- Konum
- İzmir
-
- Üyelik Tarihi
- 29 Eyl 2015
-
- Mesajlar
- 1,638
-
- MFC Puanı
- 94
Amerika'nın Keşfi
Amerika"ya doğru Atlas Okyanusu"nun batısına açılma teşebbüsü , daha onuncu yüzyılda başlamıştır . Bu yüzyılın sonlarına doğru . Gröenland"ın batı kıyılarına ulaşılmıştır .
Bundan sonra Amerika , ilk olarak Cenovalı bir gezgin olan Kristof Kolomb ( Christopher Columbus ) tarafından keşfedilmiştir , Kristof Kolomb , daha yirmi sekiz yaşlarında iken , dünyayı dolaşarak Asya"ya gitmeyi tasarlamış , bu plânına tatbik alanına koymak için yıllarca imkân aramıştır . İspanya"ya giderek düşüncesini Kraliçe İsabella"ya açmış , uzun tartışmalardan sonra isteği kabul edilmiştir . Bunun üzerine sefer hazırlıklarına başlanmış , emrine tahsis edilen üç gemi ve 88 gemici ile 3 Ağustos 1492 de İspanya"nın Palos limanından hareket etmiştir . Hareketten üç gün sonra büyük bir fırtınaya tutulmuşlar ve gemilerinden Pinta"nm direği kırılmıştır . Yollarına zorlukla devam etmişler , 12 Ağustos"ta Kanarya adalarına varmışlardır . Burada sakatlanan gemi tamir edilmiş ve 6 Eylül"de , Arapların Karanlığın yeşil denizi dedikleri Atlas Okyanusunun bilinmeyen sularına doğru açılmışlardır .
Yolculuk , gün geçtikçe zorlaşmaya başlamış , Kristof Kolomb , bir taraftan gemilerin bozulan yerlerini tamir ettirirken , bir taraftan da maneviyatları bozulan tayfalarla uğraşmak zorunda
kalmıştır . Bu arada tayfaların çoğu geri dönmek için Kristof Kolomb"u zorlamağa başlamışlardır . Dönmeyi reddeden Kristof Kolomb , içindeki inanca rağmen Asya"nın doğusuna , yani Hindistan"a ulaşamayacağı korkusu içinde tereddüde düşmeğe başlamıştır .
İşte bu sıralarda , 11 Ekim"de denizde tahta parçalarının görünmeğe başlaması yeni ümitlerin doğmasına sebep olmuş , ertesi gün de karanın göründüğünü müjdeleyen top sesleri arasında , amaca ulaşmıştır . Keşfolunan bu kara parçasının genel olarak San Salvador adası olduğu kabul edilmektedir .
Kristof Kolomb , karaya Katolik hanedanı batı denizleri amirali olarak ve büyük üniformasını giyerek çıkmış , İspanya Krallığı ve Kraliçesi adına adayı zapt ederek Tanrıya dua etmiştir . Kristof Kolomb , bu adadan sonra Bahama adaları grubunun öbür adalarını da teker teker keşfederek buralarını isimlendirmiş , bundan sonra Küba ve Kolomb adalarını da keşfetmiştir .
Kristof Kolomb , bu gezisinden sonra 1498 de iki defa daha sefere çıkmıştır . Bu seferlerinde de yeni yeni yerler bulmuştur . Fakat tarihte dönüm noktası olan bu gezileriyle , Kristof Kolomb yeni bir kıt"a keşfettiğini hiçbir zaman iddia etmemiş , Asya sularında kendi efendilerine yeni gelir kaynakları bulmak şerefiyle , büyük bir denizcilik başarısı kazandığını sanmıştır .
Kristof Kolomb"dan sonra Portekizli Cabrel Magellan , Cortez , Amerigo Vespucci tarafından Amerika"nın başka yerleri keşfetmiştir .
Amerika"ya , asıl bulanın adı yerine , buranın yeni bir kıt"a olduğunu bildiren Amerigo Vespucci"nin adı verilmiştir . Buna da sebep , Alman bilginlerinden Martin Waldseemüller"in , bu iddialara önem vermesi ve yaptığı haritaya , Amerigo Vespucci"nin ülkesi anlamına gelen Americi Terra adını yazmasıdır . Amerika adı , bundan sonra kökleşmiştir .
