- Konum
- İzmir
-
- Üyelik Tarihi
- 29 Eyl 2015
-
- Mesajlar
- 1,638
-
- MFC Puanı
- 94
!!!Salsa!!!
SALSA TARİHİ
Salsa, İspanyolca'da kelime anlamı olarak sos ya da salça'dır. Malzemesi nerede yapıldığına bağlı olarak değişen bir salça. Fakat buradaki tek gerçek içinde çok fazla baharat olduğudur!!!
Birçok popüler müzikte olduğu gibi, salsa da Afrika'nın, yeni dünya'nın kozmopolit kültürüyle buluşmasıyla ortaya çıkmıştır. Salsa'nın 1930'larda ya da 1940'larda Küba'da başladığı söyleniyor. Aslında tartışma gruplarına baktığınızda, Portoriko'lular ve Küba'lılar arasında, Salsa'nın kendilerine ait olduğuna dair derin tartışmalar var. Hatta Afrikalılar da Salsa'yı sahiplenme konusunda hayli iddialılar. Bir tarafı Yoruba vurmalı çalgıları ve bir tarafı da çağrı cevap (call response) vokalleri, yerlilerin müzikleriyle birleştirildi. İspanya ve Fransa'nın müzüik ölçüleri ile İngiltere country dansı üstüste konularak SON ortaya çıktı ve tadı çok güzeldi!!!
Evet, hareket olarak modern Latin dans müziğini Küba kurduysa da değişik içeriklerle bu dansın transformasyonu Karayipler dışında, New York ve Miami sokaklarında gerçekleşmiştir..
Salsa'yı tarif etmek kolay değildir. Salsayı kimler buldu? Kübalılar mı, yoksa Porto Rikolular mı? Gerçekte salsa birçok Latin ve Afro-Caribbean danslarının birleşimidir. Herbiri, salsanın gelişiminde önemli rol oynamışlardır
Küba'ya, salsanın orijini ve ortaya çıkışının temellerini atması bakımından hakkını verdikten sonra söylemeliyiz ki, salsa sadece Kübanın dansı değildir. Derinlere indikçe, sonradan "Danzon" adını alan ve Haiti'den kaçan Fransızlar tarafından adaya getirilen, İngiliz/Fransız country müziği, Rumba ve Afrika kökenli birçok dansla (Guaguanco, Colombia, Yambu) harmanlanmaya başladı. Ve bugün bilinen salsa ile neredeyse aynı özelliklere sahip olan, Küba'nın simgesel müziği ve dansı "Son" bu karışıma eklendi. Bu ilginç bileşim kendini küçük varyasyonlarla ve küçük oluşumlar halinde bazı başka ülkelerde de göstermeye başladı. Dominik Cumhuriyeti, Colombia, Porto Rico ve diğerleri. Bu ülkelerdeki orkestralar müziklerini para kazanma amacıyla Mexico City ve New York'a taşıdılar. Ve bu iki şehirde yatırım olanaklarının ve tanıtım imkanlarının zenginliği sebebiyle salsa ticari görünümünü kazanmış oldu. "Salsa" terimi New York'da doğdu fakat dansı değil. Salsa değişik ülkelerin değişik müziklerine verilen ortak bir lakap olarak popülaritesini kazandı. Rumba, Son Montundo, Mambo, Guaracha, Cha cha cha, Son, Charanga, Cumbia, Merengue, Plena,Danzon, Guguanco, Festejo, bomba, cubop, Guajiro ve daha birçoğu. Bunların bir bölümü kendi karakterlerini yarattılar bazıları da harmanlanıp Salsayı oluşturdular. Daha kısa ve net bir anlatımla söylemek gerekirse, Salsa ,Küba Son müziğinin birtakım diğer tarzlarla karıştırılıp modernize edilmiş halidir diyebiliriz.
Eğer günümüzde yapılan salsayı dinlerseniz, altyapısında "Son" duyacaksınız, "Cumbia" duyacaksınız, "Guaracha" duyacaksınız. Hatta eskiden çalınan "Merengue" den parçalar duyacaksınız. Bütün bu eski müzikleri modern ritmlerin arasında yakalayabilirsiniz. Büyük Salsa müzisyenlerinden Kübalı Willie Chirino, bir şarkısının liriklerinde salsanın tarihini bir cümleyle özetlemiş: ".y si en la calle Serra te la encuentras dile que le he escrito un 'SON' de corazón..." ".eğer ona Serra caddesinde rastlarsan, ona sadece onun için kalbimden bir 'SON' yazdığımı söyle..."
