• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Mac OS X’in Önemli Avantajları

Üyelik Tarihi
24 Mar 2017
Konular
1,018
Mesajlar
2,425
MFC Puanı
4,910
1- Mac OS X Unix tabanlı olması sebebiyle ciddi bir farklılığa sahip. Bu ayrıcalık sistemin güvenliğini en üst seviyeye çıkarıyor. Her şeyden önce bu sayede Mac OS X hakkıyla çoklu görev (multi tasking) yerine getiren ilk Macintosh işletim sistemi olma özelliğini kazandı. Mac OS X’te her dosyanın, uygulamanın kullanılma, okunma ve güncelleştirilme hakları vardır. Bu da Mac OS X’i temelinden ön yüzüne kadar çok kullanıcılı bir işletim sistemi haline getiriyor.
2- Mac OS işletim sistemlerinin Windows’a göre daha sağlam olduğundan her seferinde bahsediyorsak da Mac OS 9’da bazı sorunların yaşandığı bir gerçek. Mac OS X’te sağlamlık derecesi ciddi oranda artırılmış. Özellikle bellek yönetiminde ciddi ilerlemeler kaydedildiğini görmek mümkün. Son derece kuvvetli ve bağımsız bir bellek yönetimi var. Örneğin Mac OS 9’da çalışan bir program nedeniyle işletim sistemi kilitlendiği anda is bitimine zorlamak gerekiyordu. Çoğu zaman bu işlem işe yaramadığı için makinenin tekrar başlatılması gerekiyordu. Çünkü eğer tekrar başlatılmazsa bir süre sonra aynı sorunla tekrar karşılaşılıyordu. Ancak Mac OS X’te tüm bu sorunlar çözüldü.
3- Tüm bilgisayarlar uzun süre işlem yapmadığınızda elektrik tasarrufu için uyuma moduna geçer. Fakat Mac OS 9’da bilgisayar uyuma moduna geçtikten sonra tekrar açılmayabiliyor, bu yüzden de yeniden başlatmak gerekebiliyordu. Bu sorun da Mac OS X’te çözüldü ve simdi daha sorunsuz çalışabilme olanağı var. Herhangi bir program istenilen anda iş bitimine zorlanabilir. Programlardan biri çakıldığı zaman veya uyuma moduna geçildiği anda da Mac OS X kullanıyorsanız sorun yasamıyorsunuz.
4- Mac OS 9’da hangi programlara ne kadar bellek ayrılması gerektiğine manuel olarak kullanıcı karar veriyordu. Bu kullanım verimli sonuçlar vermiyordu. Mac OS X bunu otomatik olarak gerçekleştiriyor. Kullanıcının yerinize optimizasyon yapıyor ve bellek yönetimini kendi kendine hallediyor. Sistemin Unix çekirdeğini oluşturan Darvin Pre-emptive Multi-tasking mimarisi sayesinde sistem kaynaklarının uygulamalar tarafından gereksiz yere meşgul edilmesi engelleniyor. Artık CD yazarken veya Photoshop üzerinde ağır bir efekt çalışırken işlemin bitmesini beklemek zorunda kalınmıyor.
5- Bugüne kadar Mac OS işletim sistemlerini kullanırken PC’lerle haberleşmek için dışarıdan yazılım yüklemek gerekiyordu. Mac OS X’te ise durum böyle değil. Bilgisayarınızı açar açmaz network’e bağlı olan PC’leri de görebiliyorsunuz. Network özellikleri, Mac OS X’in en çok göze çarpan yanlarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Mac OS X Apple Talk desteğine sahip olarak geliyor. Fakat Network özellikleri tamamen TCP/IP protokolü üzerine kurulmuş durumda. Bu Mac OS X’in Network mimarisini çok daha sağlam ve tutarlı kılıyor. Mac OS X smb (samba) ve nfs dosya desteğini sunarak bağlanamayacağı sistem olmadığını gösteriyor. Böylece Windows tabanlı PC’lerin olduğu bir Network üzerinde direkt bağlantı sağlanabiliyor. Bunun için DAVE veya PCMacLAN gibi üçüncü parti çözümlere de ihtiyaç kalmıyor.
6- Yine nfs desteği sayesinde Unix ya da Linux serverlara kolayca bağlanılabiliyor. Tüm ağ ayarlarını (TCP/IP, Apple Talk, Modem, PPP gibi) ise tek bir sistem panelinden ayarlanabiliyor. Bu yeni ağ özelliklerini kullanmak için ise Sistem 9 alışkanlıklarımızdan vazgeçmek gerekiyor. Artık “Seçici” diye bir şey yok. Bunun yerine sadece Network ağlarını keşfeden “Connect to Server” komutu var. Tüm yazıcı seçimi ve ayarlarını belirleyen bölüm ise “Print Center” adli uygulama yazılımı oldu.
7- Mac OS X’in bir diğer avantajı Colorsync’e verilen desteğin artırılması. Bu sayede monitörde gördüğünüz renklere çok yakın çıkışlar alabiliyorsunuz.
8-Apple, Mac OS X’in çıkmasıyla birlikte Java2’yi işletim sistemi ile birlikte sunan tek üretici konumuna geldi. Java’nın en belirgin özelliği, yazılan bir kodun işletim sisteminden bağımsız olarak farklı platformlarda çalıştırılmasıdır. Mac OS X Java Virtual Machine aracılığıyla hazır Java uygulamalarını çalıştırırken, diğer taraftan Java derleyicisi bir ortam sunarak Java uygulaması geliştirilebilen bir bünyeye sahip olarak geliyor. Java’nın SWING adli eklentisi ise yazılan bir Java uygulamasının üzerinde çalıştığı işletim sisteminin özgün (native) yazılım olarak görünmesini sağlıyor. Yani bir Java uygulaması Windows altında gerçek bir Windows uygulaması olarak çalışırken, ayni uygulama OS X altında özgün bir yazılım olarak çalışıyor. Program geliştiricilerinin daha çok ilgi göstereceği Mac OS X üzerindeki Java desteği, normal Mac kullanıcıları için ise Internet’te gezinirken Mac OS 9 altında karsılaştığımız MRJ Java uyumsuzluklarının sonu demek oluyor. Bağımsız kullanıcılar tarafından yazılan Java uygulamalarının arşivinden güzel programları indirip keyfini sürmek ise cabası.
9- İstediğiniz font alfabesini Mac OS X’te görüntüleyebilme şansına sahipsiniz. Bu da OS X’in Unicode desteği sayesinde oluyor.
10- Yeni mimaride iki boyutlu grafikler özgün PDF desteği sunan Quartz tarafından yönetiliyor. Artık PDF dosyaları oluşturmak, yazıcıya baskı göndermek kadar kolay. OpenGL ise hızlı üç boyutlu modellemeyi Macintosh ortamına taşıyor. Böylelikle üç boyutlu modelleme yapmak ve oyun oynamak, yeni işletim sisteminde çok daha zevkli hale geliyor.

{ALINTIDIR...}
 
Üst