Amerika"ya doğru Atlas Okyanusu"nun batısına açılma teşebbüsü , daha onuncu yüzyılda başlamıştır . Bu yüzyılın sonlarına doğru . Gröenland"ın batı kıyılarına ulaşılmıştır .
Bundan sonra Amerika , ilk olarak Cenovalı bir gezgin olan Kristof Kolomb ( Christopher Columbus ) tarafından keşfedilmiştir , Kristof Kolomb , daha yirmi sekiz yaşlarında iken , dünyayı dolaşarak Asya"ya gitmeyi tasarlamış , bu plânına tatbik alanına koymak için yıllarca imkân aramıştır . İspanya"ya giderek düşüncesini Kraliçe İsabella"ya açmış , uzun tartışmalardan sonra isteği kabul edilmiştir . Bunun üzerine sefer hazırlıklarına başlanmış , emrine tahsis edilen üç gemi ve 88 gemici ile 3 Ağustos 1492 de İspanya"nın Palos limanından hareket etmiştir . Hareketten üç gün sonra büyük bir fırtınaya tutulmuşlar ve gemilerinden Pinta"nm direği kırılmıştır . Yollarına zorlukla devam etmişler , 12 Ağustos"ta Kanarya adalarına varmışlardır . Burada sakatlanan gemi tamir edilmiş ve 6 Eylül"de , Arapların Karanlığın yeşil denizi dedikleri Atlas Okyanusunun bilinmeyen sularına doğru açılmışlardır .
Yolculuk , gün geçtikçe zorlaşmaya başlamış , Kristof Kolomb , bir taraftan gemilerin bozulan yerlerini tamir ettirirken , bir taraftan da maneviyatları bozulan tayfalarla uğraşmak zorunda
kalmıştır . Bu arada tayfaların çoğu geri dönmek için Kristof Kolomb"u zorlamağa başlamışlardır . Dönmeyi reddeden Kristof Kolomb , içindeki inanca rağmen Asya"nın doğusuna , yani Hindistan"a ulaşamayacağı korkusu içinde tereddüde düşmeğe başlamıştır .
İşte bu sıralarda , 11 Ekim"de denizde tahta parçalarının görünmeğe başlaması yeni ümitlerin doğmasına sebep olmuş , ertesi gün de karanın göründüğünü müjdeleyen top sesleri arasında , amaca ulaşmıştır . Keşfolunan bu kara parçasının genel olarak San Salvador adası olduğu kabul edilmektedir .
Kristof Kolomb , karaya Katolik hanedanı batı denizleri amirali olarak ve büyük üniformasını giyerek çıkmış , İspanya Krallığı ve Kraliçesi adına adayı zapt ederek Tanrıya dua etmiştir . Kristof Kolomb , bu adadan sonra Bahama adaları grubunun öbür adalarını da teker teker keşfederek buralarını isimlendirmiş , bundan sonra Küba ve Kolomb adalarını da keşfetmiştir .
Kristof Kolomb , bu gezisinden sonra 1498 de iki defa daha sefere çıkmıştır . Bu seferlerinde de yeni yeni yerler bulmuştur . Fakat tarihte dönüm noktası olan bu gezileriyle , Kristof Kolomb yeni bir kıt"a keşfettiğini hiçbir zaman iddia etmemiş , Asya sularında kendi efendilerine yeni gelir kaynakları bulmak şerefiyle , büyük bir denizcilik başarısı kazandığını sanmıştır .
Kristof Kolomb"dan sonra Portekizli Cabrel Magellan , Cortez , Amerigo Vespucci tarafından Amerika"nın başka yerleri keşfetmiştir .
Amerika"ya , asıl bulanın adı yerine , buranın yeni bir kıt"a olduğunu bildiren Amerigo Vespucci"nin adı verilmiştir . Buna da sebep , Alman bilginlerinden Martin Waldseemüller"in , bu iddialara önem vermesi ve yaptığı haritaya , Amerigo Vespucci"nin ülkesi anlamına gelen Americi Terra adını yazmasıdır . Amerika adı , bundan sonra kökleşmiştir .