SALSA
Latin ritimleri uzun yıllardır popülerliğini korumuştur, hemen hemen herkes Samba, ya da Reggea müziklerini bilir ve bunlarda dans etmiştir.
Fakat hergün daha büyük bir popülerite kazanarak kitlesini arttıran ve dansçılara yıllardır büyük zevk veren bir latin dans daha var, sadece Karayipler'de, Amerika'da ya da Avrupa'da değil dünyanın her köşesinde insanları etkileyen bir danstan bahsediyoruz. SALSA...
İspanyolca bir sözlükte araştırdığınızda salsanın çeşitli baharatlardan oluşan bir çeşit sos olduğunu bulursunuz.Tabiki bizim bahsettiğimiz salsa bu değil, bizi dansetmeye iten bazı ritimlerden ve vuruşlardan bahsediyoruz. Tıpkı yediğimiz salsa gibi, salsa ritmi de sıcaktır. Belirttiğimiz gibi salsa kelimesi müzikle ilgilidir, salsa müziğinin üzerine yapılan dansa Küba ve Miami de genellikle "CASINO" denir. Ama artık bütün dünyadaki dansçılar tarafından "SALSA" adıyla bilinmektedir
Salsanın kelime anlamını inceledikten sonra, bütün salsa dansçılarının bilmesi açısından çok önemli olan, salsanın köklerine ve neden bu ismi nasıl aldığına, kısaca salsanın nereden geldiğine bakalım.
Salsa şarkılarının sözlerinde çok geçen bir kelime vardır: "SON". Son salsanın tam anlamıyla orijinidir. Yani salsa Küba son müziğinin modernize edilmiş halinden başka bir şey değildir. Diğer müzik türleri ve zengin enstrümanlarla geliştirilmiştir.
Son, Havana'ya Kübanın batısından daha iyi bir yaşam sürmek için büyük şehire göçenler tarafından, 1920'lerde getirilmiştir. Yaşamlarını kazanmak için sokaklarda gitarları ve davullarıyla Havana'ya renk katan bu insanlar zamanla Havana partilerinin vazgeçilmez unsuru olmuşlardır. Doğaçlama yaptıkları müziklerle (Son-montundo) insanları dans ettirmişlerdir.
bu türün ilk uygulayıcıları Ignacio Piñero, María Teresa Vera, ve Miguel Matamoros İspanyol koloni kültüründen aldıkları gitarlar ve geleneksel Küba çalgılarından guiro, maracas ve clave ile bu müziği yıllar sonraya taşıyacak altyapıyı kurmuşlardır. kısa zamanda Havana sosyetesi, o zamana kadar yaptığı Waltz, Danza, Contradanza ve Danzón gibi dansların yanında "SON" da yapmaya başladılar. O zamanların en popüler gece klüplerinden Casino Deportivo ve Casino de la Playa dünyanın dört bir yanından buraya kumar oynamaya gelen zenginlere SON müziğini tanıttı.
Zamanla yeni gruplar, yeni müzik anlayışları ve yani enstrümanlarla son geliştirildi. Piyano, perküsyon aranjmanları, ve üflemeli çalgılar SON müziğe katıldı. Küba'nın ekonomik durumu kötülşetikçe müzisyenler para kazanmak için Amerika Birleşik Devletleri ve Meksika'ya göç ederek yaptıkları müzikle geçimlerini sağlamaya başladılar. Zaman geçtikçe evlerinden uzakta olan bu müzisyenler kayıtlar yapmaya ve giderek ünlenmeye başladılar.
60'lı yıllara gelindiğinde amerika'da yaşayan latin müzisyenler klasik son müziğine Rock'n Roll, Merengue, Bossanova, Cumbia, Cha Cha Cha, Mambo, ve Boogie-Woogie gibi popüler müzik türlerini kattılar. Gelenksel latin ritimlerini bozmadan ortaya çıkarttıkları bu türe sevecn bir isim buldular: BOOGALOO". Latin müziğin efsanesi Tito Puente, New York's Madison Square Garden'daki Fania All Stars konserinde Kendinden geçmiş şekilde danseden kalabalığa "Esto es una gran SALSA!". diye seslendi.
Bu sözler çok ünlü bir Küba Son şarkısı olan "Echale Salsita!" da dan alınmıştı. Tito Puente'nin Fania All stars konserinde söylediği bu sözler kısa zamanda,bu müziğe kısa, etkileyici ve tanımlayıcı bir isim arayan plak şirketlerinin pazarlamacıları tarafından kullanıldı. Ve SALSA etiketi günümüze kadar yaşadı. Ne tesadüftür ki bu müziğe salsa denmesine en çok kızan kişi de Tito Puente'idi.
