• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Badem Yetiştiriciliği

diShy

Onursal Üye
Üyelik Tarihi
27 Kas 2009
Konular
32,527
Mesajlar
50,860
MFC Puanı
2,580
BADEM YETİŞTİRİCİLİĞİ
Dr. İlhan ÖZKARAKAŞ
Bademin anavatanı Çin ve Orta Asya'dır. Asya ile Avrupa arasındaki İpek yolunda bademin seyyahlar tarafından yendiği bilinmektedir. Seyyahlar bademi bu yol vası tasıyla Yunanistan, Türkiye ve Orta Doğuya getirilmişlerdir. Uzun yıllardır Akdeniz kıyılarında özellikle İspanya ve İtalya'da badem yetiştiriciliği yapılmaktadır.
Botanik açıdan kiraz, erik ve şeftali ile aynı familyada yer almaktadır.
Badem, kayısı ve şeftali gibi bazı meyve türleri binlerce yıl önce Türkiye'ye getiril miştir. Yıllarca sadece tohumla üretilmesinden dolayı, çok geniş bir çeşitliliğe sahip tir Bunun, yanı sıra diğer ülkelerden yurdumuza Teksas, Nonpareil gibi badem çeşit leri getirilmiş ve üretimi yapılmıştır. Türkiye'de Doğu Karadeniz'inkıyı bölgesiile çok yüksek yaylalar dışında her yöresinde badem yetiştirilmektedir. Badem yetiştiriciliği ülkemizde Ege Bölgesinde yoğunlaşmış olup, bunu Akdeniz, İç Anadolu ve Mar mara Bölgeleri izlemektedir. Özellikle Ege ve Akdeniz bölgelerinde Türkiye badem üretiminin üçte ikisi üretilmektedir. Badem yetiştiriciliği açısından en önemli bölge Ege Bölgesi, burada da Datça Yarımadasıdır. İKLİMBadem için, yazları kurak ve sıcak, kışları ılık ve yağışlı Akdeniz iklimi idealdir. Bununla beraber, odun kısmının kış soğuklarına dayanıklı olması nedeniyle, kış soğuklarının fazlaca olduğu yerlerde de yetişebilmektedir. Ağacının odun kısmı -20°C, -30°C'ye kadar soğuğa dayanabilir.
Çiçek tomurcuklarının kışa dayanıklılığı şeftali çiçek tomurcuklarından daha azdır. Ülkemizde kış soğuklarının fazla olduğu yerlerde ekonomik olarak badem yetiştirici liği yapılamaz.
Kış dinlenme ihtiyacı diğer meyve ağaçlarına göre daha kısadır. +5°C' nin altında 90-400 saatlik bir soğuklama yeterlidir.
Badem yetiştiriciliği için, ilkbahar başlangıcındaki durgun olmayan hava şartları bü yük önem taşır. İlkbaharda don olayları bakımından en kritik dönem çiçek ve körpe çağla dönemidir. Çiçeklenme zamanında -4°C, -5°C'ye dayanabilen çiçekler, körpe çağla döneminde -1°C, -O,5°C'lerde zarar görürler. Dona dayanım bakımından çeş itler arasında büyük farklar görülmektedir.
TOPRAK
Toprak istekleri bakımından seçiciliği fazla olmayan bir meyve türüdür. Hafif, derin, süzek ve alüvyal topraklarda iyi ürün verir. Bu gibi topraklarda kökler 3-5 m derine gider.
AĞAÇ ÖZELLİKLERİ
Ağaç : 6-8 m boylanır. Bazı hallerde ağaçların yüksekliği 12 m'ye kadar boylanabilir. Yıllık dallar üzerindeki tüm tomurcuklar aynı mevsimde büyür ve ikinci dallar meyda na gelmesi halinde ağaç yayvan olur. Badem ağaçları ortalama olarak 50 yıl kadar yaşarlar. 100 yaşma kadar yaşayan ağaçlara da rastlamak mümkündür.
Kök : Kazık kök tipindedir. Saçak kök az olduğundan fidanlar yer değiştirme sırasın da çok kayıplar verirler.
Yapraklar : Çeşitlere göre iri, orta iri ve küçüktür. Renk açık ve koyu yeşil arasında değişir. Yaprağın kenarları dişlidir.
Tomurcuklar : Çiçek tomurcukları, farklı yaştaki dallarla bunlar üzerindeki 2-13 cm uzunluğundaki buket denilen kısa meyve dalcıklarında bulunur.
TOPRAK HAZIRLIĞI
Toprak öncelikle derin olarak sürülür. Kuvvetli topraklarda dikim aralığı 8-9 m, zayıf ve az derin topraklarda ise 5-6 m olmalıdır. Ayrıca yağış miktarı azaldıkça, dikim aralıklarını artırmak gerekir. Kurak koşullarda bademlik kurulması, yerinde çöğür yetiştirip aşılamak sureti ile yapılır. Çöğürler ancak 2-3 yıl sonra aşılanabilecek düzeye ulaşırlar.
BAHÇE TESİSİ
Yetiştiricilerimizin büyük bir kısmı bademi tohumla üretmektedir. Diğer meyve türlerinde olduğu gibi, badem de aşı ile üretilir. Badem için en çok uygulanan aşı yöntemi bir yaşlı çöğürler üzerine durgun göz aşısıdır. Ancak, Datça yöresinde çoğunlukla sürgün göz aşısı yapılmaktadır. Ayrıca kıraç yerlerde bahçeye çekirdek (tohum) ekerek yerinde aşı yapma yoluna gidilebilir. Kalem aşısı da badem üreticiliğinde kullanılabilir. Yarma aşıdan ziyade kabuk altına yapılan çoban aşısı tercih edilmelidir.
Anaçlar
Badem : Badem çöğürleri, kireçli ve kurak şartlar için idealdir.
Şeftali : Bademe göre daha yüzeysel köklüdür ve daha kısa ömürlüdür. Erken meyveye yatar. Kireç oranı düşük yerlerde kullanılır. Nemotodlu yerlerde nemaquard anaç olarak kullanılmalıdır.
Erik : Su tutan, kök çürüklüğü ile bulaşık topraklarda kullanılır. Ancak tüm çeşitlerle uyuşması iyi değildir.

