• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Belgin Doruk'un Hayatı

mum

Özel Üye
Üyelik Tarihi
3 Nis 2008
Konular
2,214
Mesajlar
2,424
MFC Puanı
1,030
98185e84bbd1fb269bc983074e764239.jpg


Belgin Doruk (28 Haziran 1936 - 26 Mart 1995) Türk oyuncu ve model. 1950'ler ve 1960'ların en ünlü ve önemli Türk sinema yıldızlarından, ve ikonlarından biriydi.

1952 yılında, ortaokul son sınıftayken annesinin desteğiyle bir yarışmaya girmiştir. O yıl yarışmadan birinci olarak çıkmıştır. Çakırcalı Mehmet Efe'nin Definesi adlı film oynadığı ilk sinema filmi olmuştur. Daha sonra Ölüm Korkusu, Çölde Bir İstanbul Kızı ve en önemlisi Küçük Hanımefendi filminin serisiyle 1950'ler ve 1960'ların en popüler film yıldızlarından birisi olmuştur. 1953'te yapılan güzellik yarışmasında Türkiye İkinci Güzeli seçildi. 1954 yılında Enver Paşa'nın yeğeni olan yönetmen Faruk Kenç ile evlendi.

Evlendikten bir yıl sonra kızı, Gül dünyaya geldi. 1958 yılında, evlendikten dört yıl sonra boşandılar. Boşandıktan üç yıl sonra yine bir film yönetmeni ve senarist olan Özdemir Birsel ile evlenmiştir. 1961 yılında Nejat Saydam'ın yönettiği Küçük Hanımefendi filminde başrol oynamıştır. Filmin bir diğer Ayhan Işık olmuştur. Bu ikili Türk sinemasının unutulmaz ikilileri arasında yer almıştır. Film, o yıl gişe rekoları kırdı, daha sonra film seri haline getirildi ve Türk sinemasının akılda kalan filmleri arasında yerini aldı. 1960'ların en çok hasılat elde eden film serilerinden birisi olmuştur. 1964 yılında, Orhan Elmas'ın yönettiği Duvarların Ötesi adlı filmde oynamıştır. Film yılın en çok konuşulan ve en iyi filmlerinden birisi olmuştur.

Evlendikten altı yıl sonra, Aydın isimli ikinci çocuğunu dünyaya getirdi. Zeki Müren ile birlikte birçok filmde başrol oynadı. Türk sinemasının bir döneminde en çok film çeviren ve en çok sevilen oyuncularından biriydi. Kariyerindeki başarılara ve halkın gözündeki mutlu imajıyla dikkat çekmekteydi. Özellikle 1960'lı yılların sonuyla 1970'li yılların başından itibaren yaşadığı çeşitli sağlık sorunları ve kişisel problemleri kariyerine de yansımış ve Belgin Doruk'un çalışması da zor olmaya başlamıştır. Kariyerinin son zamanlarında daha az filmde rol aldı. 1970 yılında, Uluslararası Antalya Film Festivali'inde Ayşecik Yuvanın Bekçileri filmindeki performansından dolayı En İyi Kadın Oyuncu Ödülü ödülünü almıştır.

1970 yılından sonra sadece Gecekondu Rüzgarı (1972) adlı filmde rol almıştır. 1975 yılında sinemayı bıraktığını açıklamıştır. 1985 yılında, sinemayı bıraktıktan on yıl sonra bir televizyon reklamında oynamıştır. O dönem aşırı kilolarıyla dikkat çekmiştir. 1995 yılında, Kalp yetmezliği'den dolayı hayatını kaybetmiştir.


