Peony
Onursal Üye
- Üyelik Tarihi
- 9 Şub 2015
- Konular
- 12,075
- Mesajlar
- 34,903
- MFC Puanı
- 57,450
Çepni boyu, Oğuz Kağan Destanına göre Oğuzların 24 boyundan biri ve Kaşgarlı Mahmuda göre yirmi iki Oğuz bölüğünden Divân-ı Lügatit-Türkde; "Yirmibirincisi: "جآپنِ Çepni"lerdir. Boyun genel özelliği asi, atılgan, cesur, mert ve savaşçı olmalarıdır. Çepni kelimesi düşmanla savaşan, mert, yiğit, asi, cesur anlamında kullanılmıştır.
Günümüzde Rumeli ve Anadoluda yaşayan Oğuz/Türkmen boylarından biridir. Karadeniz bölgesindekiler çoğunlukla Sünni olmakla birlikte, Alevi olan gruplara da rastlanır. Prof. Dr. Irene Melikoff, Hacı Bektaşi Veli hazretlerinin ve onun İlk müritlerinden olan Kadıncık Ana ve Abdal Musanın da Çepni Olduğunu yazar (Bak. Kırkların Ceminde isimli eseri).
Ayrıca Prof. Dr. Faruk Sümer Oğuzlar/Türkmenler isimli eserinde Çepnilerin, Hacı Bektaşi Velinin müritlerinden olduklarını ve Anadolunun değişik yerlerinde yaşadıklarını, Gaziantep, Giresun, Gümüşhane, Ordu, Trabzon, Bayburt olmak üzere Karadeniz Bölgesinde yoğun olarak yaşayan Çepnilerin ise çoğunlukla Sünni olduğunu, ancak zamanında Alevi olan grupların da Sünnileştiğini yazar.
Anadoluya gelmeden önce Türkistan ve Horasanda öbür boylarla birlikte yaşayan Çepniler, Selçuklulara katılıp Anadoluya geldiler. Başta Karadeniz olmak üzere Anadolunun Türkleşmesinde önemli rol oynadılar. 1515 yılındaki tahrir defterlerine göre Şimdiki Giresun ve civarındaki iller Vilayeti Çepni isimli bir idari bölge olarak gösterilmiştir (Bak.Prof.Faruk Sümerin Oğuzlar/Türkmenler isimli eseri).
Vilayet-nameye göre Kırşehirin Suluca Kara-Hüyük köyüne gelen Hacı Bektaş-ı Velinin ilk müridleri Çepniden idiler. Bu husus aynı zamanda bu boyun mensuplarından mühim bir kısmının niçin Alevi olduğunu izah edebilir. Çepnilerin mühim bir kısmı 1240daki Baba İshak Türkmenlerinin isyanına katılmıştır (Bak. Abdülbaki Gölpınarlı).
Tarihte Çepni Boyu[değiştir | kaynağı değiştir]
Oğuz, Türkmen Çepni boyu, Üçoklar kolundan (sol kolundan) Oğuz Kağanın oğlu Gök Hanın soyundan geldikleri kabul edilir. Çepniler, Doğu Karadenizin Türkleşmesinde önemli bir rol oynamışlardır. Çepniler; 1071de Anadolunun, 1277 yılından itibaren de Sinoptan Trabzona kadar olan Karadeniz Bölgesinin fethedilmesinde başta Güvenç Abdal hazretleri olmak üzere çok aktif görevler üstlendiler. 1277 yılında Sinopa saldıran Rum Pontus İmparatorluğunun ordusunu bozguna uğrattılar. Güvenç Abdal hazretlerinin makamı Gümüşhane,Kürtün, Güvendi yaylasında bulunur. Çepnilerin mühim bir kısmın 1277 yılında Sinop Yöresinde yaşadığı görülüyor. 1404 yılında Timur a giden İspanyol elçisi Clavijo Ordu ve Giresunun 10.000 kişilik bir Çepni kuvvetine Sahip Hacı Emir beyin oğlu Hacı Süleyman beyin elinde olduğunu yazar.
