• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Kafein: Nedir, Kafein Ne İşe Yarar, Kafein Faydaları, Kafein Zararları Nedir?

Master

You
Yönetici
Üyelik Tarihi
8 Ara 2012
Konular
4,182
Mesajlar
11,469
MFC Puanı
34,700
303592_218622961529120_1710374605_n.jpg


Kafein, aslında birçok bitkide bulunan metilksantin adı verilen bir bileşik türüne ait doğal bir maddedir. Kimyasal formülü: C8 H10 N4 O2. Sistematik adı ise "1,3,7-trimethylxanthine" veya "3,7-dihydro-1,3,7-trimethyl-1H-purine-2,6-dione". Çay ve kahvede bulunan en etkin madde olmasının yanısıra kafein ayrıca kolalı içecekler, çikolata ve bazı ilaçlarda da bulunur. Kafeinin ağrı kesici ilaçlarda, kardiyovasküler hastalıklar ve sinir sistemi hastalıklarında etkili olduğunu biliyoruz.

Çay ve kahve yıllardır sosyal bir etkinlik olarak tüketilmiştir ve araştırmalar kahve tüketiminin giderek arttığını göstermektedir. Kafein oranlarına baktığımızda, 1 bardak çayda 50 miligram, 1 fincan kahvede 100 miligram kafein bulunmaktadır. Etkisi, 250 miligram ve üzeri dozlarda başlamaktadır.

Bilindiği gibi kafein, merkezi sinir sistemini, özellikle de sinirsel iletimin gerçekleştiği sinapsları doğrudan etkileyerek kişinin uyanık kalmasını sağlar. Temel olarak yaptığı, yorgunluğa ve bitkinliğe sebep olan ve sinir boşluklarında biriken asetilkolinin ve adenozinin parçalanmasını sağlayarak sinirsel iletimi rahatlatmaktır.

Kafeinin, aşırıya kaçmayacak miktarda alınmasının onlarca faydası vardır. Kafein miktarının "normal"i, kişiden kişiye değişiklik gösterir ancak günde 2-3 fincandan fazla kahve, 5-6 fincandan fazla çay içmek normaldir ve bundan fazlası genel olarak vücudunuza zarar vermeye başlayacaktır.



Kafeinin faydalarını şöyle sıralayabiliriz:

1) Kafeinin uyarıcı etkisi nedeniyle astım, prematüre apnesi ve brankopulmonari displesi gibi hastalıkların tedavisinde de etkili olduğu rapor edilmiştir. Kimyasal yapısı, astım hastalarının tedavisinde kullanılan teofilin isimli madde ile benzerdir.

2) Ayrıca bazı araştırmalar bir takım ilaçlar ile kafein alınmasının, ilaçların etkisini arttırdığını göstermiştir.

3) Bunun haricinde kafeinin metabolizmayı hızlandırıcı etkisi de vardır. Bu yüzden diyetisyenlerin çoğu yeşil çay içilmesini önermektedirler.

4) Bu molekülü pek çok bitki salgılayarak böcekleri öldürebilmektedir. Yani kafein, bitkilerde "böcek ilacı" olarak kullanılan bir moleküldür.

5) Kafein tüketimi, karaciğer hastalıklarına yakalanma oranını düşürmektedir.

6) Doğruluğu kesin olmasa da, Hepatit C tedavisinde kullanılan peginterferon ve ribavirin ile birlikte tedavide etkili olduğu iddia edilmektedir.

7) Atletler üzerinde yapılan bir çalışma, kilogram başına 10 miligram kafein alan atletlerin performansında artış gözlenmiştir.


Kafeinin bunca olumlu etkisi haricinde, pek çok olumsuz yanı da bulunmaktadır. Bunları sıralayacak olursak:

1) Psikolojik hastalıkları tetikleyip; sinirlilik, depresyon, uykusuzluk gibi sorunları doğurabilir.

2) İdrar miktarını ve sıklığını arttırır, vücuttan gerekenden fazla mineral ve vitamin atılmasına sebep olabilir.

3) Migreni tetikleyebilir.

4) Günde 300 miligram kafein başına vücuttan 15 miligram fazladan kalsiyum atılmaktadır.

5) Kalp problemleri olanlarda kalp ritmini bozar ve yüksek tansiyon hastalarında tansiyon artışını tetikler.

6) Yemek sırasında ya da sonrasında alınması çinko ve demir emilimini azaltır.

7) Mide asit salgısını arttırarak gastrite sebep olur.

8) Aşırı dozda alınması ölümcüldür. Örneğin farelerde ölümcül kafein dozu kilogram başına 192 miligramdır. İnsanlarda ise bir oturuşta 200 kafeinli soda veya 125 bardak çay veya 75 fincan kahve içilirse çok büyük ihtimalle solunum yetmezliği veya kardiyovasküler şoktan ötürü ölüneceği not edilmiştir.

9) Kafeinin düzenli ve uzun süreler alınması, beynin hipokampüs bölgesini etkileyerek öğrenmeyi zorlaştırmaktadır.

10) Kafein, köpekler ve kuşlar için özellikle ölümcüldür. Metabolizmaları, kafeini sindirmeye uygun değildir. Bu sebeple evcil hayvanlarınızın kafein içeren yiyecek ve içeceklerden kaçınmasına özen gösteriniz.

11) Her ne kadar kesin bir bulguya varılamasa da, hamile kadınlar arasında günde 200 miligram veya üzeri kafein tüketimi olanlarda düşük yapma oranı ciddi miktarda arttığı gözlenmiştir. Bir diğer araştırma, bunun doğru olmadığını ortaya çıkarmış olsa da, İngilitere Yiyecek Standartları Ajansı hamilelerin günde 200 miligramdan fazla kahve tüketmemesini önermektedir.

12) Belli bir miktardan fazla kafein tüketenlerin göz-içi basınçları artmaktadır. Bu da bazı hastalıkların tetiklenmesine sebep olmaktadır.

Bir Mit: Kimi kültürlerde çocuklar ve gençlerin kahve ve çay içmesi "tehlikeli" olduğu için yasaktır. Kimi kültürlerde ise kahvenin çocukların büyümesine yardımcı olduğu düşünülmektedir. Bilimsel araştırmalar, iki tarafın da yanlış olduğunu ispatlamıştır. Kafeinin çocuklar üzerinde ne büyüme, ne de uyku sorunları açısından yetişkinlerde olduğundan hiçbir farklı etkisi yoktur.


Kafein Alışkanlığı/Bağışıklığı:

Kafein, daha önce de belirttiğimiz adenozin ile etkileşerek uykuyu gidermektedir. Ancak vücudumuz, adenozine daha duyarlı olduğu için kafeine kısa sürede bağışıklık kazanabilir. Yapılan araştırmalarda, 7 gün boyunca, günde 3 defa, her seferinde 400 miligram kafein alan birinin, 1 hafta içerisinde kafeine tamamen bağışıklık kazanacağı ve etkisinin %95'ten fazla azalacağı tespit edilmiştir. Benzer şekilde 18 gün boyunca günde 3 defa, 300'er miligram kafein alanlarda da bağışıklık gelişmiştir.

Dolayısıyla eğer kahve/çay içtiğiniz halde uyku problemi çekiyorsanız bu, vücudunuzun kafeine alışmasından ötürüdür. Size tavsiyemiz, kafeini bir süre kestikten sonra, yavaş yavaş sıfırdan başlayarak kullanımını arttırmanızdır. Bu şekilde bir döngü kurarsanız, uykusuzluğun önüne geçebilirsiniz.
 
Üst