• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Allah'a iman nasıl olmalı?

Çile ada

MFC Üyesi
Üyelik Tarihi
27 Ara 2020
Konular
53
Mesajlar
54
MFC Puanı
360
قَالُوا يَا شُعَيْبُ اَصَلٰوتُكَ تَأْمُرُكَ اَنْ نَتْرُكَ مَا يَعْبُدُ اٰبَٓاؤُ۬نَٓا اَوْ اَنْ نَفْعَلَ ف۪ٓي اَمْوَالِنَا مَا نَشٰٓؤُ۬اۜ اِنَّكَ لَاَنْتَ الْحَل۪يمُ الرَّش۪يدُ
Demişlerdi ki: “Ey Şuayb! Babalarımızın ibadet ettiklerini terk etmemizi ve mallarımızda dilediğimiz gibi hareket etmeyi bırakmamızı namazın mı sana emrediyor? Şüphesiz ki sen, yumuşak huylu ve olgun/aklı başında bir adamsın.”
(Müşrikler Allah’a (cc) inanmakla beraber, laik olmaları nedeniyle Allah’ın (cc) dünya işlerine karışmasını istemezler. Örf ve âdetlere, malların nasıl kazanılacağına ve nereye harcanacağına insanların karar vermesini isterler. Borsaya, bankaya, ekonomiye müdahale eden bir Allah’ı (cc) garipserler. İbadetler ise kişiyle Rabbi arasında olan tamamen vicdani bir konudur. İbadetler kamusal alana taşınmamalı, sosyal hayat içinde belirleyici durumda olmamalıdır. Peygamberlerin daveti ise; Allah’ın (cc) göklerin ve yerin sahibi olduğu, mutlak otoritenin Allah’a (cc) ait olduğu ve Allah’ın (cc) hayatın her alanına yasalarıyla müdahale ettiği esasına dayalıdır. (Bk. 6/En’âm, 3)

Müşriklerin, tevhid davetçilerine İslam ahlakını hatırlatmaları da dikkat çekicidir. Onlara göre yumuşak huylu ve olgun olmak, etliye sütlüye karışmamak; hakka şahitlik etmemek ve toplumu uyarmamak demektir. Bunları yapan olsa olsa kaba, sert, aşırı, radikaldir.

Peygamberler Allah’ın (cc) şahitliğiyle güzel ahlak sahibi, yumuşak huylu ve olgun insanlardır. Bu, onların şirke şirk, müşriğe müşrik, masiyete masiyet demelerine ve topluma iyiliği emredip kötülüğü men etmelerine engel olmamıştır.)

(11/Hûd Suresi, 87)
 
Üst