Çepni boyunun özelliği "nerde yağu görse orda savaşır" olarak anlatılmaktadır. Onların haksızlıklara karşı gelen ve savaşçı karakterleri, önemlerini günümüze yansıtacak kalıcı sanatsal ürünler meydana getirmelerini engellemiştir. Çepnilere ait kabileler, değişik tarihlerde farklı cephelerde savaşmışlar ve ordu ile gittikleri bölgelere yerleşmişler. Savaşlarda nüfusları azalmıştır.
Türkmen Safevi İmparatoru Şah İsmailin şahsi muhafızlarının Çepnilerden olduğu gibi Gazi M.Kemal .Aün de özel muhafızlarının Giresunlu Topal Osman ve diğer Çepnilerden olması ilginç bir rastlantı olup, bu durum bu boyun daima cesur, mert ve güvenilir olduğunun en çarpıcı örneğidir.
Rumeli ve Balkanlarda Çepniler
Osmanlı devleti kurulmadan önce Sarı Saltuk ve İzzeddin Keykavusla birlikte Deliorman ve Dobruca bölgelerine geçen Türkmenler Çepni boyundandır. Deliorman ve Dobrucadaki bu Çepniler hem yerel Kıpçak ve Peçenek halklarıyla hem de daha sonra gelen diğer Türkmen boylarıyla karışmışlar ve Çepnililik bilincini yitirmişlerdir. Ancak Çepni inancı olan Bektaşiliği devam ettirmektedirler. Birçoğuda Batı Anadoluya geri göçerek bugünkü Batı Anadolu Çepnilerini oluşturmuştur. Dobrucada bulunan Türkler kendilerinin Türkmen olduklarını ve inanç önderlerinin Sarı Saltuk olduğunu söyleyerek bu gün bile Camilerde ve Tekkelerde onun adına dualar ederler.
Romanya ve Moldovadaki İzzeddin Keykavus taraftarı bir grup Çepni ise Hristiyanlığa geçmiştir. Keykavustan dolayı bu Çepnilere Gagavuz dendiği ileri sürülür. İlginç olanı Gagavuz Türklerinin Trabzon ağzıyla konuştuğu tespit edilmiştir. Örneğin geçen sene yerine Ordu-Giresun-Trabzon ağzında kullanılan Bıldır kelimesi kullanılır. Daha bunun gibi birçok örnek kelime bulunmaktadır.
Kurtuluş Savaşı
Rum ve Ermeni Çetecilere karşı savaşıp doğu Karadenizde asayişi sağlamışlardır. M.K.A 19 Mayıs 1919da Samsuna çıktığında Giresun Çepnilerinden olan Topal Osman Ağa ve arkadaşlarını milli mücadeleye davet etmiş ve Kazım Karabekirin de tavsiyesiyle de kendisine Giresun,Trabzon Çepnilerinden oluşan bir muhafız kıtası seçmiştir. Topal Osman ve Giresun Çepnileri bu şerefli görevi başarıyla yerine getirmiş ve Cumhuriyetin ilanına kadar M.K.A en yakın silahlı unsurları olmuşlardır.
Sivas kongresinden sonra M.K.Ae karşı Padişah yanlısı muhalefet artınca Kazım Karabekir Topal Osman ve arkadaşlarından oluşan Muhafız kıtasının sayısının artırılmasını ve M.K.Ae karşı olan muhalefetin kuvvetle bastırılmasını emretmiştir. Şöhreti belli Çepni muhafızları gören muhalefet sinmek zorunda kalmıştır. Giresun,Trabzon Çepnilerden oluşan M.K.Aün muhafız kıtası bugünkü TBMM deki muhafız bölüğünün ve Cumhurbaşkanlığı muhafız alayının temelini oluşturur. Kurtuluş savaşı esnasında TBMM deki localarında oturan Giresunlu Muhafızların yerinde bugün askeri erkan oturur.
