Yaratmada İlk Adım: İmge ve İmgelem

İmge; "gölge", "hayal" ve "görüntü" terimleri ile eş anlamlı olarak kullanılmaktadır. Buradaki görüntü ile anlatılmak istenen, hayali olarak zihnimizde canlandırılan bir iç gerçekliğin görüntüsüdür. İmge ile yaratma kavramları arasında yer alan ve açıklanması gereken önemli bir kavram da "imgelem"dir. "İmgelem" imgeler arasında yeni ilişkiler kurma, yeni kavram ve düşünceler oluşturma yetisi olarak tanımlanabilir. Burada bilinç söz konusudur. Aslında imgelem her insanın yaptığı, yapabildiği bir şeydir. İnsana özgü bir yetenektir. İmgeler arasında beklenmedik yeni ilişkiler kurmak "yaratıcı imgelem"dir. Bu çalışmada "İmge", "imgelem" ve "Yaratıcı imgelem"kavramları ve fizikteki bazı örnekler tartışılmıştır.

Herkesin yaşama dair bir takım düşleri vardır. Onları gerçek kılabilmek adına sabrederiz hep. Hoşnut olmadıgımız durumlar bir an önce geçsin bitsin, yerine güzel günleri getirsin diye bekleriz. Beklentilerimiz, hayallerimiz bizi çoğu zaman ayakta tutar. Tutunma ihtiyacındandır belki, bizi hayallerimize bağlayan. Bir sürü düş kurarız beynimizde, sonra gerçek kılabilecegimiz bir evren yaratırız. O yarattıgımız evrende tüm düşlerimizi gerçek kılarız. İşte orası imgelemdir. Ve hepimizin kendince imgelemleri vardır. Çoğu zaman orda yaşarız.. Bazen hayata yansıtır, insanları imgelemlerimizdeki gibi görmeye çalışırız. Sahi oldukları kişiliklerden, durumlardan uzaklaştırıp, imgelemimizdekine inanırız. Böyle değişik, çekici bir evren işte..