Hayatı ve kariyeri

Çocukluk ve ilk evliliği (1936-1955)

1afc149d9ac9bffc710c24ed138a4cbc.jpg


Belgin Doruk, 28 Haziran 1936 tarihinde Ankara'da dünyaya geldi. Sonraki yıllarda ailesi ile birlikte İstanbul'a geldiler ve Bakırköy'ün bir semti olan Yeşilköy'e yerleştiler. Çocukluktan beri artistlik hayalini kuruyordu. 1952 yılında ortaokul son sınıftayken Yıldız Dergisi ve İstanbul Film'in birlikte açtığı bir yarışmaya annesinin desteğiyle girdi. Yarışmada finale kalınca babası çok kızar. Annesinin desteğiyle yarışmaya katılır. Jüride yapımcı, yönetmen Faruk Kenç' de vardır. Kızlar arasında birinci olur. Belgin, dergiye kapak olunca gittiği okulun yönetimi resti çeker ve "Ya okul ya sinema!" der. Belgin Doruk ise sinemayı seçer. Yarışmada erkeklerden Ayhan Işık ve Mahir Özerdem birinci olurken, kadınların birincisi ise Belgin Doruk olmuştur.

Aynı yıl birinci olduktan sonra yönetmenliğini Faruk Kenç'in yaptığı Çakırcalı Mehmet Efe'nin Definesi adlı ilk sinema filminde oynamıştır. Aynı yıl bir sinema filminde daha rol almıştır. Oynadığı iki filmde 1953 yılında vizyona girmiştir. 1953 yılında yapılan güzellik yarışmasında "Türkiye İkinci Güzeli" seçildi. 1953 yılında Köroğlu / Türkan Sultan adlı filmde oynamıştır. Ardından aynı yıl Lütfi Ö. Akad'ın yönettiği Öldüren Şehir adlı filmde oynamıştır. Aynı zamanda film Ayhan Işık ile birlikte başrol oyanadığı filmdir. 1954 yılında, Çalsın Sazlar Oynasın Kızlar adlı filmde bir Jüri üyesini canlandırmıştır. 1954 yılında yönetmen olan Faruk Kenç tarafından evlilik teklifi almıştır. Faruk Kenç yaşça büyük olduğu için ailesi bu evliliğe karşı çıkar. Doruk, ailesinin dediklerine aldırmamıştır ve teklifi kabul ederek evlenmiştir. Evlendiğinde 18 yaşındaydı.

1955 yılında üç yeni sinema filminde rol almıştı. Bunlardan en çok hasılat elde edeni ve en çok dikkat çekeni başrolünü Zeki Müren ile birlikte oynadığı Son Beste filmi olmuştur. Film yılın en iyi Türk filmlerinden birisi olurken, Türk sinemasınında klasikleri arasındaki yerini aldı. 1955 yılında, 19 yaşındayken hamile olduğunu öğrenir. Daha sonra hamileliği başına problem olur. Kocası, Faruk Kenç "Hamilelik için erken" der ve çocuğu aldırmak ister. Bebeği doğurmak istediğini söyler ve aynı yıl kızı Gül'ü dünyaya getirdi. Ama sürekli film çevirdiğinden dolayı bebeğiyle ilgilenemediği için çok üzülür.

Yeşilçam'da büyük başarı (1956-1959)

969604295d95692ed31d196a538bd1dc.jpg



Belgin Doruk, 1956 yılında hiçbir filmde rol almamıştır. 1957 yılında Mahşere Kadar ve Çileli Bülbül gibi filmlerde oynamıştır. Aynı yılın aylarında yönetmenliğini Orhon M. Arıburnu'nun yaptığı Lejyon Dönüşü adlı polisiye filminde rol aldı. Filmin başrolünü Fikret Hakan'la paylaşmıştır. Film, II. Dünya Savaşı yıllarında Afrika'da bir savaşta hafızasını yitirdikten sonra İstanbul'a dönüp, başkasıyla evlenen eski sevgilisine aşık olan bir doktorun aşk ve macera öyküsünü anlatmaktadır. Film, 1957 yılında oldukça başarılı bir gişe elde etmiştir. 1957 yılında son vizyona giren filmi, eşi Faruk Kenç'in yönettiği Çölde Bir İstanbul Kızı olmuştur. Bir macera ve dram filmi olan bu film seyirci tarafından çok beğenilmiştir. Belgin Doruk, artık tüm ülke tarafından tanınmaya başlamış ve Türk sineması için olmazsa olmaz bir oyuncu haline gelmiştir.

