Uydurabileceğin En Büyük Yalanı Söyle

Yalanlariniz ihtirasli

Bartın'dan telefon geldi. Hastahanede yatan bir kanser hastası yakınının telefon numarası gönderildi. İhtiyaçlarının karşılanması gerekiyormuş. Yanımda fazla nakit yoktu ve güzergaha ters kalan bankamatiklerle vakit kaybetmemeliydim. Hasta İstanbul'a sevk edilecekti. Kredi kartıyla gerekli alışverişi yapıp ihtiyaç sahibine ulaştırdım. Baba batık bir asker emeklisi çıktı.

Ofisinden ayrıldığım arkadaşım nereye kaybolduğumu ısrarla merak ediyordu. Sonunda aramalarından kaçıncıya yetiştiğimi bilmesem de telefonu açabildim. Yer belirledik ve buluştuk. Yanında kuzeni de vardı. Bir mekana geçtik çay içip soluklanmak için. Nerede olduğumu sordukça lafı ağzımda geveliyordum, hayrın gizlisi mukabilinden. Kuzenine gelgelci kızdan hoşlandığımı söyledim o sıra. Dikkatleri çekebileceğim en güzel konuydu. Kuzen, telefon numaramı bir kağıda yazıp, kızın yanına gitti: "Abimin numarasi, koy onu cebune. 5 dakika sonra arayacaksun bu numarayı" dedi.

Baktım 5 dakika sonra telefon çalıyor: "Bu ruh hastasını alıp buradan gitmezseniz sizi şikayet edicem" dedi. Diretmedim, kalktık. Mangal fikri düştü aklımıza. İki kişi daha bulduk yaren olsunlar diye.

Keso lakaplı şahıs Nusret'in tariflerini taklit etmeye çalışıyordu. Soslarla entrikot pişirdi bize. Tadı bir boka benzemiyordu. Gece eve geldim ve foruma girdim.