-
- Üyelik Tarihi
- 19 May 2017
-
- Mesajlar
- 480
-
- MFC Puanı
- 2
Yusuf ailesinin tek çocuğuydu
Annesi babası Onu en iyi şekilde yetiştirmeye gayret ediyorlardı
İmam-Hatip öğrencisiydi Yusuf
Yusufun uzaktan uzağa sevdiği bir kız vardı Sevgi Sevgi sınıfın en ağırbaşlı kızıydı.. Başı hep önündeydi Teneffüs aralarında evden getirdiği kitaplarını okurdu hep Yusuf derste gizli gizli bakardı Ona O ise Yusufa hiç karşılık vermezdi.. Görmezdi bile Yusufun Ona ilgisini Oysa ki sınıfın değil okulun en yakışıklı çocuğuydu Yusuf Kızlar onunla arkadaş olmak için can atardı.. Ama O dinine düşkün biri olduğundan zinaya düşme korkusundan uzak dururdu onlardan Ama ne yaptı ise Sevgiden uzak duramıyordu Evet göz zinasıydı bu yaptığı.. Ama elinde değildi, nefsine yenik düşüyordu
Birgün cesaretini toplayıp kıza açılmayı düşündü Herkesin bir sevgilisi vardı.. Kendisinin de olmalıydı Diğerlerinden neyi eksikti ki
Arapça dersindelerdi..Ders bitiminde Sevgiye duygularını açıklayacaktı Yusuf Bir ara kitabının arasındaki bir kağıt gözüne ilişti Bir hadis yazılıydı:
Aşkını gizleyip iffetini muhafaza ederek sabredenin günahlarını ALLAH affedip cennetine koyar.. [İbn Asakir]
Nerden gelmişti ki bu kağıt.. Sanki biri Yusufun içini okumuştu.. Kafası karıştı Hem arapça hem türkçe yazıyordu hadis.. Derinlere dalmıştı hadisi okuyunca.. Vazgeçti Sevgiyle konuşmaktan
Ertesi gün.. Yine arapça dersinde Yusuf nefsiyle mücadele halinde.. Söylemeli içindekileri.. Yine bir kağıt ilişti gözüne.. Yine bir hadis:
Ümmetimin üstün olanları aşk belasına düşünce iffetini koruyanlardır.. [ Deylemi ]
Artık anlamıştı.. Birisi yazıp koyuyordu.. Ama kim..? O sırada öğretmenle gözgöze geldi.. Öğretmen gülümsedi Yusuf başını önüne eğdi.. Öğretmen koymuş olmalıydı.. Defalarca Yusufun Sevgiye baktığına şahit olmuştu çünkü.. Hem yazı da öğretmenin yazısıydı.. Utandı Yusuf ve vazgeçti Sevgiye açılmaktan
Bir hafta sonra
Sınıf bir dedikodu ile çalkalanıyor.. Sevginin birlikte okula geldiği çocuğu gördünüz mü? Ne yere bakan yürek yakanmış.. Sevgilisi varmış.. Yusuf beyninden vurulmuşa dönmüştü Anladı ki Sevgiden Ona yar olmayacaktı.. Hayalleri suya düşmüştü.. Sevgiden vazgeçmeliydi
Ertesi gün kitabının arasındaki yine bir not buldu Yusuf.. Bu defa ayet yazılıydı
Onu işittiğiniz zaman, erkek ve kadın müminlerin, kendi vicdanlarında iyi zanda bulunup da Bu apaçık iftiradır demeleri gerekmez miydi..? [ Nur, 12 ]
Yusufun beyninde şimşekler çakmıştı.. Ne demekti bu.. Sevgi geldi hemen aklına.. Ve dün konuşulanlar..!
Okul çıkışı yine aynı erkek Sevgiyi kapıda bekliyordu Yusuf ise onları seyrediyordu.. Sevgi tam gence doğru ilerlerken,
Abi biraz bekler misin, kitabımı unuttum sınıfta..