Bu filmin çekimlerinden önce 75 kiloya kadar ulaşmıştır. Kilolarından rahatsız olur ve hızlı kilo vermek ister. Annesi o sıralarda bir zayıflama ilacı getirir ve ilacı kullanmaya başlar. İlacın etkisiyle zayıflar ve filmlerde oynamaya devam eder. İlk olarak Seyfi Havaeri'nin yönettiği Daha Çekecek miyim? adlı dram filminde oynar. Daha sonra başrolünü Ayhan Işık'la birlikte olduğu Osman F. Seden'in yönettiği Beraber Ölelim adlı filminde oynar. Film seyirci tarafından olumlu eleştiriler alır. Aydın Arakon'un yönettiği Hayat Cehennemi adlı film 1958 yılında vizyona giren son filmi oldu ve aynı yılı yönetmen eşi Faruk Kenç'ten boşandı. 1959 yılında vizyona giren ilk filmi, 1958 yılının sonunda oynadığı Kederli Yıllar olmuştur. 1959 yılında, tam altı sinema filminde rol almıştır. Bu altı filmden ilk vizyona gireni boşandığı eşinin yönettiği Annemi Arıyorum olmuştur. Filmde, babası ve kız kardeşi ile İzmir'de yaşayan Belgin ailesini terk ederek İstanbul'a başka bir adama kaçar ve annesinin onu bulup, geri getirmesini anlatır.

Bu filmden sonra Mümtaz Yener'in yönettiği Binnaz adlı tarihi filmde oynadı. Filmin konusu 18. yüzyıl'da geçiyordu. Bu filmden sonra vizyona Osman F. Seden'in yönettiği Kırık Plak filminde oynadı. Bir aşk filmi olan bu filmde başrolü Zeki Müren'le paylaşıyordu. 1959 yılında vizyona giren diğer bir filmi ise Nevzat Pesen'in yönettiği Samanyolu filmi olmuştur. Filmin başrolünü dönemin genç ve yakışıklı oyuncusu Göksel Arsoy'la paylaşmıştır. 1959 yılının sonunda iki filmi daha vizyona girmiştir. Bunlardan ilki Arşavir Alyanak'ın yönettiği Ömrümün Tek Gecesi adlı film olmuştur. Film, yazar Esat Mahmut Karakurt'un romanından sinemaya uyarlanmıştır. 1950'li yılları ise Ölmeyen Aşk adlı filmle kapatır. Film, çok zengin ama hasta olan ve fakir bir gencin hüzünlü aşk hikâyesini anlatır.

Küçük Hanımefendi ve kilo problemi (1960-1967)
1960 yılında ilk olarak Atıf Yılmaz'ın yönettiği Ayşecik Şeytan Çekici adlı filmde rol almıştır. Filmin başrollerini Zeynep Değirmencioğlu ve Eşref Kolçak'la paylaşmıştır. Bir aile ve dram türünde olan bu filminde Ayşecik zengin annesi ile fakir işçi babasını tekrar birleştirmeye çalışır. Daha sonra Hulki Saner'in yönettiği Gece Kuşu adlı filmi vizyona girer. Peş peşe filmleri art arda vizyona girmeye devam eder. Orhan Elmas'ın yönettiği filmi Kanlı Firar adlı filmde oynadı. Bu filmden sonra Satın Alınan Adam adlı filmi vizyona girdi. Ardından Nejat Saydam'ın yönettiği Yeşil Köşkün Lambası adlı dram filminde Ekrem Bora ile birlikte başrol oynadı. Seyirciler filme olumlu tepkiler vermiştir.

