• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Master

You
Yönetici
Üyelik Tarihi
8 Ara 2012
Konular
4,182
Mesajlar
11,469
MFC Puanı
34,700
Varol Demirköse, Varol Demirköse Dünya Şampiyonası'nda madalya kazandı, Varol Demirköse, Varol Demirköse - Zonguldak

87123_22365499-1883025192013636-5192864022788924573-n.jpg


162_87123_22447226-1883051835344305-1582846954-n.jpg

Bulgaristan'ın Plovdiv kentinde yapılan Veteranlar Güreş Dünya Şampiyonası’nda Zonguldaklı Güreşçi Varol Demirköse 70 kiloda Dünya 3’ncüsü olarak Zonguldak ve Türkiye’nin gururu oldu. Bronz madalya kazanarak Türk Bayrağı’nı Bulgaristan’da dalgalandıran Varol Demirköse son maçında İtalyan rakibini 6-1 yenerek madalyaya uzandı.

Zonguldak İl Özel İdaresi personeli olan ve aynı zamanda İl Özel İdare Yolspor güreşçisi. Yaptığı yoğun antrenman temposuyla 97 kilodan 70 kiloya düşen ve 9 aydır da bu kiloyu koruyup haftada 3 gün ağırlık ve kondisyon idmanı yapan Vedat Demirköse 3 gün de güreş yaparak Dünya şampiyonasına hazırlandı. Daha önce Türkiye Şampiyonu ve Dünya 5’nciliği bulunan Güreş İl Temsilcisi ve Güreş Antrenörü Varol Demirköse Güreş kariyerine Bulgaristan’da bu akşam elde ettiği Dünya üçüncülüğü başarısını da ekledi.

pusula
 

Master

You
Yönetici
Üyelik Tarihi
8 Ara 2012
Konular
4,182
Mesajlar
11,469
MFC Puanı
34,700
880-171.jpg

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun oğlu Engin Levent Soylu ve Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Daire Başkanı Ahmet Minder'in kızı Saadet Nur Minder, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen nikah töreniyle dünya evine girdi. Düğüne, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın yanı sıra çok sayıda bakan ve davetli katıldı.

880-172.jpg


Nikahı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Mevlüt Uysal kıydırırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım da şahitlik yaptı.

880-175.jpg


Nikah sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan ve Başbakan Yıldırım'ın eşi Semiha Yıldırım'ın da olduğu toplu hatıra fotoğrafı çektirildi.

880-173.jpg



Alıntıdır.
 
Üyelik Tarihi
25 May 2016
Konular
124
Mesajlar
3,076
MFC Puanı
8,290
Süleyman Soylu bana Pablo Escobar'ı andırıyor. Konuşma tarzı aynı. :sigara
 

Master

You
Yönetici
Üyelik Tarihi
8 Ara 2012
Konular
4,182
Mesajlar
11,469
MFC Puanı
34,700
baykal2-640x360.jpg

Rektör Erkan İbiş;

Bir boğulma hissiyle uyanıyor. Danışmanını arıyor. Bu önemli, danışmanını arayabiliyor. Bunu özellikle vurgulamak istiyorum. 6:30’ta özel bir hastaneye naklediliyor. Orada hemen MR’ı çekiliyor. MR’daki bulgular ve Deniz beyin sol tarafındaki güçsüzlük, güç azalması sebebiyle hastanemize acil müdahale için intikal ettiriliyor.

Arkadaşlarımız bu süreç içerisinde toparlanıyor, hazırlanıyor. Ve 08:00’de anjiyo ünitemize alınıyor. Beyne giden ana damarlardan birindeki tıkanıklığı yapan pıhtıyı çıkartmak için müdahale ediliyor.

"48 SAAT YOĞUN BAKIMDA TAKİBİ OLACAK"​

Beyne kan akımı normale dönüyor. Ondan sonraki süreçte ise, derhal ilaç tedavileri başlanıyor. Yoğun bakıma hastamız tekrar alınıyor, tedavisi devam ediyor. Ben de kendisiyle konuştum, bilinci gayet açık, konuşabiliyor. Her olayın farkında, güç kaybında da geri dönüş görülüyor. Tahmin ediyorum ki 48 saat yoğun bakımda takibi olacak, tedavisi yapılacak.

Tabi Deniz Bey, bizim öğrencimiz Ankara hukuk mezunu, 1959’da mezun oldu. Yine Mülkiye’de de doktorasını tamamladı. Ülke için önemli, biz bunun farkındayız. Herkese yapılıyor ama sizlerle beraber bu ihtimamı, süreci paylaşma ihtiyacını hissettik. Elbette duamız bundan sonraki süreç içerisinde hızla sağlığına, eski durumuna kavuşması olacaktır diye ifade etmek istiyorum.

DOKTOR KIVILCIM:​

Mehmet hocamızın yoğun çabasıyla hızlı bir şekilde hastanemize getirildi. Saat 9’da damarı tamamen açılmıştı. Pıhtıyı çıkarttık, stentle tedavi ettik. Takiplere devam edeceğiz. Şu an medikal takiple tedaviye devam edeceğiz. Bacağı iyi düzeldi, çok hafif kolunda güçsüzlüğü var. Yoğun bakım ekibiyle beraber takip devam edecek.

