- Konum
- İstanbul
-
- Üyelik Tarihi
- 27 Tem 2013
-
- Mesajlar
- 813
-
- MFC Puanı
- 14
Sıracaotugiller familyasındandsr. {Veronica, gerçek görüntü, gerçek imge demektir; anagallis iseYunancada gülmek, sevinmek dernek olan anageleinden gelir ve bunun, bitkinin sevimli görünüşüne bir gönderme olabileceği düşünülür. Bir başka yoruma göre de; bitkinin tohumlarından yiyen tavukların keyifli olması ve güzel gıdaklamasından dolayı ona bu ad verilmiştir.)
20-60 cm boylarında dik olarak yükselen, dört köşe, içi boş, pembemsi gövdeli, karşılıklı dizilişli, tabanda küçük saplı, yukarıda sapsız, dişli kenarlı, sivri uçlu eliptik yapraklan olan, çok yıllık, otsu bir bitkidir. Nisan-eylül aylarında yaprak koltuklarında uzun salkımlar halinde 6-8 mm boyutlarında mavimsi-mor ya da beyaz çiçekler açar. Meyveler yumurtamsı küçük odacıklar halindedir, içlerinde küçük sarı tohumlar bulunur. Anayurdu Avrupa ve Çinhindidir. 0-1800 metrelerde, çamurlu derelerde, akarsu ve göl kenarlarında, hendeklerde, nemli çayırlarda, güneşli ve yarı gölge yerlerde bulunur.
Üretimi tohumlan aracılığıyla ya da ayırmayla yapılır. Japonyada salata olarak kullanmak üzere yetiştirilir.
Halk hekimliğinde bitkinin kökleri ve toprak üstü kısımları kullanılır. Toprak üstü kısımlar çiçek açma döneminde toplanıp havadar bir yerde kurutulur. Ama daha çok taze olarak işlem görür.
Bileşiminde aukibin glikoziti, karoten, C vitamini ve alkaloitler bulunur. Mesane iltihabını iyileştirici, idrar söktürücü, öksürük giderici, iç kanamayı dindirici, iskorbüt iyileştirici etkileri vardır.
Sunun için 20 gram bitki 1 litre (5 bardak) kaynar suyla demlenir, günde İki-üç kez birer bardak içilir.
Taze ya da kurutulmuş bitkinin yara iyileştirici, cilt iltihaplarını giderici, şişlik indirici etkisi de vardır.
Bunun için de bitki, tazeyse yaprakları ezerek, kuruysa toz haline getirerek, yaralara, yanıklara, ihtiyaç hissedilen yere dışardan uygulanır. Yeşil salata olarak yenmesi de iştahı açar.
20-60 cm boylarında dik olarak yükselen, dört köşe, içi boş, pembemsi gövdeli, karşılıklı dizilişli, tabanda küçük saplı, yukarıda sapsız, dişli kenarlı, sivri uçlu eliptik yapraklan olan, çok yıllık, otsu bir bitkidir. Nisan-eylül aylarında yaprak koltuklarında uzun salkımlar halinde 6-8 mm boyutlarında mavimsi-mor ya da beyaz çiçekler açar. Meyveler yumurtamsı küçük odacıklar halindedir, içlerinde küçük sarı tohumlar bulunur. Anayurdu Avrupa ve Çinhindidir. 0-1800 metrelerde, çamurlu derelerde, akarsu ve göl kenarlarında, hendeklerde, nemli çayırlarda, güneşli ve yarı gölge yerlerde bulunur.
Üretimi tohumlan aracılığıyla ya da ayırmayla yapılır. Japonyada salata olarak kullanmak üzere yetiştirilir.
Halk hekimliğinde bitkinin kökleri ve toprak üstü kısımları kullanılır. Toprak üstü kısımlar çiçek açma döneminde toplanıp havadar bir yerde kurutulur. Ama daha çok taze olarak işlem görür.
Bileşiminde aukibin glikoziti, karoten, C vitamini ve alkaloitler bulunur. Mesane iltihabını iyileştirici, idrar söktürücü, öksürük giderici, iç kanamayı dindirici, iskorbüt iyileştirici etkileri vardır.
Sunun için 20 gram bitki 1 litre (5 bardak) kaynar suyla demlenir, günde İki-üç kez birer bardak içilir.
Taze ya da kurutulmuş bitkinin yara iyileştirici, cilt iltihaplarını giderici, şişlik indirici etkisi de vardır.
Bunun için de bitki, tazeyse yaprakları ezerek, kuruysa toz haline getirerek, yaralara, yanıklara, ihtiyaç hissedilen yere dışardan uygulanır. Yeşil salata olarak yenmesi de iştahı açar.