- Konum
- Bıraktığın yerdeyim.
-
- Üyelik Tarihi
- 24 Tem 2015
-
- Mesajlar
- 594
-
- MFC Puanı
- 125
Gök yoktu, yer yoktu. Yalnızca, sonu olmayan bir deniz vardı. Tanrı Ülgen (Aakay, Kurbustan), bu denizin üzerinde uçuyordu. Konacak sert bir yer arıyordu, bulamıyordu. Böyle uçarken gönlüne doğdu. Bir ses Önündeki nesneyi yakala diye fısıldadı. Ülgen, bu fısıltıyı yineledi. Ellerini öne doğru uzattı. O sırada su yüzüne bir taş çıkmıştı. Ülgen, taşı yakaladı, üzerine kondu. Taşın üstünde ne yapacağını düşündü. Uçsuz bucaksız suyun içinden Ak Ene (Ak Ana), süzülüp Ülgenin karşısına çıktı ve Yarat dedi; üç kez yineledi. Ülgen Nasıl? diye sordu. Ak Ene Yaptım oldu de, yaptım olmadı deme dedi. Sonra, Ak Ene kayboldu. Bir daha da görünmedi. Ülgen, insanlara şu buyruğu verdi. Var olana yok demeyin; vara yok diyen de yok olur!. [FONT="] Ülgen, Yer yaratılsın! dedi; yer yaratıldı. Gökler yaratılsın! diye buyurdu; gökler yaratıldı. Böylece bütün dünyayı yarattı. Sonra, üç büyük balık yaratıp, yeri onların üzerine yerleştirdi. Balıklardan ikisini yerin kenarına, üçüncüsünü ortasına temel yaptı. Ortada bulunan balığın başı kuzey yönündedir. Bu balık başını eğerse, kuzeyden yayık (tufan) olur. Başını daha aşağı eğerse, yeryüzünde su basmadık bir avuç yer kalmaz. Onun için bu balık, büyük bir zincirle bir direğe bağlanmıştır. Onu, Mangda-Şire yönetir.[/FONT]
[FONT="] Ülgen, dünyayı yaratırken ay ve gün ışığının dokunduğu Altın Dağda oturdu. Bu dağ, gök ile yer arasında idi. Dünyanın yaratılışı altı gün sürdü. Yedinci gün Ülgen yatıp uyudu; sekizin gün kalktı [/FONT]
[FONT="] Bizim Ay ve Güneşimizin dünyasından başka, doksan dokuz dünya daha vardır. Bunların hepsinde birer uçmag (cennet), birer tamu (cehennem) vardır. Herbirinde insanlar bulunur. En büyük dünya, Han Kurbustan Tengeredir. Bay-Ülgen, bu âlemin yönetimini yardımcılarından olan Mangızın Matmas Burkan adlı ruha vermiştir. Bu dünyanın yerinin adı Altın Telegeydir. Cehennemi, Mangız Toçiri Tamudur. Bu tamuyu, Matman Kara adlı bir zebani yönetir.[/FONT]
[FONT="] Doksan dokuz âlemin ortancası, Ezre Kurbustan Tengeredir. Ezre Tengereyi, Belgein Keratlu Türün Musıkay Burkana verilmiştir. Yerinin adı, Altın Şarkadır. Cehennemi, Tüpken Kara Tamudur. Bu cehennemi Matman Karakçı yönetir.[/FONT]
[FONT="] Kişioğullarının bulunduğu bizim dünyamız, en küçük dünyadır. Adına, Kara Tengere Dünyası denilir. Bu dünyayı, May-Tere yönetir. Cehenneminin adı, Kara Teştir. Bu cehennemi, Kerey Han yönetir. Bizim dünyamızın üzerinde otuz üç kat gök vardır.[/FONT]