Günümüz
Giresun ili ve yöresi Vilayet-i Çepni olarak tarihte anılmaktadır. Trabzon, Kürtün, Ordu, Mesudiye, Gürgentepe, Koyulhisar, Suşehri, Akıncılar, Canik, Giresun, Beşikdüzü, Çorum ili Kargı ilçesi Göletçetmi,Kargı köyü, Şalpazarında yoğun olarak Çepni boyları yaşamaktadır. Bugün bile Rize ve Trabzonda Çebi, Çep soyadı ile anılan kalabalık sülaleler vardır ve bunlar Çepni Oğuzlarından olduğu ileri sürülmektedir. Öte yandan; Trabzon, Gümüşhane, Giresun, Dereli, Espiye, başta olmak üzere birçok yüksek köyde Çepniler yaşamaya ve geleneklerini sürdürmeye devam etmektedir. Batı Karadenizde Kastamonunun Tosya ve çatalzeytin ilçesinde "Çepni" adında bu boydan gelen insanların yaşadığı köyde bulunmaktadır.Karadeniz Çepnileri makamı, Gümüşhane Kürtün,Güvendi yaylasında bulunan Güvenç Abdal Ocağına bağlıdırlar.Ayrıca Şanlı Urfada Yaslıca beldesi adında tamamen Çepni Türkmenlerinden oluşan bir belde vardır.
Çepniler ayrıca; Ege bölgesinde Çanakkale, Manisa, İzmir; Marmarada Balıkesirde yaşarlar. Ayrıca Sivas, Gaziantepte de Çepni köyleri vardır. Çanakkale, Balıkesir, İzmir, Manisa ve Gaziantep bölgelerinde de yaşamaya devam etmektedirler. Çanakkale Küçükkuyuda bulunan Büyük Çetmi ve Küçük Çetmi köylerinin ve civar köylerin halkının önemli bir bölümü Çepni kökenlidir. Bolu Merkez ve Mudurnu ilçesinde de birer tane Çepni köyü bulunmaktadır. Bursanın Mudanya ilçesinde de bir Çepni köyü bulunmaktadır.
Günümüzde Rumeli ve Anadoluda yaşayan Oğuz/Türkmen boylarından biridir. Karadeniz bölgesindekiler çoğunlukla Sünni olmakla birlikte, Alevi olan gruplara da rastlanır. Prof. Dr. Irene Melikoff, Hacı Bektaşi Veli hazretlerinin ve onun İlk müritlerinden olan Kadıncık Ana ve Abdal Musanın da Çepni Olduğunu yazar (Bak. Kırkların Ceminde isimli eseri).
Ayrıca Prof. Dr. Faruk Sümer Oğuzlar/Türkmenler isimli eserinde Çepnilerin, Hacı Bektaşi Velinin müritlerinden olduklarını ve Anadolunun değişik yerlerinde yaşadıklarını, Gaziantep, Giresun, Gümüşhane, Ordu, Trabzon, Bayburt olmak üzere Karadeniz Bölgesinde yoğun olarak yaşayan Çepnilerin ise çoğunlukla Sünni olduğunu, ancak zamanında Alevi olan grupların da Sünnileştiğini yazar.
Anadoluya gelmeden önce Türkistan ve Horasanda öbür boylarla birlikte yaşayan Çepniler, Selçuklulara katılıp Anadoluya geldiler. Başta Karadeniz olmak üzere Anadolunun Türkleşmesinde önemli rol oynadılar. 1515 yılındaki tahrir defterlerine göre Şimdiki Giresun ve civarındaki iller Vilayeti Çepni isimli bir idari bölge olarak gösterilmiştir (Bak.Prof.Faruk Sümerin Oğuzlar/Türkmenler isimli eseri).
