• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Asurlular Kimdir ?

DarkWoman

MFC Üyesi
Üyelik Tarihi
27 Kas 2019
Konular
5,318
Mesajlar
11,488
MFC Puanı
66,370
Sayısız medeniyete ev sahipliği yapan Mezopotamya'nın en önemli uygarlıklarıından biri olan Asurlular yada Asur İmparatorluğu var olduğu süre boyunca bölgenin önemli bir devleti olmuştur. Bu yazımızda Asurlular kimdir ve Asur imparatorluğu nasıl yaşamıştır bunlara bakacağız.


Asur Devleti 3 Evre Olarak Yaşamını Sürdürüyor​

Asur Devleti 3 Evre Olarak Yaşamını Sürdürüyor

Asurlular, milattan önce 2025 ve 605 yılları arasında Kuzey Irak’ta bulunan ve Dicle nehrine kıyısı olan Asur şehrinde kurulmuş bir Antik Çağ Mezopotamya uygarlığıdır.

Uygarlık kuruluşundan sonra Eski Asur İmparatorluğu, Orta Asur İmparatorluğu ve Yeni Asur İmparatorluğu olmak üzere üç başlık altında incelenmektedir.

Eski Asur İmparatorluğu olarak bahsettiğimiz dönem milattan önce 2100 ve milattan önce 1800 yılları arasında var olmuş Asur İmparatorluğunu ele almaktadır.

Eski Asur İmparatorluğu Kralı İluşima ve oğlu Erişum o dönemde ticaret konusunda etkili politikalar izleyerek İmparatorluğun gelişimine büyük katkı sağlamışlardır.
O dönemde Güney Mezopotamyalı tüccarlara birtakım imtiyazlar tanıyarakonları kendi topraklarına çekmiş, ticaretin burada yapılmasını sağlamışlardı.

Güney Mezopotamyalı tüccarları kendi topraklarına çekmenin bir diğer önemli katkısı ise Doğu ile yapılan kalay ticaretine hakim olmaktı. Kalay ticareti için Asur’a gelen tüccarlar ucuza kalay alırken bakır ticaretini de Basra Körfezi üzerinde yaparak hem daha fazla kar ediyorlardı hem de alım satım için farklı noktalara gitmek mecburiyetinden kurtuluyorlardı.

Kral İluşima’nın oğlu Erişum da babasından öğrendiklerini uyguladı ve krallığı süresince gümüş, altın, bakır, kalay, yün ve arpa ticareti için gelen tüccarları vergiden muaf tuttu. Böylelikle yıllar boyunca Asur şehrinde ticareti canlı tutarken kültürel etkileşimin artmasına da olanak sağlamış oldular.

Orta Asur Dönemi Devlet Büyüyor​

Orta Asur Dönemi Devlet Büyüyor


Asur İmparatorluğu kuruluşlarından itibaren Anadolu’da koloniler kurmuş ve Anadolu’ya yazıyı taşımışlardır. Milattan önce 1450 - 1393 yılları arasında bağımsızlıkları resmi olarak sonlandırılmış olmamasına rağmen Mitannilerin söz hakkına sahip olması sebebiyle onlara bağlı yaşamışlardır. Daha sonra tahta çıkan 1. Eriba Adad Mitannilerin etkisini kırarak yeniden bağımsızlıklarını ilan etmiş ve bu şekilde Orta Asur İmparatorluğu dönemi başlamıştır.

Orta Asur İmparatorluğu milattan önce 1397 - 936 yılları arasında devam eden Asur İmparatorluğudur.

1. Eriba Adad’ın bağımsızlıklarını geri almasından sonra Asurlar savaşmaya ve topraklarını genişletmeye devam ettiler. İlk olarak topraklarını Fırat’a kadar genişlettiler ve sonrasında Mezopotamya’da Anadolu’nun Güneydoğusuna ve hatta Suriye’nin kuzeyine kadar ilerlediler.

Öyle ki Suriye üzerinde söz hakkına sahip oldukları dönemler bile oldu ancak milattan önce 12. Yüzyılda 1. Tukulti Ninulta’nın vefatından sonra gerileme evresine girdiler. Kısa süreli toparlanmaları olsa da düşmanları ve Arami akınlarıyla iyice yıprandılar.

Önce Muşkiler, Asurların kuzeybatıdaki topraklarını işgal ettiler. Daha sonra geri alınsa da düşman baskıları ve Aramilerin yayılması ortamda karmaşıklığa sebep olduğundan tekrar hakimiyet sağlanamadı.

Babil Elam’lılar tarafından yağmalandı ve Diyala Vadisi kaybedildi. Bu dönemde Asur İmparatorları büyük kentleri korumayı başarsalar da büyük çöküşü engelleyemediler ve Yeni Asur İmparatorluğu dönemine kadar bu çöküş devam etti.

