-
- Üyelik Tarihi
- 12 Kas 2020
-
- Mesajlar
- 2,474
-
- MFC Puanı
- 29,290
Paleografya, eski yazıların çözümlenmesi ve özelliklerinin belirlenmesi bilimidir.
Tarihçinin kullandığı belgeler değişik yazı çeşitleriyle yazılmış olabilir. Belgeler; hiyeroglif, çivi yazısı, Orhun, Uygur, Arap ve Latin alfabeleri ile yazılmış olabilir. Bu alfabeleri bilinmeden, belgeleri incelemek mümkün değildir.
Türklerin tarihte yaptıkları göçler sonucunda, yaşam alanlarında değişiklikler olmuştur. Yaşam alanlarının değişmesiyle birlikte komşu devlet ve topluluklar da değişmiştir. Komşular zaman zaman değiştiğinden dolayı, Türk tarihini inceleyen bir tarihçi, çoğunlukla birden fazla dil bilmek zorunda kalır. Uzak Doğu Türk tarihini inceleyen bir tarihçi Çince öğrenmek zorunda iken, Orta Asya Türk tarihini inceleyen Arapça, Farsça gibi dilleri öğrenmek zorunda kalır.
Tarihçinin kullandığı belgeler değişik yazı çeşitleriyle yazılmış olabilir. Belgeler; hiyeroglif, çivi yazısı, Orhun, Uygur, Arap ve Latin alfabeleri ile yazılmış olabilir. Bu alfabeleri bilinmeden, belgeleri incelemek mümkün değildir.
Türklerin tarihte yaptıkları göçler sonucunda, yaşam alanlarında değişiklikler olmuştur. Yaşam alanlarının değişmesiyle birlikte komşu devlet ve topluluklar da değişmiştir. Komşular zaman zaman değiştiğinden dolayı, Türk tarihini inceleyen bir tarihçi, çoğunlukla birden fazla dil bilmek zorunda kalır. Uzak Doğu Türk tarihini inceleyen bir tarihçi Çince öğrenmek zorunda iken, Orta Asya Türk tarihini inceleyen Arapça, Farsça gibi dilleri öğrenmek zorunda kalır.