[FONT="] Bay-Ülgen, birgün denize bakarken, suyun üstünde bir toprak parçasının yüzdüğünü gördü. Toprağın üzeri, insan gövdesine benzeyen bir kil tabakası ile kaplıydı. Ülgen, Bu cansız toprak, kişi olsun! diye buyurdu. Toprak, kişi oldu. Ülgen, ona Erlik adını verdi; olduğu yere bıraktı. Erlik, giderek Ülgeni buldu. Ülgen de onu yanına aldı; kendisine küçük kardeş yaptı. Bir zaman sonra Erlik, Ülgeni kıskandı. Ondan daha güçlü olmak istedi. Ülgene imrendi, Ben de onun gibi olmalıyım diye düşündü. Düşüne düşüne Ülgene düşman oldu. Ülgen bunun yerine, Mangdaşireyi yarattı. Sonra da, bizim dünyamızda yedi kişi yarattı. Bunların kemikleri kamıştan, etleri topraktan oldu. Kulaklarına üfledi, can verdi. burunlarına üfledi, akıl verdi. En sonra da, yine bir kişi yarattı ve May-Tere adını verdi. Ona Bu insanları sen yönet diye buyurdu.[/FONT]
[FONT="] Ülgen, dünyayı yaratırken ay ve gün ışığının dokunduğu Altın Dağda oturdu. Bu dağ, gök ile yer arasında idi. Dünyanın yaratılışı altı gün sürdü. Yedinci gün Ülgen yatıp uyudu; sekizin gün kalktı [/FONT]
[FONT="] Bizim Ay ve Güneşimizin dünyasından başka, doksan dokuz dünya daha vardır. Bunların hepsinde birer uçmag (cennet), birer tamu (cehennem) vardır. Herbirinde insanlar bulunur. En büyük dünya, Han Kurbustan Tengeredir. Bay-Ülgen, bu âlemin yönetimini yardımcılarından olan Mangızın Matmas Burkan adlı ruha vermiştir. Bu dünyanın yerinin adı Altın Telegeydir. Cehennemi, Mangız Toçiri Tamudur. Bu tamuyu, Matman Kara adlı bir zebani yönetir.[/FONT]
[FONT="] Doksan dokuz âlemin ortancası, Ezre Kurbustan Tengeredir. Ezre Tengereyi, Belgein Keratlu Türün Musıkay Burkana verilmiştir. Yerinin adı, Altın Şarkadır. Cehennemi, Tüpken Kara Tamudur. Bu cehennemi Matman Karakçı yönetir.[/FONT]
[FONT="] Kişioğullarının bulunduğu bizim dünyamız, en küçük dünyadır. Adına, Kara Tengere Dünyası denilir. Bu dünyayı, May-Tere yönetir. Cehenneminin adı, Kara Teştir. Bu cehennemi, Kerey Han yönetir. Bizim dünyamızın üzerinde otuz üç kat gök vardır.[/FONT]
[FONT="] Bay-Ülgen, birgün denize bakarken, suyun üstünde bir toprak parçasının yüzdüğünü gördü. Toprağın üzeri, insan gövdesine benzeyen bir kil tabakası ile kaplıydı. Ülgen, Bu cansız toprak, kişi olsun! diye buyurdu. Toprak, kişi oldu. Ülgen, ona Erlik adını verdi; olduğu yere bıraktı. Erlik, giderek Ülgeni buldu. Ülgen de onu yanına aldı; kendisine küçük kardeş yaptı. Bir zaman sonra Erlik, Ülgeni kıskandı. Ondan daha güçlü olmak istedi. Ülgene imrendi, Ben de onun gibi olmalıyım diye düşündü. Düşüne düşüne Ülgene düşman oldu. Ülgen bunun yerine, Mangdaşireyi yarattı. Sonra da, bizim dünyamızda yedi kişi yarattı. Bunların kemikleri kamıştan, etleri topraktan oldu. Kulaklarına üfledi, can verdi. burunlarına üfledi, akıl verdi. En sonra da, yine bir kişi yarattı ve May-Tere adını verdi. Ona Bu insanları sen yönet diye buyurdu.[/FONT]