SALSA ENSTRUMANLARI
GUIRO
Plastik, fiberglas ya da doğal calabash (bir çeşit sukabağı) kullanılarak yapılan, bir yüzü tırtıklı bir enstrüman. Tırtıklı yüzüne tahta bir çubuk sürtülerek çalınır. Şişeye benzeyen ve kilden yapılan udu guirosu dan, Afrika udu davuluna benzeyen bir ses alınır
TRES
İkişer telli üç set telden oluşan küçük bir geleneksel Küba gitarıdır. Tres çalındığında, aaaalik bir tını duyulur. Bu romantik ses Küba son müziğinin ve salsanın değişmez tınısıdır
CLAVE
Biribirine vurularak çalınan iki tahta çubuktan oluşur. Afro-Küba müziğin iskeletini oluşturun ritimleri yaratan enstrümandır. Clave olmadan salsa ve bir çok diğer Afro-Küba müziği yapılamaz
BONGO
Farklı boylarda iki küçük davulun birbirine bağlanmasıyla oluşan bir enstrüman. Diz arasına konularak elle çalınır. Hemen hemen bütün latin müziklerinde kullanılır
DJEMBE
Ahşaptan yapılan bir çeşit Afrika davulu. Bacakların arasına konularak çalınır ve çok zengin ve derin bir tonda ses üretir. Kenarlarına vurulduğunda ise çok güçlü bir tiz alınabilir
SHEKERE
Yuvarlak bir sukabağının etrafına ağ şeklinde örülmüş boncuklardan oluşur. Sallandığında ritim oluşturur. Geleneksel shekere calabash kabağının etrafına değişik boylarda boncuklar örülerek yapılır ancak günümüzde fiberglas kullanılmaktadır
SURDO DRUM
Brezilya kökenli bir bas davulu. Samba müziğin kalp atışıdır.
MARACAS
Maracas, elle sallayarak çalınan ve çok güçlü ses çıkaran bir enstrümandır. Orjinal maracasda sukabağının içine zeytin çekirdeği yerleştirilir ancak günümüzde genellikle plastik ya da ahşap gövdeli, içlerinde plastik boncukları olan maracaslar üretilmektedir
TIMBALES
Bir çift kuvvetli ses veren prinç aaaalinden yapılmış davuldan oluşur. Davullar ayakların üzerinde durur ve bu şekliyle timbales latin müziğin markası olmuştur. Latin müziğin efsanevi ismi "El Rey" Tito Puente'nin çaldığı enstrümandır.
CAMPANA
Çan olarak da bilinir. Çan şeklinde bir aaaale tahta bir çubukla vurularak çalınır. Halkın Küba sokaklarında düzenlediği karnavallarda, ineklerin boyunlarından çıkardıkları çanları, bir sopa ile çalmalarıyla bulunmuş bir enstrümandır.
AGOGO
Birbirine aaaal bir çubukla bağlanmış iki koniden oluşan bu enstrüman bir çok Brezilya samba müziğinde kullanılır
PAN PIPE
Tipik Güney Amerika flütü. Bambudan yapılır. Üzerinde bulunan deliklere üflerken, delikleri açıp kapamayla çalınır.
CAJON
Tahta bir kutudur. Bacaklar arasında elle vurularak çalınır.. Eski Rumbalarda sıkça kullanılırdı.
BATA DRUM
Kum saati şeklinde, kayışla bacaklara bağlanarak, diz üzerinde çalınan bir Nijerya davuludur. Küba müziğinde sıkça kullanılır.
SALSA STİLLERİ
Salsa bir çeşit "serbest stil" dans ya da "sokak dansı" olduğu için dünyada dans eden sayısı kadar çok sayıda Salsa stili bulunmaktadır. Belirli bir rutine ya da standarda bağlı kalmaksızın dans edilen Salsa, bu özelliği sayesinde özgürce ve doğaçlama yöntemi ile yapılır. Bir zamanlar dans etmek için birkaç temel adım bilmeniz yeterli idi . Kendinizi sadece müziğe bırakmaktan başka bir şeye ihtiyacınız yoktu. O zamandan bu yana Salsa birçok dans stilini içine aldı ve daha karmaşık bir dans olarak ortaya çıktı. Salsa hala "serbest-stil" de yapılan bir dans olmasına rağmen, dünyanın değişik yerlerinde belirgin olarak diğerlerinden ayrılan Salsa stilleri ortaya çıktı. Bu stillerin her birinin ayak figürleri ve dönüş özellikleri birbirinden farklılık göstermektedir. Bu stillerden en çok bilinenleri şu şekilde sıralanabilir:
1. Los Angeles Stili
2. New York Stili
3. Küba Stili
4. Miami Stili
5. Rueda
Bütün bu stillerde inanılmaz sayıda figür ve dönüş bulabilirsiniz. Her biri Salsa ritmini ayrı bir şekilde yorumlar ve etkileyici bir sanatsal yaratıcılık içerir.