Son olarak İlk Aşk ve ***** adlı filmlerde oynamıştır. 1960'lı yılların başında altın çağını yaşamaktadır. 1960 yılında birçok film çevirdikten sonra, 1961 yılında tam on filmde rol aldı. Bunlardan ilki Nejat Saydam'ın yönettiği Aşkın Saati Gelince adlı film olmuştur. 7 Mayıs 1961’de Özdemir Birsel ile evlenir. Balayına gitmemişlerdir yeni eşi işkolik bir insandı. Filmin kadrosunda, Göksel Arsoy, Çolpan İlhan, Avni Dilligil ve Sadri Alışık gibi Türk sinemasının büyük isimleri yer alıyordu. Bu başarılı filmin ardından Hulki Saner'in yönettiği Bir Demet Yasemen filminde oynadı. Film, Çalıkuşu'nun modernleştirilmiş haline benzetildi. Ardından Bir Yaz Yağmuru, Bülbül Yuvası ve Düğün Alayı filmlerinde rol aldı.

73af7a5d6e994670990148d263db6e1f.jpg


1961 yılında efsane olacak ve adının bundan sonra filmdeki rolüyle anılacağı bir filmde rol aldı. Küçük Hanımefendi adındaki bu filmdeki rol arkadaşı Ayhan Işık ve Sadri Alışık olmuştur. Film, yılın en çok izlenen ve en beğenilen filmlerinden birisi olmuştur. Film o kadar çok olumlu eleştiriler almıştır ki daha sonra dört tane daha devam filmi çekilmiştir ve bir seri haline getirilmiştir. Daha sonra bu seri Türk sinemasının unutulmazları arasına girmiştir. Film, 1962 yılının ikinci günü vizyona girmiştir. 1961 yılında, Kızıl Vazo, Tatlı Günah, Zavallı Necdet ve son olarak da Özleyiş filminde oynayarak 1961 yılını kapatmıştı.

1962 yılında, ilk olarak Aşka Karşı Gelinmez adlı filmde oynadı. Ardından Tamer Yiğit'inde baş rolünde oynadığı Daima Kalbimdesin filminde oynamıştır. Daha sonra Gönül Avcısı ve Zeki Müren'inde baş rolünde oynadığı Hayat Bazen Tatlıdır filminde oynamıştır. 1962 yılının sonunda, Küçük Hanımefendi filminin üç devam filminde oynadı. Bunlar, Küçük Hanım Avrupa'da, Küçük Hanımın Kısmeti ve Küçük Hanımın Şoförü filmleridir. Bu filmler art arda vizyona girmiş ve gişe rekorları kırmıştır. 1962 yılında, son olarak Yalnızlar İçin adlı bir dram filminde oynamıştır. 1963 yılında ilk olarak Akdeniz Şarkısı adlı filmde oynamıştır. Filmin baş rolünde Ekrem Bora da rol alıyordu. Ardından, Aşk Tomurcukları, Bahçevan ve Kadınlar Hep Aynıdır adlı filmlerde oynadı. 1963 yılında son olarak İlk Göz Ağrısı adlı bir Nejat Saydam filminde oynadı. 1964 yılında yedi filmde oynadı.

Bunlardan ilki Turgut Demirağ'ın yönettiği Aşk ve Kin filmi olmuştur. Film seyirciler tarafından olumlu tepkiler almıştır. Olumlu tepkilerin yanı sıra Altın Portakal Film Festivali'nde En İyi Film Ödülü'nü almıştır. Filmde, Evlendiği gece bir trafik kazasında sakat kalan bir adamla, talihsiz eşinin öyküsünü anlatır. Bu başarılı filmin ardından Bitirimsin Hanım Abla adlı bir Nişan Hançeryan filminde oynadı. Sonra ise Orhan Elmas'ın yönettiği Özden Çelik, Tanju Gürsu ve Erol Taş gibi isimlerinde rol aldığı Duvarların Ötesi filminde oynamıştır. Film yılın en başarılı filmlerinden birisi olmuştur. Film, ceza evinden kaçmış bir grup mahkumun rehin aldıkları bir kızla birlikte sıkıştırıldıkları bir depodaki gerilim dolu saatlerini anlatır. Rehin aldıkları öğretmen kız, bu süreçte onların iyi yönlerini de görür ve onlara yardım etmek ister.

