Ben bir kadınım; doğduğumda aileme çocuk sahibi olmanın mutluluğunu yaşatmak dışında soy devam ettirebilme yeteneği taşımadığımdan çoğu zaman evlattan sayılmayan...
Ben bir kadınım; okulda ağabeylerime kaç kardeşsiniz sorusu sorulduğunda 'iki kardeşiz bir de kız var' yanıtı verdiren.
Ben bir kadınım; ilk oyuncağı bebek olan; çünkü büyüdüğünde en önemli işi çocuk doğurup bakmak olacak olan...
Ben bir kadınım; biraz haylaz ve hırçınsam 'erkek Fatma' diye anılan...
Ben bir kadınım; uslu ol, hanım hanımcık dur, fingirdeme sözlerini pek küçücükken duymaya başlayan...
Ben bir kadınım; ev içi işleri yapmayı öğrenerek geçirdiğim çocukluğum yüzünden aslında gelişebilecek bir çok yeteneğimi açığa çıkarma fırsatı bulamayan...
Ben bir kadınım; okumasına ne gerek var, zaten evlenecek o denilen. Ne kadar okuyacağına bile evin erkeği tarafından karar verilen...
Ben bir kadınım; törelerin zincirinden kendini kurtaramayan... töre cinayetlerine kurban giden... İşlenen cinayette hem kurban hem de suçlu olan...
Ben bir kadınım; sokakta saldırıya uğrasam o saatte orada ne işi vardı denilen...
Ben bir kadınım; aynı emeği harcadığım bir erkekten çok daha az kazanan...
ev içinde harcadığım emek ise hiçe sayılan...
Ben bir kadınım;her başarılı erkeğin arkasında duran.. bir türlü kendi başarılarıyla anılamayan... O başarılı erkek için hiç durmadan çalışan...
Ben bir kadınım; bana dayatılan güzellik anlayışları içinde çırpınan... bu çırpınış sırasında bir anda metalaştırılan.
Ben bir kadınım; başarmaya başladığım her işin arkasında garip yatak odası hikayeleriyle anılan...
Ben bir kadınım; doğduğunda babasına, evlendiğinde kocasına ait olan...
Ben bir kadınım; oynak kalçalarımla anılan ve dünyanın en büyük şairlerinden biri için bile 'bizim' kadınlarımız olan.
Ben bir kadınım; başarılı erkek nesline ilk günahını işleten.
Ben bir kadınım; okulda ağabeylerime kaç kardeşsiniz sorusu sorulduğunda 'iki kardeşiz bir de kız var' yanıtı verdiren.
Ben bir kadınım; ilk oyuncağı bebek olan; çünkü büyüdüğünde en önemli işi çocuk doğurup bakmak olacak olan...
Ben bir kadınım; biraz haylaz ve hırçınsam 'erkek Fatma' diye anılan...
Ben bir kadınım; uslu ol, hanım hanımcık dur, fingirdeme sözlerini pek küçücükken duymaya başlayan...
Ben bir kadınım; ev içi işleri yapmayı öğrenerek geçirdiğim çocukluğum yüzünden aslında gelişebilecek bir çok yeteneğimi açığa çıkarma fırsatı bulamayan...
Ben bir kadınım; okumasına ne gerek var, zaten evlenecek o denilen. Ne kadar okuyacağına bile evin erkeği tarafından karar verilen...
Ben bir kadınım; törelerin zincirinden kendini kurtaramayan... töre cinayetlerine kurban giden... İşlenen cinayette hem kurban hem de suçlu olan...
Ben bir kadınım; sokakta saldırıya uğrasam o saatte orada ne işi vardı denilen...
Ben bir kadınım; aynı emeği harcadığım bir erkekten çok daha az kazanan...
ev içinde harcadığım emek ise hiçe sayılan...
Ben bir kadınım;her başarılı erkeğin arkasında duran.. bir türlü kendi başarılarıyla anılamayan... O başarılı erkek için hiç durmadan çalışan...
Ben bir kadınım; bana dayatılan güzellik anlayışları içinde çırpınan... bu çırpınış sırasında bir anda metalaştırılan.
Ben bir kadınım; başarmaya başladığım her işin arkasında garip yatak odası hikayeleriyle anılan...
Ben bir kadınım; doğduğunda babasına, evlendiğinde kocasına ait olan...
Ben bir kadınım; oynak kalçalarımla anılan ve dünyanın en büyük şairlerinden biri için bile 'bizim' kadınlarımız olan.
Ben bir kadınım; başarılı erkek nesline ilk günahını işleten.