Los Angeles Stili
Adından da anlaşılacağı gibi Los Angeles, Josie Neglia, Vasquez Brothers ve Salsa Brava gibi tanınmış dansçılar sayesinde kendi Salsa'sını yarattı. LA stili, "shine" adı verilen ayak hareketleri ile heyecan verici, şık ve aaaai bir Salsa türüdür. Her yıl düzenlenen Dünya Salsa Yarışmaları ve Bacardi Festivalleri gibi dev Salsa organizasyonlarına katılan dansçılar arasında LA stili uygulayan dansçıların sayısına bakarsak, LA stilinin dünyada bulunan en ünlü Salsa türleri arasında olduğunu anlayabiliriz.
LA Stili Salsa Nedir?
LA Stili Salsa, hareketlerini birçok dans stilinden almış bir salsa türüdür. Küba ve New York stili Salsa, Caz, Swing ve Salon Danslarından etkilenmiştir. Bu etkiler, LA stilini uygulayan günümüz dansçıları tarafından üretilen çok sayıda dönüş figürleri sayesinde daha da geliştirilmiştir. LA stili Salsa figürlerinin çoğu, "cross-body lead" denilen erkeğin bayanı çizgisel bir hareketle vücudunun yanından geçmesi için yönlendirdiği hareketlere dayanır. Bu temel figür, Küba ve New York stili Salsa'larda da bulunur. Bu üç stil, "cross-body lead" gibi birçok dönüş figürünü de ortak kullanmaktadır. Örneğin Küba Stilinde "Setenta" (Yetmiş) olarak bilinen figür, LA ve New York Stili Salsalarda "Hammer-Lock" olarak bilinmektedir.
LA Stili Salsa Diğer Salsa Türlerinden Nasıl Ayrılır?
İlk olarak, Küba Stilinde olduğu gibi karmaşık kol hareketleri LA Stilinde fazla görülmez. Ayrıca, LA Stili dönüş figürleri Küba stilinde olduğu gibi "dairesel" değil, "çizgisel" yapılır. LA Stili Salsa, New York Stili Salsa'da olduğundan daha rahat bir ritme sahiptir. New York Stili Salsa'da "duruş"lar ve "yakalama"lar için çok iyi bir zamanlama gerekmektedir. En önemlisi, çok sayıda yatırma, dönüş, düşüş gibi izleyenlerin başını döndüren hareketleri ile LA Stili Salsa figürleri, aaaai ve gösterişlidir.
LA Stili , Salsa'nın Orijinal Hali midir?
Salsa'nın "orijinal" türü diye bir şeyin varlığına inanmıyoruz. Kolombiya Cali sokaklarında dans eden insanlar, Küba Havana'nın klüplerinde dans edenlerden farklı bir şekilde dans ederler. Aynı şekilde Miami'de yaşayan Kübalılar, Küba'da yaşayan Kübalılar'dan farklı bir şekilde dans ederler. Dünyanın her yerindeki dansçılar Salsa müziğini kendilerince yorumlar ve kendi stillerini yaratırlar. Salsayı bugün bildiğimiz farklı ve figür zenginliğine sahip bir Salsa yapan, gelişiminde çok büyük bir oranda yaratıcılığın kullanılmasıdır.
LA "Shine"ları (Ayak Hareketleri) Nedir?
Evet, LA Stili Salsa'nın da "shine" ları var! "Shine" lar, karmaşık ayak figürleri ile şık el ve vücut hareketlerini birleştiren ve doğaçlama yapılan figürlerdir. Dans ederken partnerler birbirlerinden ayrılır ve kendi "shine" larına başlarlar. Dans rutininde verilen bu etkili mola, dansçıların hem kendi bireyselliklerini ortaya koymalarını hem de partnerlerinin stillerini takdir etmelerini sağlar. "Shine" lar daha çok "conga" vuruşlarının hızlandığı ve güçlü bir şekilde duyulduğu yerlerde yapılır.
Neden LA Stili Salsa Öğrenmeliyim?
