda dinleyiciden gelecek sorulara da hazırlıklı olunmalıdır.
Konferans veren kişi, geniş bir kitleye birikimlerini aktarmaktadır; bu yüzden monotonluğa düşmeden çekici ve özgün bir anlatım gerekmektedir.
Konferansın konusu, kim tarafından verileceği, yeri, tarih ve saati önceden ilan edilir.
Konferanslar genellikle kapalı bir alanda yapılır ve çeşitli alanlarda (sanat, edebiyat, bilim, siyaset…) olabilir.

2.SÖYLEV(NUTUK/HİTABET):

Bir topluluğa düşünce ve duyguların aşılanması amacıyla yapılan konuşmadır.

Söylev veren kişinin (hatip) ikna kabiliyeti, ses tonu, jest ve mimikleri söylevin temel özellikleridir.
Söylev veren kişinin dili topluluk tarafından anlaşılır olmalıdır.
Her konuda yazılabilir. Topluluk karşısında gerçekleştirilir.
Türk edebiyatında ilk söylev örneği Göktürk Yazıtları’dır.
Cumhuriyet döneminin en büyük en büyük söylevi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘’Nutuk’’ adlı eseridir.
Mehmet Akif Ersoy, Halide Edip Adıvar halkı nutuklarıyla yönlendirmişlerdir.
Söylevin dünyadaki en büyük ustaları: Sokrates, Cicero ve Demosthenes’dir.

3.PANEL:

Bir konu ya da sorun üzerinde bir başkan ve birkaç konuşmacının (en az 3 en fazla 6) düşünce alışverişinde bulunmasıdır.

Panelde amaç bir sorun üzerinde karara varmak değil, konuyu çeşitli yönlerden değerlendirmektir.
Küçük bir dinleyici kitlesi önünde yapılır.
Ele alınan konu konuşmacıların görüşleriyle irdelenir.
Panelin sonunda, başkan konuşmacıların görüşlerini özetler ve paneli kapatır.

4.FORUM:

Güncel veya gündemdeki bir konunun, daha önce hazırlık yapmamış bir grup tarafından tartışılmasıdır.

Forumda dinleyiciler de tartışmaya katılıp soru sorabilirler. Panelden ayrılan en önemli özelliği budur. Eğer panel sonrasında dinleyiciler de tartışmaya katılırsa tartışma forum halini alır.
Başkan tartışmayı yürütür, tartışmanın konu dışına çıkmasını önler.
Başkan, çıkarımda bulunma, düşünceler arasında bağ kurma, gerektiğinde topluluğu yumuşatma, hoşgörülü olma, konuya egemen olma özelliklerini taşımalıdır.

5.SEMPOZYUM:

Sanatsal, bilimsel, düşünsel değer taşıyan konuların, konuyla ilgilenen küçük bir dinleyici topluluğu önünde işlenmesidir.

Sempozyumda en az 3 en fazla 6 konuşmacı vardır.
Konuşmalar 20 dakika ile sınırlıdır.
Sempozyum, bir veya birkaç gün sürer.
Katılan konuşmacıların konunun uzmanı olması gerekir.
Sempozyumda işlenen konunun çözüme ulaştırılması amaçlanır.
Başkan, sempozyumun sonunda görüşleri özetleyerek sempozyuma son verir.

6.MÜNAZARA:

Bir konunun iki karşıt yönü üzerinde tarafların tartışmasıdır.

İki grup, bir başkan ve jüriden oluşur.
Konuşmacı gruplar 2 ya da 4 kişiden oluşur.
Amaç, savunulan tezi kanıtlamak, karşı tarafın tezini çürütmektir.
Münazaranın sonunda jüri grupların puanlamalarını yapar, kazanan grup ilan edilir. Bkz münazara

7.AÇIK OTURUM:

Toplumun çoğunluğunu ilgilendiren bir konunun, bir başkan yönetiminde uzman kişilerce irdelenerek tartışılmasıdır.

Tartışmada amaç tartışılan konuyu topluma anlatmak ve toplumu bilgilendirmektir.
Tartışılan konunun toplumun büyük kesimini ilgilendirmesi ve güncel olması açık oturumun önemini arttırır.
Geniş salonlarda kalabalık topluluklar karşısında yapılır.
Açık oturumu yönetenin kültürlü bir kişi olması ve kıvrak bir zekaya sahip olması gerekir.
Çoğunlukla bir forumla sonlanır.

KAYNAK:EDEBİYATÖĞRETMENİ
 
Üst