bunlar mı seçti bu sokakları bir çoğu anne baba diyemeden... bir cami avlusunda
veya bir kapı önünde buldu kendini... kimileri şiddetten itilip kakılmaktan, kimileri aile içi geçimsizliğe dayanamadı... bir coğu da sevgisizliğe... onları hep beraber sokaklara sürdüler....ama onlar sokak çocuğu.... kış demeden yaz demeden her zaman sokakta direndiler ölürcesine... sokakta yattılar, sokaklarda yediler, sokaklarda güldüler eğlendiler... sokak; evleri, acıları... korkuları... onlar sokak çocukları... kar tanelerinden taçlar yaptılar, aç kaldılar açıkta yattılar, üşüdüler.... ıslak tenlerinde buzlar eridi... direndiler delicesine... kolay mı başetmek sokakla, gerginler, hırçınlar kavgacılar oldular, üzüldüler... yaşamdan koptular, dalından koptular, onlar sokak çocukları.... kimisi tinerci oldu, kimisi hırsız, kimisi kapkaççı, sokakta vurdular, sokakta vuruldular.... onlar sokak çocukları... yine bir çoğu sessizce kıvrılıverdi duvar dibine... kısa süren bir hayat, isimsiz mezarlar oldular....
güney amerika ülkelerinden birinden bir gazeteci gelmiş türiye'ye. sokak çocukları ile ilgili şunları söylemiş;
- bizde de var bu sahipsiz çocuklardan. hepsi korumasız ve suça eğilimli. önceleri bunları nasıl kurtaracağız diye soruyorduk. fakat kurtaramadık ve şimdi bunlardan nasıl kurtulacağız diye sormaya başladık. sizler sorunun daha başlarındasınız. aman vakit varken bir şeyler yapın mutlaka. bizim gibi fırsatı kaçırmayın.
not: söyledikleri kelimesi kelimesine böyle değil. ama yapılan vurgular ve verilen mesaj bu yönde.
onların dünyalarına bir de kendi gözlerinden bakalım. hayallerine bakalım hep birlikte.
''ben cennete gitmek istiyorum'' diyen var.
selpak satmaktan yoruldum evde uyumak istiyorum diyen var.
Diyarbakırlı sokak çocuklarının kendi el yazılarından;
veya bir kapı önünde buldu kendini... kimileri şiddetten itilip kakılmaktan, kimileri aile içi geçimsizliğe dayanamadı... bir coğu da sevgisizliğe... onları hep beraber sokaklara sürdüler....ama onlar sokak çocuğu.... kış demeden yaz demeden her zaman sokakta direndiler ölürcesine... sokakta yattılar, sokaklarda yediler, sokaklarda güldüler eğlendiler... sokak; evleri, acıları... korkuları... onlar sokak çocukları... kar tanelerinden taçlar yaptılar, aç kaldılar açıkta yattılar, üşüdüler.... ıslak tenlerinde buzlar eridi... direndiler delicesine... kolay mı başetmek sokakla, gerginler, hırçınlar kavgacılar oldular, üzüldüler... yaşamdan koptular, dalından koptular, onlar sokak çocukları.... kimisi tinerci oldu, kimisi hırsız, kimisi kapkaççı, sokakta vurdular, sokakta vuruldular.... onlar sokak çocukları... yine bir çoğu sessizce kıvrılıverdi duvar dibine... kısa süren bir hayat, isimsiz mezarlar oldular....
güney amerika ülkelerinden birinden bir gazeteci gelmiş türiye'ye. sokak çocukları ile ilgili şunları söylemiş;
- bizde de var bu sahipsiz çocuklardan. hepsi korumasız ve suça eğilimli. önceleri bunları nasıl kurtaracağız diye soruyorduk. fakat kurtaramadık ve şimdi bunlardan nasıl kurtulacağız diye sormaya başladık. sizler sorunun daha başlarındasınız. aman vakit varken bir şeyler yapın mutlaka. bizim gibi fırsatı kaçırmayın.
not: söyledikleri kelimesi kelimesine böyle değil. ama yapılan vurgular ve verilen mesaj bu yönde.
onların dünyalarına bir de kendi gözlerinden bakalım. hayallerine bakalım hep birlikte.
''ben cennete gitmek istiyorum'' diyen var.
selpak satmaktan yoruldum evde uyumak istiyorum diyen var.
Diyarbakırlı sokak çocuklarının kendi el yazılarından;