LA figürlerin temeli "cross body lead" adı verilen harekete ve temel dans ilkelerine dayanır. Bu sebeple LA Stili Salsa öğrenmekle, hem dansın temeli hakkında güçlü bir altyapıya sahip olursunuz hem de daha sonra Küba, Miami ya da New York Stili gibi değişik Salsa türlerine kolaylıkla geçiş yapabilirsiniz.
alıntı
SALSA TARİHİ
Salsa, İspanyolca'da kelime anlamı olarak sos ya da salça'dır. Malzemesi nerede yapıldığına bağlı olarak değişen bir salça. Fakat buradaki tek gerçek içinde çok fazla baharat olduğudur!!!
Birçok popüler müzikte olduğu gibi, salsa da Afrika'nın, yeni dünya'nın kozmopolit kültürüyle buluşmasıyla ortaya çıkmıştır. Salsa'nın 1930'larda ya da 1940'larda Küba'da başladığı söyleniyor. Aslında tartışma gruplarına baktığınızda, Portoriko'lular ve Küba'lılar arasında, Salsa'nın kendilerine ait olduğuna dair derin tartışmalar var. Hatta Afrikalılar da Salsa'yı sahiplenme konusunda hayli iddialılar. Bir tarafı Yoruba vurmalı çalgıları ve bir tarafı da çağrı cevap (call response) vokalleri, yerlilerin müzikleriyle birleştirildi. İspanya ve Fransa'nın müzüik ölçüleri ile İngiltere country dansı üstüste konularak SON ortaya çıktı ve tadı çok güzeldi!!!
Evet, hareket olarak modern Latin dans müziğini Küba kurduysa da değişik içeriklerle bu dansın transformasyonu Karayipler dışında, New York ve Miami sokaklarında gerçekleşmiştir..
Salsa'yı tarif etmek kolay değildir. Salsayı kimler buldu? Kübalılar mı, yoksa Porto Rikolular mı? Gerçekte salsa birçok Latin ve Afro-Caribbean danslarının birleşimidir. Herbiri, salsanın gelişiminde önemli rol oynamışlardır
Küba'ya, salsanın orijini ve ortaya çıkışının temellerini atması bakımından hakkını verdikten sonra söylemeliyiz ki, salsa sadece Kübanın dansı değildir. Derinlere indikçe, sonradan "Danzon" adını alan ve Haiti'den kaçan Fransızlar tarafından adaya getirilen, İngiliz/Fransız country müziği, Rumba ve Afrika kökenli birçok dansla (Guaguanco, Colombia, Yambu) harmanlanmaya başladı. Ve bugün bilinen salsa ile neredeyse aynı özelliklere sahip olan, Küba'nın simgesel müziği ve dansı "Son" bu karışıma eklendi. Bu ilginç bileşim kendini küçük varyasyonlarla ve küçük oluşumlar halinde bazı başka ülkelerde de göstermeye başladı. Dominik Cumhuriyeti, Colombia, Porto Rico ve diğerleri. Bu ülkelerdeki orkestralar müziklerini para kazanma amacıyla Mexico City ve New York'a taşıdılar. Ve bu iki şehirde yatırım olanaklarının ve tanıtım imkanlarının zenginliği sebebiyle salsa ticari görünümünü kazanmış oldu. "Salsa" terimi New York'da doğdu fakat dansı değil. Salsa değişik ülkelerin değişik müziklerine verilen ortak bir lakap olarak popülaritesini kazandı. Rumba, Son Montundo, Mambo, Guaracha, Cha cha cha, Son, Charanga, Cumbia, Merengue, Plena,Danzon, Guguanco, Festejo, bomba, cubop, Guajiro ve daha birçoğu. Bunların bir bölümü kendi karakterlerini yarattılar bazıları da harmanlanıp Salsayı oluşturdular. Daha kısa ve net bir anlatımla söylemek gerekirse, Salsa ,Küba Son müziğinin birtakım diğer tarzlarla karıştırılıp modernize edilmiş halidir diyebiliriz.
Eğer günümüzde yapılan salsayı dinlerseniz, altyapısında "Son" duyacaksınız, "Cumbia" duyacaksınız, "Guaracha" duyacaksınız. Hatta eskiden çalınan "Merengue" den parçalar duyacaksınız. Bütün bu eski müzikleri modern ritmlerin arasında yakalayabilirsiniz. Büyük Salsa müzisyenlerinden Kübalı Willie Chirino, bir şarkısının liriklerinde salsanın tarihini bir cümleyle özetlemiş: ".y si en la calle Serra te la encuentras dile que le he escrito un 'SON' de corazón..." ".eğer ona Serra caddesinde rastlarsan, ona sadece onun için kalbimden bir 'SON' yazdığımı söyle..."
SALSA
Latin ritimleri uzun yıllardır popülerliğini korumuştur, hemen hemen herkes Samba, ya da Reggea müziklerini bilir ve bunlarda dans etmiştir.
