• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Sütten kesilme süreci nasıl olmalı?

Üyelik Tarihi
6 May 2016
Konular
296
Mesajlar
1,891
MFC Puanı
10,100


Sütten kesme, yataktan ayrılma ve tuvalet alışkanlığı edindirmenin bir sırası vardır. Bu üçleme, önce sütten kesme ile başlamalıdır. Zira çocuk sütten kesilirken kendini emniyetsiz hisseder. İki yıl boyunca açlık ihtiyacını giderdiği kaynaktan ayrılmak zordur. Birçok anne, çocuğunun özellikle son dönemlerdeki emme yoğunluğuna bakarak “Benden nasıl ayrılacak?” diye kaygıya kapılır. Bu tedirginlik zaman zaman anneleri yanlış yollara sevk eder. Bazıları sütten kesmek için çocuğu terk eder ya da göğsüne pamuk koyup salça sürer. Bu davranışların tamamı çok yanlıştır. Çocuk iki yıl boyunca bağlandığı anne göğsünden tiksindirilerek koparılmamalı, ona ayrılık travması yaşatılmamalıdır. Aksi hâlde çocukta agresiflik, huzursuzluk, güvensizlik oluşur, anneyle kurulmuş güven bağı zarar görür. Hâlbuki sütten kesme süreci oldukça kolay atlatılabilir. Zira bu aşamada annelerin en büyük yardımcısı zaten çocuğun kendisidir. Daha önce de bahsettiğimiz gibi yirmi dördüncü ayın sonunda emme refleksi yavaş yavaş kaybolur. Çocuk ise tam tersine anneyi daha çok emmek ister. Çünkü artık doymuyordur, kendi gücüyle anne sütünü almaya çalışırken de çok yorulur ve sinirlenir. Anne buradaki sinyali iyi algılamalı, artık emzirme dönemini sonlandırması gerektiğini bilmelidir. Bazen emzirme döneminin bitimi otuzuncu aya kadar sarkabilir. Altı ay kadar annelere bekleme süresi de verilmiştir. Kimi bebekler 1-2 haftada kimileri de 3-4 haftada anne sütünü bırakır. Zaman diliminin farklılığı emzirme döneminde annenin çocuğuna kendisini ne kadar verebildiğiyle alakalıdır. Unutulmamalıdır ki otuz ayı doldurduğu hâlde anne sütü içmeye devam eden çocuk artık annesinden ne güven alıyor ne de besin ihtiyacını karşılıyordur. Onunki sadece alışkanlıktır. Çocuklar sütten kesilirken anne-çocuk bağına zarar vermemek için kademeli bırakma yöntemi tercih edilmelidir. İzlenmesi gereken yol ise şöyledir; öncelikle anne hangi periyotta emzirdiğine bakmalı, gece ve gündüz diye zaman dilimlerini ikiye ayırmalıdır. Gündüz emzirme sıklığı ne ise önce bunu yarı yarıya azaltmalıdır. Ancak çocuk her zamanki süt içme saati geldiğinde anneye yönelir, ağlar, süt ister. Anne bu esnada evladına göğsünü değil kendisini vermelidir. Çocuğuyla yakın temas içinde olmalı, onunla bütünleşmeli, kaygılanmamalı, doğal şekilde “Süt gelsin ondan sonra vereyim” diyerek sonraki emme saatini çocuğa hatırlatmalıdır. Söz verdiği vakit geldiğinde çocuk istemese, aklına gelmese dahi anne “Gel oğlum/kızım artık süt geldi, içebilirsin” diyerek çocuğun güven duygusunu artırmalıdır. Bir hafta böyle devam ettikten sonra ikinci hafta emzirme aralıkları iki saat daha artırılmalıdır. (Bağlanma konusunda çocukta sorun varsa ya da geçmiş dönemde yaşanmış ciddi problemler mevcutsa süt verme aralıkları üç saat de yapılabilir) Yedi günün ardından emme aralıklarına iki saat daha eklenmelidir. Zamanla çocuk bir sabah bir de akşam yatarken anne sütü alacak duruma gelir. Bu periyoda çocuk alışınca sabahki emzirme saati de bırakılmalıdır. Akşamları bir hafta daha anne sütü, geceleri ise bebeğin her bir uyanışında sırayla devam sütü, su ve anne göğsü verilmelidir. Son aşamada ise anne sütü sadece gece uykuya dalarken tercih edilmelidir. Birkaç hafta sonra ise o da bırakılmalıdır. Çalışan anneler ise aynı şekilde gece periyoduna uyarak çocuklarını sütten kesmelidir. Yalnız bu süreçte anne-çocuk bağlanması zarar görmemelidir. Çocuk emme döneminin sonlandırılması esnasında güvensizlik yaşar. Güven, sevgi ihtiyacını karşıladığı anne göğsünden ayrılmak çocuğu üzer ve onda birtakım davranış değişikliklerine yol açar. Bu durum anneyi tedirgin etmemeli, bu duygusal farklılığı anne anlayışla karşılamalı, çocuğa manevi destek vermelidir. Çocuğun akşamları hâlâ anne ile yatması duygusal ihtiyacını büyük oranda karşılayacaktır.​
 
Üst