BAHÇELERİN KURULMASI
Badem çabuk gelişen bir meyve türü olduğu için sık dikimden kaçınılmalıdır. Bahçelerde kare dikim tercih edilmelidir. Meyilli arazide ise çapraz (kontur) dikim yapılmalıdır. Ağaçlar dikimi takip eden yaz aylarında birkaç kez sulanmalıdır.
Kışları soğuk geçmeyen bölgelerde fidan dikimi Ocak ayında yapılır. Soğuk bölgelerde ise Mart ayını beklemekte yarar vardır. Fidan çukurları 70-80 cm derinlik ve genişlikte olmalıdır. Dikilen aşılı fidanların aşı yerlerinin toprak içinde kalmamasına özen gösterilmelidir.
Badem çiçekleri kendine uyuşmazdır. Bu nedenle t<ozlayıcı başka bir çeşit olmadan bahçe kurulması halinde y^a hiç ürün alınmaz veya çok az ürün alınabilir. Bu nedenle esas çeşit ile birlikte 8-10 ağaca bir adet o çeşidi tozlayabilen çeşidin dikilmesi gereklidir.
MEYVE
Sert kabuklu meyveler grubuna girer. Olgunlaşmış ve k:urutulmuş bademlerde dış yeşil kabuk kuruyarak kendiliğinden sert kabuktan ayrılır.
Bademler, kabuk özelliklerine göre 4'e ayrılır. l .El bademleri :El ile kolayca kırılırlar.
2-.Diş bademleri
biggrin.gif
iş ile kolay el ile zor kırılırlar.

3-Sert bademler: Çekiçle kolay, diş ile zor kırılırlar.
4.Taş bademleri: Kabuk ancak çekiçle kırılır.

Bazı Badem Çeşitleri
Nonpareil: Kaliforniya'da (ABD) mevcut çeşitlerin en iyisi olarak kabul edilir. Ağacı kuvvetli ve verimlidir. Çabuğu ince, iç badem kalitesi yüksektir. İç randımanı % 60-70, çift badem oranı ise % 5-10'dur. Tozlayıcıları Ne plus Ultra ve Teksas çeşitleridir.
Teksas: Kaliforniya'da (A.B.D.) yetiştiricilik açısından Nonpareil'dan sonra gelir. Ağacı çok kuvvetli, dış şartlara dayanıklı ve verimliliği yüksektir. Kabuğu yumuşak, iç badem kalitesi ortadır. İç randımanı %45-50, çift badem oranı ise %15-30'dur.
Ne plus ultra: Ağacı orta kuvvette, verimliliği orta ile yeterli arasındadır. Kabuğu yumuşak ve açık renkli olduğundan özellikle kabuklu olarak satış için tercih edilenbir bademdir.
İç randımanı % 50-60, çift badem oranı ise % 15-30'dur.

Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi'nce seleksiyon yoluyla seçilen bazı badem çeşitleri: Seleksiyon No:5-l, Seleksiyon
No:17-4, Seleksiyon No:101-9, Seleksiyon No:104-l.
YILLIK BAKIM İŞLERİ
Dikilen fidanların tepesi 70-80 cm'den vurulur. Dikimi müteakip yaz budaması mutla ka yapılmalıdır.
Badem ağaçları genellikle modifiye lider veya goble şekillerine göre terbiye edilir ler.
Sulama : Ülkemizde badem yetiştiriciliği kuru şartlarda yapılır. Ancak, sulandığı tak tirde verim 2-4 kat artmaktadır. Gübreleme : Badem bahçelerine her yıl azot takvi yesi yapılmalıdır. Uygulanacak olan azot, fosfor, potasyum ve diğer mikro element lerin miktarı ise yapılacak toprak ve yaprak analizi sonucunda en doğru şekilde belirlenir. Hasat : Meyveler iyice olgunlaştıktan ve dış kabuk kavladıktan sonra ha şata başlanmalıdır. Dış ülkelerde makine ile hasat da yapılmaktadır.

Yerbademi: Marifetli Yumru

Yenebilir yumruları için yetiştirilen otsu bir bitki yerbademi. Çerez olarak tüketilebildiği gibi, çorba ve türlülere eklenebiliyor, un haline getirilip kek, kurabiye ve ekmeklerde kullanılabiliyor, yağı çıkartılabiliyor. Hayatını bu maharetli bitkiye adayan Ziraat Mühendisi Ahmet Nedim Nazlıcan ondan faydalanamadığımızı düşünüyor.

Bir adam tanıdım yıllar önce. Bir işe tutkuyla bağlanmanın, hayatını bir tek tohuma adamanın mümkün olduğunu gösterdi bana. Aslında o yaşamının iki tutkusunu birlikte büyütmeye karar vermiş, kalbinin yarısını soyayla, öteki yarısını ise yerbademiyle doldurmuştu. Yerbademi ne diyeceksiniz, anlatayım. Ahmet Nedim Nazlıcan, Adana'daki Çukurova Tarımsal Araştırma Enstitüsü'nde görevli bir yüksek ziraat mühendisi. Yirmi beş yıldır soya fasulyesi ve yerbademinin en iyi türlerini geliştirmeye, onları Türk tarımına kazandırmaya çabalıyor. Ankara Ziraat Fakültesi'ndeki son yılında bir derste hocası Prof. Dr. Kamil İlisulu öğrencilerini yeni bir bitkiyle tanıştırır. Adının 'chufa' (Cyperus esculentus L.) olduğunu söyler ve bitkinin tropik bölgelerde yetiştiğini, yerfıstığına benzer şekilde yeraltı yumrularına sahip olduğunu, bu yumruların çerez olarak tüketildiğini anlatır. ?ekli ve tadının benzerliği nedeniyle yıllar sonra ona yerbademi adını veren Nazlıcan, meslek hayatını diğer aşkı soyayla birlikte bu bitkiye adayacak, nice meslektaşını, araştırmacıyı bu leziz, besleyici yumruyla tanıştıracaktır. Yemek tarihçisi Charles Perry'nin ortaçağda Araplara ait birkaç tarifte yer aldığını aktardığı yerbademi (Arapçada su'd), binlerce yıl önce buğday ve arpayla birlikte Mısır'da ilk tarımı yapılan bitkilerden. Beşeri bilimler profesörü Phyllis Pray Bober ise tarihte Yukarı Nil bölgesinin simgesi olan, firavun mezarlarında ve kimi duvar resimlerinde rastlanan yerbademi (fındıkotu ya da çayır fındığı olarak da isimlendirilir) için 'Belki de İspanyolların bugün hâlâ yaptığına benzer biçimde bu ‘fındıkları' rendeleyip ferahlatıcı bir içecek yapıyorlardı. Dahası, Macaristan'daki gibi, çekirdekleri kaynatılarak kahve gibi bir içecek yapmakta kullanıldığını bilmemekle neler yitirdiklerini Mısırlılar bilemezlerdi' diyor. Yerbademi yüzde 20-27 yağ, yüzde 25-30 nişasta ve yüzde 15-20 sakkaroz şekeri içeriyor. Tazeyken özel bir lezzeti olmayan yumruların kurudukça şeker oranı artıyor, kestaneyle badem arası bir lezzete kavuşuyor. Fosfor, potasyum, kalsiyum gibi minerallerle E ve C vitaminleri içeriyor. Nedim Nazlıcan yerbademini tarıma kazandırmak için neden bu kadar çırpındığını, 'Şekerpancarının alternatifi olarak görmek istemesem de; pancar ekim alanlarının dışında kalan, güney bölgelerimizin sahil kuşağında, sulanan alanlar için dekara bir tonu bulabilen verimiyle pekala uygun bir ürün olabilirdi' sözleriyle anlatıyor. Bir avuç yumruyla başladığı bu çetin yolculukta seleksiyon yöntemiyle en iyi türü yetiştirmeye çalışan Nazlıcan, hasat zorluğunu ise yerfıstığı hasat makinesi üzerinde yapılan değişikliklerle çözmüş.
İngilizce kaynaklarda 'chufa' dışında 'ground almond, ground chestnut veya tigernut' olarak da anılan yerbademi, yenebilir yumruları için yetiştirilen tek yıllık otsu bir bitki. Güney Illinois Üniversitesi'nden Deatra J. Sams'a göre, Akdeniz ülkelerinde yiyecek, ilaç ve parfümeri endüstrisinde kullanılan yerbademinin yumruları yenmeden önce çoğunlukla kavruluyor ve özellikle emziren anneler tarafından düzenli olarak tüketiliyor. Kurutulmuş yumruları kahve ve çikolata yapımında kullanılırken yağı koku vermek üzere sabun yapımında, topraküstü kısımları ise hayvan yemi olarak işlev kazanıyor. İspanya'da dondurma ve bisküvilere aroma vermek için kullanılıyor. Çekilerek un haline getirildikten sonra su ve şekerle hazırlanan ve özellikle sıcak yaz ayları boyunca sevilerek içilen 'horchata de chufas'ın da ana malzemesi.
Mart ayından mayısa kadar ekilen yerbademi yumruları beş ila altı ayda yenecek hale geliyor. Yağ asitleri açısından zenginliği onu, mutfaklarda kullandığımız yağlara alternatif kılıyor. Çerez olarak tüketilebilmesinin dışında (yarım saat sıcak suda bekletebileceğiniz gibi az tuzlu suda haşladıktan sonra kurulayıp kızgın yağda kızartabilirsiniz) çorba ve türlülere eklenebiliyor, un haline getirilip kek, kurabiye ve ekmeklerde kullanılabiliyor.