Abi mi..? Demek ki sevgilisi zannettikleri çocuk Sevginin abisiydi Ayet yankılandı Yusufun kulaklarında Suizan yapıp da işlediği günaha tövbe etti içinden
Sonraki günlerde Yusuf arasıra kitabının arasında hadis ve ayetler bulmuştu.. Öğretmenine minnettardı Yanlışa düşmesini engelliyordu her defasında
Bir ay sonra
Sınıfta bir hüzün vardı, Babası Yusufu şehir dışında bir medreseye
yazdırmış, okuldan almıştı..Yusufun okulda geçirdiği son gündü.. Okuldan ayrıldığına değil Sevgiyi bir daha göremeyecek olmasına üzülüyordu
Henüz ilim öğrenmenin aşktan üstün olduğunu kavrayamamıştı.. Çünkü aşk iliklerine kadar işlemişti Hatta babasına içten içe kızıyordu Medreseye gitmek de istemiyordu Herkesle vedalaşmış, Ayrılık zamanı gelmişti.. Kitaplarını çantasına koyarken yine bir not bulmuştu.. Ve bir ayetti bu:
Sizin hayır bildiklerinizde şer, şer bildiklerinizde hayır vardır.. ALLAH bilir siz bilemezsiniz..[ Bakara / 216 ]
Bu ayet kendine getirmişti Yusufu Evet bunda da bir hayır vardı Başını eğdi ve kimseye göstermediği gözyaşları içinde çıktı sınıftan
Şehirdışındaki yatılı medrese hayatı başlamıştı Yusufun Hocaları ona ilk günden edebinden ve saygısından dolayı hayran kalmıştı..
Herkes Ona geleceğin büyük bir hocası gözüyle bakıyordu Yusufun içi buruktu.. Sevgiden ayrılmak zor geliyordu Ona Ama dayanmalıydı.. RABBinin bir bildiği vardı elbet
5 yıl sonra
Hocası Yusufu yanına çağırmıştı..
-Yusuf! Sen şimdiye kadar gördüğüm en iyi talebemsin Birkaç aya kadar aramızdan ayrılıp ilim hayatına atılacaksın.. Evlilik çağın geldi de geçiyor.. Bir abimizin kızı var.. Kuran kursu hocalığı yapıyor.. Onu sana uygun gördük, ne dersin..?
Yusuf Sevgiden başka kimseyi düşünmemişti evlilik için.. Ama o çoktan evlenmişti belki de.. Hem hocalarına karşı boynu kıldan inceydi:
-Siz nasıl uygun görürseniz efendim.. Anneme babama söyleyelim..
Anne babanın da rızası alınarak gidildi kız istemeye Yusufun içi kan ağlıyordu.. Evleneceği kişiyi sevemezse Onun hakkına gireceğini düşünüyor ve kahroluyordu Konuşma ve tanışma faslının ardından sıra kahve ikramına gelmişti Odaya doğru güzeller güzeli bir kız geldi Yusuf Sevgiyi öylesine hayal etmişti ki, gelen kızı Sevgi gibi görüyordu
Hayır, hayır..! Hayal değildi bu.. Sevgiydi
-Bu nasıl bir tevafuk ALLAHım! dedi..