Fakat hergün daha büyük bir popülerite kazanarak kitlesini arttıran ve dansçılara yıllardır büyük zevk veren bir latin dans daha var, sadece Karayipler'de, Amerika'da ya da Avrupa'da değil dünyanın her köşesinde insanları etkileyen bir danstan bahsediyoruz. SALSA...
İspanyolca bir sözlükte araştırdığınızda salsanın çeşitli baharatlardan oluşan bir çeşit sos olduğunu bulursunuz.Tabiki bizim bahsettiğimiz salsa bu değil, bizi dansetmeye iten bazı ritimlerden ve vuruşlardan bahsediyoruz. Tıpkı yediğimiz salsa gibi, salsa ritmi de sıcaktır. Belirttiğimiz gibi salsa kelimesi müzikle ilgilidir, salsa müziğinin üzerine yapılan dansa Küba ve Miami de genellikle "CASINO" denir. Ama artık bütün dünyadaki dansçılar tarafından "SALSA" adıyla bilinmektedir
Salsanın kelime anlamını inceledikten sonra, bütün salsa dansçılarının bilmesi açısından çok önemli olan, salsanın köklerine ve neden bu ismi nasıl aldığına, kısaca salsanın nereden geldiğine bakalım.
Salsa şarkılarının sözlerinde çok geçen bir kelime vardır: "SON". Son salsanın tam anlamıyla orijinidir. Yani salsa Küba son müziğinin modernize edilmiş halinden başka bir şey değildir. Diğer müzik türleri ve zengin enstrümanlarla geliştirilmiştir.
Son, Havana'ya Kübanın batısından daha iyi bir yaşam sürmek için büyük şehire göçenler tarafından, 1920'lerde getirilmiştir. Yaşamlarını kazanmak için sokaklarda gitarları ve davullarıyla Havana'ya renk katan bu insanlar zamanla Havana partilerinin vazgeçilmez unsuru olmuşlardır. Doğaçlama yaptıkları müziklerle (Son-montundo) insanları dans ettirmişlerdir.
bu türün ilk uygulayıcıları Ignacio Piñero, María Teresa Vera, ve Miguel Matamoros İspanyol koloni kültüründen aldıkları gitarlar ve geleneksel Küba çalgılarından guiro, maracas ve clave ile bu müziği yıllar sonraya taşıyacak altyapıyı kurmuşlardır. kısa zamanda Havana sosyetesi, o zamana kadar yaptığı Waltz, Danza, Contradanza ve Danzón gibi dansların yanında "SON" da yapmaya başladılar. O zamanların en popüler gece klüplerinden Casino Deportivo ve Casino de la Playa dünyanın dört bir yanından buraya kumar oynamaya gelen zenginlere SON müziğini tanıttı.
Zamanla yeni gruplar, yeni müzik anlayışları ve yani enstrümanlarla son geliştirildi. Piyano, perküsyon aranjmanları, ve üflemeli çalgılar SON müziğe katıldı. Küba'nın ekonomik durumu kötülşetikçe müzisyenler para kazanmak için Amerika Birleşik Devletleri ve Meksika'ya göç ederek yaptıkları müzikle geçimlerini sağlamaya başladılar. Zaman geçtikçe evlerinden uzakta olan bu müzisyenler kayıtlar yapmaya ve giderek ünlenmeye başladılar.
60'lı yıllara gelindiğinde amerika'da yaşayan latin müzisyenler klasik son müziğine Rock'n Roll, Merengue, Bossanova, Cumbia, Cha Cha Cha, Mambo, ve Boogie-Woogie gibi popüler müzik türlerini kattılar. Gelenksel latin ritimlerini bozmadan ortaya çıkarttıkları bu türe sevecn bir isim buldular: BOOGALOO". Latin müziğin efsanesi Tito Puente, New York's Madison Square Garden'daki Fania All Stars konserinde Kendinden geçmiş şekilde danseden kalabalığa "Esto es una gran SALSA!". diye seslendi.
Bu sözler çok ünlü bir Küba Son şarkısı olan "Echale Salsita!" da dan alınmıştı. Tito Puente'nin Fania All stars konserinde söylediği bu sözler kısa zamanda,bu müziğe kısa, etkileyici ve tanımlayıcı bir isim arayan plak şirketlerinin pazarlamacıları tarafından kullanıldı. Ve SALSA etiketi günümüze kadar yaşadı. Ne tesadüftür ki bu müziğe salsa denmesine en çok kızan kişi de Tito Puente'idi.