Son Varoluş Çabası Yeni Asur Dönemi​

Son Varoluş Çabası Yeni Asur Dönemi


Milattan önce 911 - 619 yılları arasında hüküm süren Yeni Asur İmparatorluğu çöküşün ardından tekrar toparlanmaya başladı.

Milattan önce 9. Yüzyılda topraklarını genişletmeye başladılar. Milattan önce 7. Yüzyılın sonlarına kadar güçlü İmparatorları ve başarılı politikaları sayesinde topraklarını Mısır’a kadar genişletmeyi başardılar. Son büyük Asur Kralı Asur-Bani-Apli Elam’ı yeniden ele geçirdi ve Elam halkını yok etti ancak Babil-Keldaniler, Medler, İskitler ve Kimmerlerin akınları sonucu milattan önce 605 yılında Asur İmparatorluğu tamamen yok oldu.

Anadolu Medeniyetlerinin En Savaşcı Uygarlığı​

Anadolu Medeniyetlerinin En Savaşcı Uygarlığı


Tamamen yıkıldıktan sonra Asurların yok olduğu söylense de eski topraklarında yaşamaya devam ettikleri ve zamanla asimile oldukları düşünülmektedir.

Asurlular, savaşçı olarak bilinen bir uygarlıktı. Medeniyetlerini taşlık, dağlık ve kıraç topraklarda kurmuş olmaları, yabani hayvanlar ve bitkilerle iç içe yaşamayı öğrenmiş olmaları onları yırtıcı ve vahşi bir topluluk haline getirdi.

Medeniyetleri boyunca kuvvetli bir hükümet teşkilatı kurdular ve tek tanrı fikrini benimsediler.
Çivi yazısını kullandılar ve Anadolu’ya yazıyı taşıdılar. Mimarlık, hukuk, sanat ve madencilik alanlarında birçok eser verip Mezopotamya’daki diğer uygarlıkların gelişmesine de büyük katkı sağladılar.

Savaşçı bir toplum oldukları için Mızraklar ve oklar yaptılar, askerleri için örme zırhtan savaş kıyafetleri geliştirdiler. Çeşitli savaş taktikleri geliştirip çok büyük ve kanlı savaşları kazandılar. Savaşçı kişilikleri sadece savaşları kazanmakla yetinmelerine engel oldu ve işgal ettikleri topraklarda, kazandıkları savaşlarda bölge halkalarına işkence edip hepsini yok etmeye çalıştılar.

Savaşçı kişiliklerini bastıramasalar da sanat onlar için oldukça önemliydi. O dönemde Mezopotamya uygarlıkları arasında sanat din ile bir bütün gibiydi. Sanat eserleri, mimari eserler ve daha birçok şey dini imgeler taşıyordu fakat Asur İmparatorluğu bu konuda hepsinden farklı bir özelliğe sahipti. Asurların sanat eserleri din ile bir bağ taşımıyordu.

İleri Bir Sanat Anlayışı​

İleri Bir Sanat Anlayışı


Sanatı yalnızca sanat için icra ettiler ve dini imgelerden uzak tuttular. Özellikle heykelcilikle uğraştıkları o dönemde tanrı heykelleri diğer sanat eserlerinin içinde yer almıyordu ve başta kralları için olmak üzere birçok heykel yaptılar.

Mimari alanda da oldukça gelişmişlerdi. Büyük tanrıları için tapınaklar inşa ettiler. Asur İmparatorluğu saraylarına ek olarak inşa ettikleri tapınakları genelde ikiye ayırdılar ve iki büyük tanrıya adadılar.

Sarayları ve tapınakları heykellerle ve birçok sanat eseri ile süslediler. Bu, birçok toplum gibi onlar için de saygının, sevginin ve itaatin göstergesiydi. Güç simgesi olarak kapılara kanatlı boğa heykelleri yaparlar, duvarları kabartmalarla süslerlerdi.

Bu kabartmalarda kazandıkları zaferleri, askeri simgelerini ve cezalandırılan suçluları işleyerek önemli olayları ölümsüzleştirmeyi amaçlarlardı. Kendileri gibi bir Antik Çağ Mezopotamya Uygarlığı olan Sümerlerden oldukça etkilenmişlerdir. Asurların sanatında Sümerlerin yansımalarını görmek de mümkündü.

asurlular-kimdir_720x296.png


Üç ayrı başlık altında incelediğimiz Asur İmparatorluğu, Antik Çağ Mezopotamyasında milattan önce 2025 yılında kuruluşundan sonra milattan önce 605 yılına kadar birçok uygarlığı etkilemiştir.

Savaşları, zaferleri ve geride kalan sanat eserleri ile gelişmiş bir uygarlık oldukları açıkça görülen Asurlar, milattan önce 605 yılında son kez yıkılmaları ile tamamen yok olmuştur.
 
Üst