Winter
Forum Yöneticisi
- Üyelik Tarihi
- 20 Haz 2022
- Konular
- 177
- Mesajlar
- 4,436
- MFC Puanı
- 41,970
Panama şahane bir kapak altında üç hikayeyi birleştirerek bizlere sunuyor. Birbirinden ne kadar farklı gibi dursa da çağrışımları ile birbirlerine yakın hikayeler olduğunu düşünüyorum. Her birinin şüphesiz en büyük ortak noktası “Çaresizlik”...
İnsanoğlu için belki de en korkunç durumdur çaresizlik.. Bile isteye hatalar yaptırır, pişmanlıkla ruhunuzu ezer geçer ve çoğu zaman bir göz yaşı damlasının nezaketi ile süzülür yanaklarınızdan.. tıpkı o damla gibi iz bırakır benliğinizde.. Sizi korkutur, ürperti verir ve her zaman köşeye sıkıştırır.. Siz küçüldükçe büyür, ezildikçe dikleşir ve kendinize olan hoşgörünüz azaldıkça çoğalır... tıpkı Ay Işığı Sokağı sakini, mürebbiye veya Görülmeyen bir kokeksiyona hapsolmuş , mutlu bir koleksiyoner gibi...
Stefan Zweig, yaşınız kaç olursa olsun hayatın gerçekleri ile sizi çok yumuşak bir biçimde yüzleştiren usta bir kalem... Günümüzün sıradan olaylarını o kadar naif bir biçimde yansıtıyor ve bunda başarılı oluyor ki hayran olmamak imkansız.. Her hikayesinde hayata dair bir ders çıkartabilir ve bu ders ile çok daha doğru bir insana dönüşebilirsiniz...
Keşke Zweig yeterince güçlü kalmayı başarabilseydi... Keşke 81 sene evvel puslu bir şubat günü aramızdan ayrılmayıp, en büyük silahı olan kalemi ile savaşmaya devam etseydi.. Huzur içinde uyusun... Saklandığı karanlıkta tıpkı bir deniz feneri gibi ışıldayan adam....
İnsanoğlu için belki de en korkunç durumdur çaresizlik.. Bile isteye hatalar yaptırır, pişmanlıkla ruhunuzu ezer geçer ve çoğu zaman bir göz yaşı damlasının nezaketi ile süzülür yanaklarınızdan.. tıpkı o damla gibi iz bırakır benliğinizde.. Sizi korkutur, ürperti verir ve her zaman köşeye sıkıştırır.. Siz küçüldükçe büyür, ezildikçe dikleşir ve kendinize olan hoşgörünüz azaldıkça çoğalır... tıpkı Ay Işığı Sokağı sakini, mürebbiye veya Görülmeyen bir kokeksiyona hapsolmuş , mutlu bir koleksiyoner gibi...
Stefan Zweig, yaşınız kaç olursa olsun hayatın gerçekleri ile sizi çok yumuşak bir biçimde yüzleştiren usta bir kalem... Günümüzün sıradan olaylarını o kadar naif bir biçimde yansıtıyor ve bunda başarılı oluyor ki hayran olmamak imkansız.. Her hikayesinde hayata dair bir ders çıkartabilir ve bu ders ile çok daha doğru bir insana dönüşebilirsiniz...
Keşke Zweig yeterince güçlü kalmayı başarabilseydi... Keşke 81 sene evvel puslu bir şubat günü aramızdan ayrılmayıp, en büyük silahı olan kalemi ile savaşmaya devam etseydi.. Huzur içinde uyusun... Saklandığı karanlıkta tıpkı bir deniz feneri gibi ışıldayan adam....