Yıllar içinde bir yandan bitkiyi ıslah edip bir yandan tanıtmaya çalışan Ahmet Bey, Türkiye'de çay üretimini yaygınlaştıran meslektaşı Zihni Derin'i anarak 'Ben de yepyeni bir ürünü tarımımıza kazandırmayı başarabilecek miyim' sorusunu soruyor. Enstitüye gelen yabancı uzmanlardan 'şimdilerde üretimi yok denecek kadar az' yanıtını aldığında daha sıkı sarılıyor. Deneme artığı olan yumrular satılıp ek talep geldiğinde, konuya ilgi gösteren meslektaşlarıyla karşılaştığında, hele de tescil alıp tarıma kazandırma çabasında son aşamaya geldiği bugünlerde ondan mutlusu yok. Çocuğunun en iyi üniversiteye girmesini sağlamış bir baba gibi 'Belki gelecek yıl ülkemizin ilk yerbademi çeşidini piyasaya sürmüş olacağız. Çukurova çiftçisi için iyi bir alternatif ortaya koymuş olabilmeyi ümit ediyorum' diyor. Her baba gibi o da çocuğunu bu aşamadan sonra yalnız bırakmaya gönüllü değil. Ona en iyi geleceği sağlamak için çalışmaya devam edecek.Yerbademinin en büyük üreticisi ve tüketicisi İspanyollar, bitkinin kan dolaşımını hızlandırıcı ve kalp hastalıklarıyla kansere karşı koruyucu olduğunu (yüksek lif içermesi nedeniyle kolon kanserine karşı koruyucu özelliği belirtiliyor) ilgilenen herkese büyük bir istekle anlatıyorlar. Ahmet Bey'le irtibat kuran bir İspanyol firması yetiştirdikleri ürünün tamamını almaya talip olmuş ve kilo başına bir avro fiyat önermiş. Mısır ve buğdayın dekar başına getirisi ton başına 300-400 YTL iken yerbademinin 1500-2 bin YTL kazandırabilmesi bölgedeki çiftçileri oldukça heyecanlandırmış. Ahmet Nedim Nazlıcan, 'Dilerim ülke tarımına bir katkı sunmak adına sürdürdüğüm çabanın sonuçlarını, çiftçi ve tüketicilerin yerbademi hakkında beğenileriyle süslenmiş olarak görmek de bana nasip olur' diyor.


 
Üst