SALSA ENSTRUMANLARI
GUIRO
Plastik, fiberglas ya da doğal calabash (bir çeşit sukabağı) kullanılarak yapılan, bir yüzü tırtıklı bir enstrüman. Tırtıklı yüzüne tahta bir çubuk sürtülerek çalınır. Şişeye benzeyen ve kilden yapılan udu guirosu dan, Afrika udu davuluna benzeyen bir ses alınır
TRES
İkişer telli üç set telden oluşan küçük bir geleneksel Küba gitarıdır. Tres çalındığında, aaaalik bir tını duyulur. Bu romantik ses Küba son müziğinin ve salsanın değişmez tınısıdır
CLAVE
Biribirine vurularak çalınan iki tahta çubuktan oluşur. Afro-Küba müziğin iskeletini oluşturun ritimleri yaratan enstrümandır. Clave olmadan salsa ve bir çok diğer Afro-Küba müziği yapılamaz
BONGO
Farklı boylarda iki küçük davulun birbirine bağlanmasıyla oluşan bir enstrüman. Diz arasına konularak elle çalınır. Hemen hemen bütün latin müziklerinde kullanılır
DJEMBE
Ahşaptan yapılan bir çeşit Afrika davulu. Bacakların arasına konularak çalınır ve çok zengin ve derin bir tonda ses üretir. Kenarlarına vurulduğunda ise çok güçlü bir tiz alınabilir
SHEKERE
Yuvarlak bir sukabağının etrafına ağ şeklinde örülmüş boncuklardan oluşur. Sallandığında ritim oluşturur. Geleneksel shekere calabash kabağının etrafına değişik boylarda boncuklar örülerek yapılır ancak günümüzde fiberglas kullanılmaktadır
SURDO DRUM
Brezilya kökenli bir bas davulu. Samba müziğin kalp atışıdır.
MARACAS
Maracas, elle sallayarak çalınan ve çok güçlü ses çıkaran bir enstrümandır. Orjinal maracasda sukabağının içine zeytin çekirdeği yerleştirilir ancak günümüzde genellikle plastik ya da ahşap gövdeli, içlerinde plastik boncukları olan maracaslar üretilmektedir
TIMBALES
Bir çift kuvvetli ses veren prinç aaaalinden yapılmış davuldan oluşur. Davullar ayakların üzerinde durur ve bu şekliyle timbales latin müziğin markası olmuştur. Latin müziğin efsanevi ismi "El Rey" Tito Puente'nin çaldığı enstrümandır.
CAMPANA
Çan olarak da bilinir. Çan şeklinde bir aaaale tahta bir çubukla vurularak çalınır. Halkın Küba sokaklarında düzenlediği karnavallarda, ineklerin boyunlarından çıkardıkları çanları, bir sopa ile çalmalarıyla bulunmuş bir enstrümandır.
AGOGO
Birbirine aaaal bir çubukla bağlanmış iki koniden oluşan bu enstrüman bir çok Brezilya samba müziğinde kullanılır
PAN PIPE
Tipik Güney Amerika flütü. Bambudan yapılır. Üzerinde bulunan deliklere üflerken, delikleri açıp kapamayla çalınır.
CAJON
Tahta bir kutudur. Bacaklar arasında elle vurularak çalınır.. Eski Rumbalarda sıkça kullanılırdı.
BATA DRUM
Kum saati şeklinde, kayışla bacaklara bağlanarak, diz üzerinde çalınan bir Nijerya davuludur. Küba müziğinde sıkça kullanılır.
SALSA STİLLERİ
Salsa bir çeşit "serbest stil" dans ya da "sokak dansı" olduğu için dünyada dans eden sayısı kadar çok sayıda Salsa stili bulunmaktadır. Belirli bir rutine ya da standarda bağlı kalmaksızın dans edilen Salsa, bu özelliği sayesinde özgürce ve doğaçlama yöntemi ile yapılır. Bir zamanlar dans etmek için birkaç temel adım bilmeniz yeterli idi . Kendinizi sadece müziğe bırakmaktan başka bir şeye ihtiyacınız yoktu. O zamandan bu yana Salsa birçok dans stilini içine aldı ve daha karmaşık bir dans olarak ortaya çıktı. Salsa hala "serbest-stil" de yapılan bir dans olmasına rağmen, dünyanın değişik yerlerinde belirgin olarak diğerlerinden ayrılan Salsa stilleri ortaya çıktı. Bu stillerin her birinin ayak figürleri ve dönüş özellikleri birbirinden farklılık göstermektedir. Bu stillerden en çok bilinenleri şu şekilde sıralanabilir:
1. Los Angeles Stili
2. New York Stili
3. Küba Stili
4. Miami Stili
5. Rueda
Bütün bu stillerde inanılmaz sayıda figür ve dönüş bulabilirsiniz. Her biri Salsa ritmini ayrı bir şekilde yorumlar ve etkileyici bir sanatsal yaratıcılık içerir.