8fbc5e7d6077b98cd34e4cfbaf1355b6.jpg


1964 yılında daha sonra sırasıyla Halit Refiğ'in yönettiği Evcilik Oyunu, ardından İstanbul Kaldırımları ve Şoförler Kralı filmlerinde rol alır. Son olarak Metin Erksan'ın yönettiği Suçlular Aramızda filminde rol alır. 1965 yılında toplam dokuz filmde oynadı. 1965 yılında Ediz Hun, Ajda Pekkan ve Hulusi Kentmen'inde kadrosunda yer aldığı Bir Gönül Oyunu filminde oynamıştır. Bu filmden sonra Halit Ziya Uşaklıgil'in eserinden uyarlanan Kırık Hayatlar filminde oynadı. Cüneyt Arkın'ın başrolünde oynadığı Türker İnanoğlu'nun yönettiği Satılık Kalp filminde rol aldı. Daha sonra Sayılı Dakikalar, Yasak Cennet ve Şoförün Kızı filmlerinde başrol oynadı. Atıf Yılmaz'ın yönettiği Zeki Müren'inde baş rolünde yer aldığı Hep O Şarkı filminde oynadı. 1965 yılının sonlarında Bozuk Düzen filminde oynadı. Film, Haldun Dormen'in yönettiği ilk sinema filmidir. Film, 3. Altın Portakal Film Festivali'nde En İyi Film Ödülü'nü aldı. Film, 1966 yılının ilk günü vizyona girdi. 1966 yılında ilk olarak bir Orhan Aksoy filmi olan Allahaısmarladık Yavrum da oynadı. Ardından, Atıf Yılmaz'ın yönettiği Sevgilim Bir Artistti filminde rol adlı. Daha sonra ilk sinemaskop film olan Toprağın Kanı filminde rol aldı. 1966 yılında vizyona giren son filmi Haldun Dormen'in yönettiği Güzel Bir Gün İçin olmuştur. 1967 yılında ise sadece Sırrı Gültekin'in yönettiği Yıkılan Gurur adlı filmde oynamıştır. Filmde, kocasını kendisine aşık ettirebilmek isteyen bir baldız ve fakir rolüne giren bir kızın hikâyesi anlatır. Aynı yıl oğlu Aydın'ı dünyaya getirmiştir.

Son filmler, Ödül, Sinemaya veda ve Reklam (1968-1987)

e6481c550b9c9af86555ae27ff69baf0.jpg


1960'lı yılların sonunda kilo problemleri ciddi boyutta hızlandı. 1968 yılında, ilk olarak baş rolünde İzzet Günay'ın da rol aldığı Atlı Karınca Dönüyor filminde oynadı. Ardından, Ülkü Erakalın'ın yönettiği ve senaryosunu Sadık Şendil'in yazdığı Kanlı Nigar filminde başrol de yer aldı. Daha sonra birçok ünlünün yer aldığı İstanbul'da Cümbüş Var adlı filmde kendisi olarak yer aldı. 1968 yılında, son olarak Ülkü Erakalın'ın yönetmenliğini üstlendiği İstanbul'u Sevmiyorum filminde oynadı.

1969 yılında ilk olarak aile ve komedi filmi olan Aram Gülyüz'ün yönettiği Ayşecik Yuvanın Bekçileri filminde oynadı. Filmde, yıllar önce anne ve babası boşanmış olan iki kardeş birbirlerini tanımadan bir kampta karşılaşır. Kardeş olduklarını anladıktan sonra tekrar anne ve babasını evlendirmek için plan hazırlayarak tekrar evlenmelerini sağlarlar. Bu filmdeki rolüyle Belgin Doruk, Altın Koza Film Festivali'nde En İyi Kadın Oyuncu ödülünü almıştır. Daha sonra, Uluslararası Antalya Film Festivali'nde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü alarak büyük başarılara imza atmıştır. 1969 yılında oynadığı ikinci ve son film Şahane İntikam olmuştur.