Vilayet-nameye göre Kırşehirin Suluca Kara-Hüyük köyüne gelen Hacı Bektaş-ı Velinin ilk müridleri Çepniden idiler. Bu husus aynı zamanda bu boyun mensuplarından mühim bir kısmının niçin Alevi olduğunu izah edebilir. Çepnilerin mühim bir kısmı 1240daki Baba İshak Türkmenlerinin isyanına katılmıştır (Bak. Abdülbaki Gölpınarlı).
Tarihte Çepni Boyu[değiştir | kaynağı değiştir]
Oğuz, Türkmen Çepni boyu, Üçoklar kolundan (sol kolundan) Oğuz Kağanın oğlu Gök Hanın soyundan geldikleri kabul edilir. Çepniler, Doğu Karadenizin Türkleşmesinde önemli bir rol oynamışlardır. Çepniler; 1071de Anadolunun, 1277 yılından itibaren de Sinoptan Trabzona kadar olan Karadeniz Bölgesinin fethedilmesinde başta Güvenç Abdal hazretleri olmak üzere çok aktif görevler üstlendiler. 1277 yılında Sinopa saldıran Rum Pontus İmparatorluğunun ordusunu bozguna uğrattılar. Güvenç Abdal hazretlerinin makamı Gümüşhane,Kürtün, Güvendi yaylasında bulunur. Çepnilerin mühim bir kısmın 1277 yılında Sinop Yöresinde yaşadığı görülüyor. 1404 yılında Timur a giden İspanyol elçisi Clavijo Ordu ve Giresunun 10.000 kişilik bir Çepni kuvvetine Sahip Hacı Emir beyin oğlu Hacı Süleyman beyin elinde olduğunu yazar.
Çepni boyunun özelliği "nerde yağu görse orda savaşır" olarak anlatılmaktadır. Onların haksızlıklara karşı gelen ve savaşçı karakterleri, önemlerini günümüze yansıtacak kalıcı sanatsal ürünler meydana getirmelerini engellemiştir. Çepnilere ait kabileler, değişik tarihlerde farklı cephelerde savaşmışlar ve ordu ile gittikleri bölgelere yerleşmişler. Savaşlarda nüfusları azalmıştır.
Türkmen Safevi İmparatoru Şah İsmailin şahsi muhafızlarının Çepnilerden olduğu gibi Gazi M.Kemal .Aün de özel muhafızlarının Giresunlu Topal Osman ve diğer Çepnilerden olması ilginç bir rastlantı olup, bu durum bu boyun daima cesur, mert ve güvenilir olduğunun en çarpıcı örneğidir.
Rumeli ve Balkanlarda Çepniler
Osmanlı devleti kurulmadan önce Sarı Saltuk ve İzzeddin Keykavusla birlikte Deliorman ve Dobruca bölgelerine geçen Türkmenler Çepni boyundandır. Deliorman ve Dobrucadaki bu Çepniler hem yerel Kıpçak ve Peçenek halklarıyla hem de daha sonra gelen diğer Türkmen boylarıyla karışmışlar ve Çepnililik bilincini yitirmişlerdir. Ancak Çepni inancı olan Bektaşiliği devam ettirmektedirler. Birçoğuda Batı Anadoluya geri göçerek bugünkü Batı Anadolu Çepnilerini oluşturmuştur. Dobrucada bulunan Türkler kendilerinin Türkmen olduklarını ve inanç önderlerinin Sarı Saltuk olduğunu söyleyerek bu gün bile Camilerde ve Tekkelerde onun adına dualar ederler.
Romanya ve Moldovadaki İzzeddin Keykavus taraftarı bir grup Çepni ise Hristiyanlığa geçmiştir. Keykavustan dolayı bu Çepnilere Gagavuz dendiği ileri sürülür. İlginç olanı Gagavuz Türklerinin Trabzon ağzıyla konuştuğu tespit edilmiştir. Örneğin geçen sene yerine Ordu-Giresun-Trabzon ağzında kullanılan Bıldır kelimesi kullanılır. Daha bunun gibi birçok örnek kelime bulunmaktadır.