Los Angeles Stili
Adından da anlaşılacağı gibi Los Angeles, Josie Neglia, Vasquez Brothers ve Salsa Brava gibi tanınmış dansçılar sayesinde kendi Salsa'sını yarattı. LA stili, "shine" adı verilen ayak hareketleri ile heyecan verici, şık ve aaaai bir Salsa türüdür. Her yıl düzenlenen Dünya Salsa Yarışmaları ve Bacardi Festivalleri gibi dev Salsa organizasyonlarına katılan dansçılar arasında LA stili uygulayan dansçıların sayısına bakarsak, LA stilinin dünyada bulunan en ünlü Salsa türleri arasında olduğunu anlayabiliriz.
LA Stili Salsa Nedir?
LA Stili Salsa, hareketlerini birçok dans stilinden almış bir salsa türüdür. Küba ve New York stili Salsa, Caz, Swing ve Salon Danslarından etkilenmiştir. Bu etkiler, LA stilini uygulayan günümüz dansçıları tarafından üretilen çok sayıda dönüş figürleri sayesinde daha da geliştirilmiştir. LA stili Salsa figürlerinin çoğu, "cross-body lead" denilen erkeğin bayanı çizgisel bir hareketle vücudunun yanından geçmesi için yönlendirdiği hareketlere dayanır. Bu temel figür, Küba ve New York stili Salsa'larda da bulunur. Bu üç stil, "cross-body lead" gibi birçok dönüş figürünü de ortak kullanmaktadır. Örneğin Küba Stilinde "Setenta" (Yetmiş) olarak bilinen figür, LA ve New York Stili Salsalarda "Hammer-Lock" olarak bilinmektedir.
LA Stili Salsa Diğer Salsa Türlerinden Nasıl Ayrılır?
İlk olarak, Küba Stilinde olduğu gibi karmaşık kol hareketleri LA Stilinde fazla görülmez. Ayrıca, LA Stili dönüş figürleri Küba stilinde olduğu gibi "dairesel" değil, "çizgisel" yapılır. LA Stili Salsa, New York Stili Salsa'da olduğundan daha rahat bir ritme sahiptir. New York Stili Salsa'da "duruş"lar ve "yakalama"lar için çok iyi bir zamanlama gerekmektedir. En önemlisi, çok sayıda yatırma, dönüş, düşüş gibi izleyenlerin başını döndüren hareketleri ile LA Stili Salsa figürleri, aaaai ve gösterişlidir.
LA Stili , Salsa'nın Orijinal Hali midir?
Salsa'nın "orijinal" türü diye bir şeyin varlığına inanmıyoruz. Kolombiya Cali sokaklarında dans eden insanlar, Küba Havana'nın klüplerinde dans edenlerden farklı bir şekilde dans ederler. Aynı şekilde Miami'de yaşayan Kübalılar, Küba'da yaşayan Kübalılar'dan farklı bir şekilde dans ederler. Dünyanın her yerindeki dansçılar Salsa müziğini kendilerince yorumlar ve kendi stillerini yaratırlar. Salsayı bugün bildiğimiz farklı ve figür zenginliğine sahip bir Salsa yapan, gelişiminde çok büyük bir oranda yaratıcılığın kullanılmasıdır.
LA "Shine"ları (Ayak Hareketleri) Nedir?
Evet, LA Stili Salsa'nın da "shine" ları var! "Shine" lar, karmaşık ayak figürleri ile şık el ve vücut hareketlerini birleştiren ve doğaçlama yapılan figürlerdir. Dans ederken partnerler birbirlerinden ayrılır ve kendi "shine" larına başlarlar. Dans rutininde verilen bu etkili mola, dansçıların hem kendi bireyselliklerini ortaya koymalarını hem de partnerlerinin stillerini takdir etmelerini sağlar. "Shine" lar daha çok "conga" vuruşlarının hızlandığı ve güçlü bir şekilde duyulduğu yerlerde yapılır.
Neden LA Stili Salsa Öğrenmeliyim?
LA figürlerin temeli "cross body lead" adı verilen harekete ve temel dans ilkelerine dayanır. Bu sebeple LA Stili Salsa öğrenmekle, hem dansın temeli hakkında güçlü bir altyapıya sahip olursunuz hem de daha sonra Küba, Miami ya da New York Stili gibi değişik Salsa türlerine kolaylıkla geçiş yapabilirsiniz.
alıntı