1970'li yıllara gelindiğinde ilk olarak Tunç Başaran'ın yönettiği Gönül Meyhanesi filminde oynadı. Filmde, annesiyle birlikte yaşayan fakir bir öğrenci ile ona arabayla çarparak kör olmasına neden olan bir şarkıcının öyküsünü anlatır. Bu filmin ardından, Küçük Hanımefendi serisinin beşinci ve son filmi olan Küçük Hanımın Şoförü filminde oynadı. Baş rolünde diğer serilerde de olduğu gibi Ayhan Işık yer alıyordu. Fakat serinin bu son filminde Sadri Alışık yer almadı. Filmin adı serinin üçüncü filmi ile aynıdır. 1970 yılında oynadığı son film Ertem Göreç'in yönettiği Pamuk Prenses ve 7 Cüceler adlı filmi olmuştur.

Film, Walt Disney'in 1937 yılında vizyona sunduğu Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler adlı anismasyon filminden uyarlanmıştır. Ayrıca film, 1971 yılında yapılan Uluslararası Antalya Film Festivali'nde En İyi 3. Film Ödülü'nü almıştır. Belgin Doruk, 1971 yılında hiçbir filmde rol almadı. 1972 yılında, Gecekondu Rüzgarı adlı son sinema filminde oynadı. Filmin yönetmenliğini Sırrı Gültekin yapıyordu. Film, 1973 yılında vizyona girmiştir. Bu filmden sonra, Belgin Doruk hiçbir sinema filminde rol almamıştır. 1975 yılında sinemayı bıraktığına dair bir açıklama yapmıştır. 1987 yılında, 15 yıl aradan sonra televizyon reklamı için teklif geldi ve teklifi kabul edip reklam filminde oynadı.


Kariyerindeki son yılları ve ölümü

27d66a8299c2fb01ba6a09e648a27670.jpg


1955 yılında, aldığı kilolardan rahatsız olup annesinin verdiği bir zayıflama ilacını kullandı. İlacı düzenli olarak kullanmaya başladı ve 1960 yılların başına kadar eski haline dönmeyi başardı. 1967 yılında, "Pat" adlı bir zayıflama ilacını kullanmaya başlar. İlaçtaki Amfetamin maddesinin bilincinde değildir. Amfetamin sinir sistemini bozan bir uyuşturucudur. Özdemir Birsel'in yoğun iş temposu Belgin Doruk'u iyice bunaltır. Teselliyi içkide arar ve daha sonra şarkıcılık teklifi alır. İlacın etkisiyle kendini operacı gibi hissedip kabul eder. Müzik dersi almasını öneren Zeki Müren'i dinlemez. Amfetamin'in etkisiyle kendinde değildir. Sahnedeki ilk gecesinde şarkı yerine şiir okumaya başlar. Seyirciler ve sahne arkası şaşkın halde olayı izlemektedirler. İlk sahne deneyimi fiyaskoyla biten Belgin Doruk gözlerini yatağında açar.

Her yeri titrer ve bu sıralarda Özdemir Birsel maddi sıkıntıya düşer. Sinir krizi geçiren Belgin Doruk Şişli'deki Fransız Lape Hastanesine yatar.Akıl hastalarının tedavi gördüğü hastanenin demir kapıları Belgin Doruk'u çok korkutur. Kendini zindanda gibi hisseden oyuncunun kilitlendiği odadan çığlıkları yükselir. Zincire vurulduğu iddiası da vardır. Özdemir Birsel 1970’lerin başında iflas eder. Belgin Doruk’un yalnızlığına, mutsuzluğuna ekonomik sarsıntı eklenir.

Yaşanan bu sıkıntılar ve aldığı kilolardan sonra, 1972 yılında son filminde oynar ve 1975 yılında sinemayı bıraktığını açıklar. Sinemayı bıraktıktan 20 yıl sonra, Bebek'teki gece rahatsızlandı. Son gecesinde tansiyonu sürekli çıkıp inmeye başladı. 27 Mart 1995 gününün ilk saatlerinde hayatını kaybetti. Cenazesi, Şişli Camii'sinden kaldırıldı. Ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi.


Alıntı
 
Üst