• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Atatürk’ün Anlatımıyla Sakarya Meydan Muharebesi

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Metin

MFC Üyesi
Üyelik Tarihi
16 May 2009
Konular
482
Mesajlar
487
MFC Puanı
10
Atatürk’ün Anlatımıyla Sakarya Meydan Muharebesi

Atatürk Sakarya Meydan Muharebesinin nasıl kazanıldığını anlatıyor. Atatürk’ün dilinden Sakarya Savaşı.

Sakarya Meydan Muharebesi

Düşman ordusu 23 Ağustos 1921’de ciddi olarak cephemize temas ve saldırıya başladı. Bir çok kanlı ve bunalımlı safhalar, dalgalanmalar oldu. Düşman ordusunun üstün grupları, savunma çizgimizin bir çok parçalarını kırdılar. Bu ilerleyen düşman birliklerinin karşısına kuvvetlerimizi yetiştirdik.

Meydan muharebesi 100 kilometrelik cephe üzerinde geçiyordu. Sol kanadımız Ankara’nın elli kilometre güneyine kadar çekilmişti. Ordumuzun cephesi, batıya iken güneye döndü. Arkası Ankara’ya iken kuzeye verildi. Cephenin yönü değiştirilmiş oldu. Bunda hiç sakınca görmedik. Savunma çizgimiz bölüm bölüm kırılıyordu. Fakat hemen arkasından, kırılan her bölüm en yakın bir mesafede yeniden kuruluyordu. Savunma çizgisine çok ümit bağlamak onun kırılması ile, ordunun büyüklüğüyle orantılı uzun mesafe geriye çekilmek nazariyesini kırmak için memleket savunmasını başka bir biçimde ifade ve bu ifademde ısrar ve şiddet göstermeyi yararlı ve etkili buldum.

Dedim ki: “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça bırakılamaz. Onun için küçük, büyük her birlik, ilk durabildiği noktada tekrar düşmana karşı cephe kurup muharebeye devam eder. Yanındaki birliğin çekilmek zorunda olduğunu gören birlikler ona bağlı olamaz. Bulunduğu yerde sonuna kadar kalmak ve direnmek zorundadır.”

İşte ordumuzun her ferdi bu sistem içinde, her adımda en yüksek fedakarlığını göstermek suretiyle düşmanın üstün kuvvetlerini yok ederek yıpratarak sonunda onu, saldırısını sürdürme yetenek ve gücünden yoksun bir hale getirdi.

Muharebe durumunun bu safhasını hisseder etmez hemen özellikle sağ kanadımızla Sakarya Nehri doğusunda, düşman ordusunun sol kanadına ve ardından cephenin önemli bölümlerinde karşı saldırıya geçtik. Yunan ordusu yenildi ve geri çekilmek zorunda kaldı. 13 Eylül 1921 günü Sakarya Nehri’nin doğusunda düşman ordusundan eser kalmadı. Bu suretle 23 Ağustos gününden 13 Eylül gününe kadar, bu günler de dahil olmak üzere, yirmi iki gün, yirmi iki gece aralıksız devam eden Sakarya Melhama-i Kübrası (Büyük Meydan Muharebesi) yeni Türk devletinin tarihine, cihan tarihinde pek az olan büyük bir meydan muharebesini kaydetti.

Gazi Mustafa Kemal

Kaynak: Kemal KARA, Türkiye Cumhuriyeti İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük, İstanbul 2008, s.160
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst