• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Sosyal Ağlar'da Mesaj Yazarken "İki Kere Düşünün, Bir Kere Yazın"....!

TRWE_2012

Süper Moderatör
Üyelik Tarihi
2 Haz 2020
Konular
3,091
Mesajlar
5,890
MFC Puanı
20,830
5.png

Teknolojik gelişmeler hayatın her alanında olduğu gibi iş yaşamında ve şirketlerin stratejilerinde de köklü değişikliklere yol açtı. İşveren ve çalışanlar arasındaki ilişkiler de yaşanan bu değişimle şekillenmeye devam ediyor.

İstanbul Bilgi Üniversitesi Karşılaştırmalı İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Uygulama ve Araştırma Merkezi, bu yıl dördüncü kez düzenlediği 'İş Hukukunda Yeni Yaklaşımlar Sempozyumu' ile bu değişimi gözler önüne serdi.

İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Gizem Sarıbay Öztürk, iş başvurusu yapan adayların artık sosyal medya hesapları üzerinden araştırıldıklarına dikkat çekti. Sosyal medya hesaplarının işe alındıktan sonra da takip edildiğinin altını çizen Dr. Öztürk, paylaşımların istenerek yapıldığını ve buna elektronik teşhircilik de denildiğini belirtti.

Öztürk, "ABD'de yapılan araştırmalara göre çalışanlar LinkedIn hesaplarında daha ihtiyatlı davranıyor. Türkiye'de de durum farklı değil. Tüm bu bireysel davranışlar işverenler tarafından takip ediliyor" dedi. Farklı ülkelerde sosyal medya paylaşımları nedeniyle işine son verilen kişilerin davalarından örnekleri katılımcılarla paylaşan Öztürk, aynı şekilde iş için değerlendirme sürecindeyken, atılan bir tweet yüzünden geri çekilen iş tekliflerinin de mevcut olduğunu söyledi.

Dr. Öztürk, "Çalışanlar kendilerini zor durumda bırakacak paylaşımlardan kaçınmalı ama ifade özgürlüklerini de gözetmeli. İşveren kontrolü ise özel hayatın ihlaline girmemeli. Ne yazık ki karşılaştırmalı hukuka baktığımız zaman kişisel verilerin korunması kanununda işçiye yönelik özel hükümler, iş kanununda da ifade özgürlüğüne yönelik maddeler yok. Konu kaygan bir zeminde" dedi.

Çalışan her daim emre hazır olmalı mı?

Her şeyin çok hızlı geliştiği iş yaşamında çalışanlarda aranan en büyük özelliklerden biri ulaşılabilirlik. Esnek çalışma saatleri yüzünden iş ve özel hayat dengesini kurmada zorlanan çalışanlar, akıllı telefonlar aracılığıyla 7/24 ulaşılabilir hale geldi.

Manisa Celal Bayar Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Sevil Doğan, mevcut durumun özel yaşama müdahale noktasına vardığını belirtti.

Doğan, "Türkiye'de çalışanların yüzde 33'ü uzun sürelerde (haftalık 48 saat ve üstü) çalışıyor. Bu konuda OECD ülkeleri arasında son sıradayız. Buna bir de izinlerde, tatillerde ve iş aralarında ulaşılma da eklenince iş ve dinlenme arasındaki sınır bulanıklaşıyor" dedi.

İşçinin ulaşılamama hakkına ilişkin ülkelerdeki yasal düzenlemeleri ele alan Doğan, "İlk kez Fransa'da işçinin ulaşılamama hakkı pozitif biçimde düzenlenmiştir. İtalya'da da benzer bir durum söz konusudur. Almanya'da ise yasal bir düzenleme olmamasına rağmen şirket politikalarıyla bir koruma mekanizması geliştirilmiş durumda. Volkswagen, IBM gibi global ölçekteki bazı markalar iş saatleri dışında serverlarını kapatarak önlem alıyor. Türk hukuku bakımından baktığımızda da işçinin dinlenme süreleri içinde ulaşılamama hakkının olduğunu söylemek mümkün ancak işlerliği maalesef tartışılır durumda. Çalışma sürelerine ilişkin düzenlemelerde reformlara ihtiyaç var" dedi.

Yeni çalışma düzeni ve işçi tanımı değişiyor?

Sempozyumda söz alan isimlerden Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi İlke Gürsel, şirketlerde yaşanan fesihlerin geçerli olabilmesi için hukuksal bir karşılığı olması gerektiğini belirterek, "İşletmelerin karar alma özgürlüğünü de göz önüne alacak şekilde denetimler yapılmalı" dedi.

Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Sedef Koç Tangün ise gelecekte robotların da devreye girmesiyle daha da farklı bir çalışma ağının oluşacağına dikkat çekerek, "İngiltere'de yapılan araştırmaya göre düzenli olarak evden çalışanların sayısı 2005'te 1 milyon 280 bin kişiyken 2015'te 1 milyon 521 bin kişiye çıkmıştı. Geleneksel modelden farklı bir iş görme edimi oluşuyor. Elbette bütün koşullarda iş ve sosyal güvenlik hukuku var olmaya devam edecek" dedi.

Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi Hazal Tolu da Airbnb, Letgo, Armut, Getir, Scotty gibi mobil uygulamaların iş kavramını farklılaştırdığını belirttiği konuşmasında, "İşçilerin yerini makineler almasa bile işçi kavramı değişti ve bu konuda hukuksal düzenlemelerin yapılması olmazsa olmaz bir hal aldı" ifadelerini kullandı.


Kaynak :
Kod:
 Yenimesaj
 
Son düzenleme:

TRWE_2012

Süper Moderatör
Üyelik Tarihi
2 Haz 2020
Konular
3,091
Mesajlar
5,890
MFC Puanı
20,830
Bundan dolayı ; Twitter hariç tüm sosyal ağ paçavralarını "Geri Dönüşüm Kutusuna oradan da Dijital Karadeliğe" gönderdim, 5-6 yıl önce.....
 
Üst