Demek Sevgi okulu bitirmiş, hoca olmuştu Yerinde duramaz oldu Yusuf Kendisine uzatılan kahveyi alırken elleri tir tir titriyordu.. Fincan tabağını kaldırınca küçük bir kağıt gördü altında.. Sevginin gözüne baktı.. Sevgi ise hiç bakmadan Al dercesine başını salladı
Kağıdı elinde sımsıkı tutuyordu.. Kahvesini bitirince lavaboya gitmek için izin istedi Odadan çıkar çıkmaz.. Kağıdı açtı.. Okulda kitabının arasına koyulan yazının aynısı ile yazılmış bir hadis vardı:
Birbirini sevenler için nikah kadar güzel şey görülmemiştir.. [ İbn Mace ]
Yusufun uzaktan uzağa sevdiği bir kız vardı Sevgi Sevgi sınıfın en ağırbaşlı kızıydı.. Başı hep önündeydi Teneffüs aralarında evden getirdiği kitaplarını okurdu hep Yusuf derste gizli gizli bakardı Ona O ise Yusufa hiç karşılık vermezdi.. Görmezdi bile Yusufun Ona ilgisini Oysa ki sınıfın değil okulun en yakışıklı çocuğuydu Yusuf Kızlar onunla arkadaş olmak için can atardı.. Ama O dinine düşkün biri olduğundan zinaya düşme korkusundan uzak dururdu onlardan Ama ne yaptı ise Sevgiden uzak duramıyordu Evet göz zinasıydı bu yaptığı.. Ama elinde değildi, nefsine yenik düşüyordu
Birgün cesaretini toplayıp kıza açılmayı düşündü Herkesin bir sevgilisi vardı.. Kendisinin de olmalıydı Diğerlerinden neyi eksikti ki
Arapça dersindelerdi..Ders bitiminde Sevgiye duygularını açıklayacaktı Yusuf Bir ara kitabının arasındaki bir kağıt gözüne ilişti Bir hadis yazılıydı:
Aşkını gizleyip iffetini muhafaza ederek sabredenin günahlarını ALLAH affedip cennetine koyar.. [İbn Asakir]
Nerden gelmişti ki bu kağıt.. Sanki biri Yusufun içini okumuştu.. Kafası karıştı Hem arapça hem türkçe yazıyordu hadis.. Derinlere dalmıştı hadisi okuyunca.. Vazgeçti Sevgiyle konuşmaktan
Ertesi gün.. Yine arapça dersinde Yusuf nefsiyle mücadele halinde.. Söylemeli içindekileri.. Yine bir kağıt ilişti gözüne.. Yine bir hadis:
Ümmetimin üstün olanları aşk belasına düşünce iffetini koruyanlardır.. [ Deylemi ]
Artık anlamıştı.. Birisi yazıp koyuyordu.. Ama kim..? O sırada öğretmenle gözgöze geldi.. Öğretmen gülümsedi Yusuf başını önüne eğdi.. Öğretmen koymuş olmalıydı.. Defalarca Yusufun Sevgiye baktığına şahit olmuştu çünkü.. Hem yazı da öğretmenin yazısıydı.. Utandı Yusuf ve vazgeçti Sevgiye açılmaktan
Bir hafta sonra
Sınıf bir dedikodu ile çalkalanıyor.. Sevginin birlikte okula geldiği çocuğu gördünüz mü? Ne yere bakan yürek yakanmış.. Sevgilisi varmış.. Yusuf beyninden vurulmuşa dönmüştü Anladı ki Sevgiden Ona yar olmayacaktı.. Hayalleri suya düşmüştü.. Sevgiden vazgeçmeliydi
Ertesi gün kitabının arasındaki yine bir not buldu Yusuf.. Bu defa ayet yazılıydı
Onu işittiğiniz zaman, erkek ve kadın müminlerin, kendi vicdanlarında iyi zanda bulunup da Bu apaçık iftiradır demeleri gerekmez miydi..? [ Nur, 12 ]
Yusufun beyninde şimşekler çakmıştı.. Ne demekti bu.. Sevgi geldi hemen aklına.. Ve dün konuşulanlar..!
Okul çıkışı yine aynı erkek Sevgiyi kapıda bekliyordu Yusuf ise onları seyrediyordu.. Sevgi tam gence doğru ilerlerken,
Abi biraz bekler misin, kitabımı unuttum sınıfta..