Kurtuluş Savaşı
Rum ve Ermeni Çetecilere karşı savaşıp doğu Karadenizde asayişi sağlamışlardır. M.K.A 19 Mayıs 1919da Samsuna çıktığında Giresun Çepnilerinden olan Topal Osman Ağa ve arkadaşlarını milli mücadeleye davet etmiş ve Kazım Karabekirin de tavsiyesiyle de kendisine Giresun,Trabzon Çepnilerinden oluşan bir muhafız kıtası seçmiştir. Topal Osman ve Giresun Çepnileri bu şerefli görevi başarıyla yerine getirmiş ve Cumhuriyetin ilanına kadar M.K.A en yakın silahlı unsurları olmuşlardır.
Sivas kongresinden sonra M.K.Ae karşı Padişah yanlısı muhalefet artınca Kazım Karabekir Topal Osman ve arkadaşlarından oluşan Muhafız kıtasının sayısının artırılmasını ve M.K.Ae karşı olan muhalefetin kuvvetle bastırılmasını emretmiştir. Şöhreti belli Çepni muhafızları gören muhalefet sinmek zorunda kalmıştır. Giresun,Trabzon Çepnilerden oluşan M.K.Aün muhafız kıtası bugünkü TBMM deki muhafız bölüğünün ve Cumhurbaşkanlığı muhafız alayının temelini oluşturur. Kurtuluş savaşı esnasında TBMM deki localarında oturan Giresunlu Muhafızların yerinde bugün askeri erkan oturur.
Günümüz
Giresun ili ve yöresi Vilayet-i Çepni olarak tarihte anılmaktadır. Trabzon, Kürtün, Ordu, Mesudiye, Gürgentepe, Koyulhisar, Suşehri, Akıncılar, Canik, Giresun, Beşikdüzü, Çorum ili Kargı ilçesi Göletçetmi,Kargı köyü, Şalpazarında yoğun olarak Çepni boyları yaşamaktadır. Bugün bile Rize ve Trabzonda Çebi, Çep soyadı ile anılan kalabalık sülaleler vardır ve bunlar Çepni Oğuzlarından olduğu ileri sürülmektedir. Öte yandan; Trabzon, Gümüşhane, Giresun, Dereli, Espiye, başta olmak üzere birçok yüksek köyde Çepniler yaşamaya ve geleneklerini sürdürmeye devam etmektedir. Batı Karadenizde Kastamonunun Tosya ve çatalzeytin ilçesinde "Çepni" adında bu boydan gelen insanların yaşadığı köyde bulunmaktadır.Karadeniz Çepnileri makamı, Gümüşhane Kürtün,Güvendi yaylasında bulunan Güvenç Abdal Ocağına bağlıdırlar.Ayrıca Şanlı Urfada Yaslıca beldesi adında tamamen Çepni Türkmenlerinden oluşan bir belde vardır.
Çepniler ayrıca; Ege bölgesinde Çanakkale, Manisa, İzmir; Marmarada Balıkesirde yaşarlar. Ayrıca Sivas, Gaziantepte de Çepni köyleri vardır. Çanakkale, Balıkesir, İzmir, Manisa ve Gaziantep bölgelerinde de yaşamaya devam etmektedirler. Çanakkale Küçükkuyuda bulunan Büyük Çetmi ve Küçük Çetmi köylerinin ve civar köylerin halkının önemli bir bölümü Çepni kökenlidir. Bolu Merkez ve Mudurnu ilçesinde de birer tane Çepni köyü bulunmaktadır. Bursanın Mudanya ilçesinde de bir Çepni köyü bulunmaktadır.