• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Vücudunuzu Önemseyin

diShy

Onursal Üye
Üyelik Tarihi
27 Kas 2009
Konular
32,527
Mesajlar
50,860
MFC Puanı
2,580
dca4109f2a8ef39969dea37.jpg


Vücudunuzu Önemseyin

Hormonların gücüne biraz olsun kulak verin ve günü diğer erkeklerden daha sağlıklı, güçlü ve zinde sonlandırın.​
Hormonları kadınlara has bir şey mi sanıyorsunuz?
Kadınlara bahşedilen hormonların hep kötü bir ünü olmuştur. Ancak kötü olan bu şöhretin özel bir şey olduğunu düşünmeyin sakın. Gerçekte, erkeklerin sahip oldukları hormonlar, kadınların sahip olduklarıyla neredeyse aynıdır.
Eğer hormonların gücüne inanmıyorsanız bize kulak verin ve damarlarımızda dolaşan bu sinsi şeylerin neler yapabildiklerini öğrenin. Gün içinde yaptığınız her şeyin vücut kimyanızı etkilediğini unutmayın. Ne yediğinizden ne zaman egzersiz yaptığınıza tutun da izlediğiniz filme kadar pek çok şey sizi, sizden habersiz, kontrol ediyor! Eğer hormonlarınızı kontrol altında tutabilirseniz daha fazla yağ yakabilir, daha seğlıklı bir uyku çekebilirsiniz. Peki, sağlıklı bir hormon seviyesi için gün içerisinde neler yapmalısınız? Gelin birlikte inceleyelim…​
6:00
Enerjinizi harekete geçirin:
Sizin uyku dediğiniz şeyi, vücudunuz sekiz saatlik açlık olarak yorumlar. Bu yüzden enerjinizin korunması için elinden ne geliyorsa yapar. Buna vücuda alının besinlerin enerjiye dönüşümünü sağlayan iki hormon, leptin ve insulin seviyesindeki düşüş de dahil. Akşamları otomatik bir şekilde gerçekleşen bu sürecin sabahları sona ermesi tamamen bize bağlıdır. Aksi bir durumda tüm günü zombi gibi geçirmek kaçınılmaz olur.​
Hormonlarınızı çalıştırın:
Bir saat içerisinde yemek yiyin. Uyandıktan sonra doğru şekilde yemek yemek, vücuda geri kalan zamanda kıtlık çekmeyeceğini söyleyen leptin seviyesinin artmasını sağlayacaktır. Leptin yükseldiğinde kendinizi daha az aç hissedebilirsiniz. Harcadığınız enerjide de ister istemez bir artış olacaktır. Ancak bu enerjinin öğle yemeğine kadar devam etmesi istiyorsanız, ay çöreği gibi insülin seviyesinde ani artışlara sebep olacak yiyeceklerden uzak durmanız şart! İşin sırrı, insülin miktarını sabit şekilde artıracak bir kahvaltıda. Size kopya verelim, peynirli bir omlet ya da kepek ekmeğine kaşar peyniri ve domates ile hazırlanmış güzel bir sandviç gibi seçenekleri deneyin!​
7:30
Yağları yakma zamanı:
Bağırsakların belli bir düzeni yoktur. Ama sabahları vücudunuzun yağ yakmak için tam kapasiteyle çalışmadığı da bilinen bir gerçek. Bunu nasıl mı biliyoruz? Cevabı çok basit: Çünkü, sabahları troid bezleriniz uyuyor olur. Metabolik sistemin asıl düzenleyicisi olan bu bezler, vücudun besinleri hangi hızla yaktığını ve yağın enerji talebi doğrultusunda nasıl depolandığını kontrol eden hormonları pompalar. Tüm bu talepler siz uykurken azalır. Uyanık olduğunuzda ise temponuzu arttırmarığınız sürece artış göstermez.​
Hormonlarınızı çalıştırın:
Zor biliyoruz ancak sabah saatlerinde egzersiz yapmayı deneyin! Yapılan bir araştırmada sabahları koşan 27 erkeğin troid hormonlarının akışlarının hızlandığını gözlemlenmiş. Araştırmacılar troid hormonları salgılandıktan sonra kan dolaşımında saatlerce kaldığını belirtiyor. Duş almadan önce kardiyo yapmanız için bir diğer sebep ise erken saatlerde yapılan aerobik sizi yoğun bir iş gününe çok daha iyi hazırlaması. Çünkü bu tarz egzersizler beyindeki mutluluk hormonu motivasyonu arttırıcı hormonun artmasını sağlar.​
12:00
Açlık seni durdurur:
Güne nerdeyse bir depo testosteron ile başladığınızı biliyor musunuz? Uyandığınızda ereksiyon halde olmanız bunun ispatı... Uyandıktan altı saat sonra testosteron seviyesi düşmeye ve açlık hormonu ghrelin de (GRAY-lin) yavaşça yükselmeye başlar. Testosteron ve ghrelin hormonları aksi istikamette hareket etseler bile, ikisi de aynı noktaya doğru gider; öğle yemeği!​
Hormonlarınızı çalıştırın:
Buluşmalarla yemekleri birleştirmeyi deneyin! Testosteron seviyesi yüksek olduğunda, beyniniz yazma, fikir üretme ya da raporları dosyalamak gibi tek başınıza yapabileceğiniz işlere odaklanır. Grup çalışması için testesteronun düşmesini bekleyin. İşte bu yüzden öğle vakti buluşmalar için ideal bir zamandır. İş sipariş vermeye geldiğinde, protein ve yağ içeren bir yemek seçmekte fayda var. Nedeni ise şu: Yemek bağırsaklarınıza ulaştığında, doygunluk hissi veren YY ile oxyntomodulin (ince bağırsak tarafından salgılanan ve obezitiye kaşı savaşta yeni silahlardan biri) olarak bilinen iki hormonu salgılar. Bağırsaklardaki yağ ve proteini eşit miktarda sindirebilmek için, YY ve oxyntomodulini temin etmek gerekiyor.​
15:00
Beyin gücünüzü artırın:
İşte size sıklıkla yaşadığınız bir senaryo; işin bitmesine birkaç saatten fazla va fakat başınız şimdiden saatlerce çalışmışsınız gibi yorgunluktan zonkluyor. Bu sorunun ardındaki yaramaz, her zamanki gibi testosteron. Testosteron seviyenizin en aşağı düzeyde olması, algılamada zorluk çekilmesine neden olur. Araştırmalar, testosteron seviyeniz düştüğünde hafızanızın da kötüleşeceğini ortaya koyuyor.​
Hormonlarınızı çalıştırın:
Bir kahve için ve çalışmaya ara verin! Minik bir yarışa girmek, örneğin çöp kutusu ile yapılan basket oyunları, kâğıtla oynan futbol ya da bilgisayar oyunları, testosteronun artmasına yardımcı olur. İnsanlar rekabete dayalı oyunlar oynadıklarında, kazananın kaybedenden daha yüksek testosteron seviyesine sahip olduğu ortaya çıkıyor. Bu yüzden kaybetmemeye özen gösterin. Sadece kendinizle yarış halinde de olabilirsiniz. 10 dakika içinde bulmaca ya da sudoku çözmeye çalışıp daha sonra işinizin başına dönebilirsiniz. Testosteronun daha da arttırmak için ne yapabiliriz? Belki bir spor salonuna gidebilir ve kısa bir egzersiz programını uygulayabilirsiniz.​
19:00
Sizi istemesini sağlayın:
Gevşemek ve partnerinizin kollarında rahatlamak mı istiyorsunuz? O zaman kumundayı ve Şampiyonlar Ligi maçlarını bir kenara bırakın. Michigan Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırma romantik filmler izleyen kadınların progesteron hormon seviyesinde yüzde 10 oranında artış yaşadıklarını ortaya koyuyor. Doktor Oliver Schultheiss, “Gebeliğe etkisi bulunan, progestoren adlı bu hormon, doğal bir yatıştırıcı ilaç gibi davranır ve çiftlerde yakınlaşma hissi yaratıyor.” diyor.​
Hormonlarınızı çalıştırın:
Partnerinize arada bir teslim olun ve onun istediklerini izleyin. Nasıl olsa maçları ve vurdulu kırdılı filmleri kankalarınızla izleyorsunuz. Romantik filmleri de kız arkadaşınız ya da eşinizle izlemek için saklayın. Bu konuda bilginizin fazla olmadığını biliyoruz, o yüzden size birkaç ipucu verelim. “İlk Elli Öpücük”, “Harry Sally ile Tanışınca”, “Melekler Şehri” ve “Fransız Öpücüğü” editörlerimiz tarafından test edilip onaylanmış filmler arasında...​
21:00
Elinizdekilere sahip çıkın:
Bir iki bira? Sorun değil! Tabii bunu her gün yapmamak şartı ile... Yoksa sabahtan beri harcadığınız tüm çabalar alt üst olur. Doktor Glenn Cunningham bunun sebebini açıklılor; “Alkol tüketimi testosteronu düşürür”. Düşen testosteron seviyesi, obezite ve yağ dokularının artmasına neden olurken, kas kitlelerinin, libidonun ve ereksiyon halinin azalmasını da beraberinde getirir.​
Hormonlarınızı çalıştırın:
Alkolle olan ilişkinize biraz ara vermeye ne dersiniz? Doktor Brian Wansink, “Buzdolabında gerektiğince kullanmak için sadece iki kutu bira bulundurmanız yeterli.” diyor. Ola ki altılı paketlerde bira almışsanız, ikisini buzdolabına atın ve diğer dördünü ise tezgâh altında saklamayı deneyin. “Peki, barda ne içmeliyim?” gibi bir soruyu duyar gibiyiz. Barda içtiğiniz tüm alkollü içecekleri bir peçeteye yazın bakalım, sonuç ne olacak! Kaliforniya Üniversitesi Alkol Araştırmaları Grubu’nun yaptığı bir araştırma her içtiğini kaydeden insanların, kaydetmeyenlere oranla daha az alkol tükettiklerini ortaya çıkarıyor.​
23:00
Uykusuzluk ve açlık:
102 ekran bir plazma misafirlerinizi etkilemek için ideal olabilir. Ancak uyku düzeneniz değil. Televizyon yaydığı parlaklık vücuda uyku sinyalleri gönderen melatonin hormonunun salgılanmasını durdurur. Televizyonun yarattığı tek sorunun uykusuzluk olduğunu sanmayın. Uykusuz geçirilen saatlerde, büyük ihtimalle kendinizi açlık hormonuna yenik düşmüş ve kısa süre sonra buzdolabını temizlemeye içindekileri silip süpürürken bulabilirsiniz.​
Hormonlarınızı çalıştırın:
Fişi tamamen çekin. Bakalım neler olacak! Loma Linda Üniversitesi Uyku Sağlığı Merkezi’nden Doktor Ralph Downey, “Şalteri kapatırken, uyumak istediğinizi düşünün.” diyor. Yatmadan 30 dakika kadar önce bilgisayar ve televizyonunuzu kapatmak size melatonin üretmek için süre tanır. Işığın, melatonin üretimini engellediğini düşününce gece tuvalete kalktığınızda daha az parlak bir ışık yakmanız ve hatta başucunuzda duran dijital saati, ışığı yüzünüze vurmayacak şekilde duvara çevirmenizi tavsiye ederiz. Uykusuzluğa karşı ekstra bir önlem olarak, dişlerinizi fırçalamadan önce bir avuç dolusu ceviz yemeyi deneyin.​
 
Üst