Winter
Forum Yöneticisi
- Üyelik Tarihi
- 20 Haz 2022
- Konular
- 177
- Mesajlar
- 4,435
- MFC Puanı
- 41,940
nehrin sırlarını saklayan söğütler ve kendinden kaçarken kendine varan bir adamın hikayesi “Söğütler”..yakın arkadaşı ile çıktığı medeniyetten uzak bir yolculukta Tuna nehrinin kıyısına vuran ve sizi de içine alan tekinsiz, uğursuz ve kesinlikle doğaüstü bir hikaye. Hemen her satırında kelime öbekleri ruhunuzu tıpkı bir söğütün kaygan kökleri gibi sarmalıyor. Bazen nefesinizi daraltıyor bazense görmekten korktuğunuz ne var ise bir perdenin arkasından size izlettiriyor. Durmadan karakter değiştiren bir rüzgarın uğultusunda ruhunuzun derinliklerinde gezinen cümleler zihninizi çok geçmeden ele geçiriyor. Tuna nehrinde bir kayığın içinde söğütlerin mırıldandığı lanetli bir ezgi ile bilinmez bir diyara doğru yol alıyorsunuz.. yolculuk esnasında sarı gözlü su samurlarını görüyor onların parıldayan gözlerinde sonsuzluğa hapsoluyorsunuz.. Söğütlerin karanlık gölgelerinde uykuya dalıyor, yine aynı söğütlerin kabuslarında yok oluyorsunuz..
1900 lerin hemen başında yazılan bu hikayeyi O Willow Waly ile okumak eşsiz bir deneyim oldu benim için..Söğütlerin narin kollarında..zarif bir dalın keskin ucunda takılı kaldı ruhumun bir parçası..Tunanın azgın sularının ıslattığı ve durmadan esen deli bir rüzgarın titrettiği.. sonsuz bir lanetin sahiplendiği..minik bir parçası..
1900 lerin hemen başında yazılan bu hikayeyi O Willow Waly ile okumak eşsiz bir deneyim oldu benim için..Söğütlerin narin kollarında..zarif bir dalın keskin ucunda takılı kaldı ruhumun bir parçası..Tunanın azgın sularının ıslattığı ve durmadan esen deli bir rüzgarın titrettiği.. sonsuz bir lanetin sahiplendiği..minik bir parçası..