Abi mi..? Demek ki sevgilisi zannettikleri çocuk Sevginin abisiydi Ayet yankılandı Yusufun kulaklarında Suizan yapıp da işlediği günaha tövbe etti içinden
Sonraki günlerde Yusuf arasıra kitabının arasında hadis ve ayetler bulmuştu.. Öğretmenine minnettardı Yanlışa düşmesini engelliyordu her defasında
Bir ay sonra
Sınıfta bir hüzün vardı, Babası Yusufu şehir dışında bir medreseye
yazdırmış, okuldan almıştı..Yusufun okulda geçirdiği son gündü.. Okuldan ayrıldığına değil Sevgiyi bir daha göremeyecek olmasına üzülüyordu
Henüz ilim öğrenmenin aşktan üstün olduğunu kavrayamamıştı.. Çünkü aşk iliklerine kadar işlemişti Hatta babasına içten içe kızıyordu Medreseye gitmek de istemiyordu Herkesle vedalaşmış, Ayrılık zamanı gelmişti.. Kitaplarını çantasına koyarken yine bir not bulmuştu.. Ve bir ayetti bu:
Sizin hayır bildiklerinizde şer, şer bildiklerinizde hayır vardır.. ALLAH bilir siz bilemezsiniz..[ Bakara / 216 ]
Bu ayet kendine getirmişti Yusufu Evet bunda da bir hayır vardı Başını eğdi ve kimseye göstermediği gözyaşları içinde çıktı sınıftan
Şehirdışındaki yatılı medrese hayatı başlamıştı Yusufun Hocaları ona ilk günden edebinden ve saygısından dolayı hayran kalmıştı..
Herkes Ona geleceğin büyük bir hocası gözüyle bakıyordu Yusufun içi buruktu.. Sevgiden ayrılmak zor geliyordu Ona Ama dayanmalıydı.. RABBinin bir bildiği vardı elbet
5 yıl sonra
Hocası Yusufu yanına çağırmıştı..
-Yusuf! Sen şimdiye kadar gördüğüm en iyi talebemsin Birkaç aya kadar aramızdan ayrılıp ilim hayatına atılacaksın.. Evlilik çağın geldi de geçiyor.. Bir abimizin kızı var.. Kuran kursu hocalığı yapıyor.. Onu sana uygun gördük, ne dersin..?
Yusuf Sevgiden başka kimseyi düşünmemişti evlilik için.. Ama o çoktan evlenmişti belki de.. Hem hocalarına karşı boynu kıldan inceydi:
-Siz nasıl uygun görürseniz efendim.. Anneme babama söyleyelim..
Anne babanın da rızası alınarak gidildi kız istemeye Yusufun içi kan ağlıyordu.. Evleneceği kişiyi sevemezse Onun hakkına gireceğini düşünüyor ve kahroluyordu Konuşma ve tanışma faslının ardından sıra kahve ikramına gelmişti Odaya doğru güzeller güzeli bir kız geldi Yusuf Sevgiyi öylesine hayal etmişti ki, gelen kızı Sevgi gibi görüyordu
Hayır, hayır..! Hayal değildi bu.. Sevgiydi
-Bu nasıl bir tevafuk ALLAHım! dedi..
Demek Sevgi okulu bitirmiş, hoca olmuştu Yerinde duramaz oldu Yusuf Kendisine uzatılan kahveyi alırken elleri tir tir titriyordu.. Fincan tabağını kaldırınca küçük bir kağıt gördü altında.. Sevginin gözüne baktı.. Sevgi ise hiç bakmadan Al dercesine başını salladı
Kağıdı elinde sımsıkı tutuyordu.. Kahvesini bitirince lavaboya gitmek için izin istedi Odadan çıkar çıkmaz.. Kağıdı açtı.. Okulda kitabının arasına koyulan yazının aynısı ile yazılmış bir hadis vardı:
Birbirini sevenler için nikah kadar güzel şey görülmemiştir.. [ İbn Mace ]