DOKTOR CANAN IŞIKAY:​

Deniz beyin son durumu geldiği duruma göre daha iyi. Kolu ve bacağındaki güçsüzlük oldukça düzeldi. Bizimle gayet güzel sohbet etti. Nerede olduğunu, başına neler geldiğini bilgileri kendisinden aldık. Hemen gelir gelmez damarın açılması seyrini olumlu etkileyecektir. Bundan sonra yoğun takip gerekiyor. özellikle ilk birkaç gün. Yakın takipte tutacağız, ondan sonraki asıl seyrini göreceğiz.

Bundan sonra nelere dikkat etmeli?

Tüm ani olaylarda ne kadar erken müdahale ederseniz o kadar iyi sonuç alabiliyorsunuz. Deniz bey öksürükle uyandığı sırada, o beyin hasarının doğurduğu bir sonuçla uyandı. Tabi o büyük bir şans. Uyanmayabilirdi de. Hızla hastaneye nakli, ilk Mehmet hocamıza ulaşmaları, buraya ulaşmaları… Hepsi önemli. En önemli şey ilk 6 saattir. Bu olay ilk 6 saat geçmeden ilk müdahaleler yapıldı.

Elbette ki iyileşme sürecinden sonra bana göre eski enerjisine, aktivitesine kavuşacaktır. Beyin fonksiyonlarında herhangi bir şey yok. Çok rahat iletişim kuruyor, konuşuyor. Bundan sonraki süreçte bir akciğere, aspirasyon dediğimiz bir tükürük kaçması oldu. Ona karşı da tedaviye başlandı. Her şey yolunda giderse inşallah görevinin başına tekrar dönecektir diye düşünüyorum.

Sadece beyin damarıyla alakalı bir durum mu?

Deniz bey, olay geliştikten sonra beyin içindeki basın artışından ötürü kusma olmuş. Akciğerlerine kusmuk kaçtığı için uyanmış. Önceden farklı bir şey yok.

Hastanede ne kadar kalmasını ön görüyorsunuz?
Bu süreç çok önemli. Buradaki bulgular onun ne kadar kalacağını belirleyecek. Onu şimdilik konuşmak erken. İlk 48 saati, hele ki ilk 24 saati yakından takip etmek lazım.

Alıntı
 

Master

You
Yönetici
Üyelik Tarihi
8 Ara 2012
Konular
4,182
Mesajlar
11,469
MFC Puanı
34,700
[IMGhttp://im.haberturk.com/2017/10/18/ver1508318657/1677081_940x531.jpg[/IMG]

Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal'ın yoğun bakım ünitesinde tedavisi sürüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatı ile dünyaca ünlü beyin cerrahi Prof. Dr. Uğur Türe İbn-i Sina Hastanesi'ne getirildi. Daha önceki raporları inceleyerek bir takım değerlendirmelerde bulunan Türe, burada muayene gerçekleştirdi ve durumun stabil olduğunu o da teyit ederek, uygulanan tedavinin uygun olduğunu belirttikten sonra gece saat 03.20'de Ankara'dan tekrar ayrıldı. Peki, Uğur Türe kimdir? İşte Uğur Türe hakkında merak edilenler...

UĞUR TÜRE KİMDİR?

Uğur Türe 1963 yılında dünyaya geldi. Ankara Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun olan Türe, aynı yıl İstanbul Şişli Etfal Hastanesi Nöroşirurji Kliniğinde Nöroşirürji ikamet programına kabul edildi. Mezuniyet süresince ve sonrasında Profesör M.G.'nin gözetiminde mikrocerrahi ve cerrahi nöroanatomi eğitimi aldı. Yaşargil, İsviçre, Zürih Üniversitesi Nöroşirurji Kliniğinde. İstanbul Şişli Etfal Hastanesi Nöroşirurji Kliniğinde personel sinir cerrahı olarak çalıştı.

Cerrahi Nöroanatomi üzerine çalışmalarını Prof. M.G.'nin gözetiminde sürdürdü. Yaşargil ve Arkansas Üniversitesi Tıp Bilimleri ABD'li Profesör O. Al-Mefty. Türkiye'ye döndükten sonra İstanbul Marmara Üniversitesi Nöroşirurji Bölümü'nde çalıştı. Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Nöroşirürji Anabilim Dalı'nda görev yaptı ve nöroşirürji profesörü oldu. İstanbul Yeditepe Üniversitesi Nöroşirürji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Başkanlığını yürütmektedir.

Türe'nin cerrahi nöroanatomi ve cerrahi teknikler hakkındaki çalışmaları, en önemli uluslararası nörocerrahi dergilerinde ve kitaplarda yayınlanmıştır. Çeşitli ülkelerde davet edilen bir konuşmacı olarak çeşitli kongre, toplantı ve kurslara katıldı; ABD, Brezilya, Portekiz, Finlandiya, İspanya, İsviçre, İngiltere, Almanya, Çin ve Japonya dahil olmak üzere, "CNS Kongresi" nde "Üstün bir occipitofrontal fasikül var mı?" Konulu sunumu için "onurlu anma" ödülüne layık görüldü.

"Eksen ekseninde rezeksiyon için aşırı yanal transatlas yaklaşımı" sunumu "Kuzey Amerika Kafatası Baz Toplumu Kongresi" nde "en çok katkıda bulunan kağıt" ile ödüllendirildi. "Prof. Hamit Ziya Gökalp Genç Nörocerji Ödülü ". Dr. Türe, "Türk Nöroşirürji Derneği", "Amerikan Nörolojik Cerrah Birliği", "Nörolojik Cerrah Kongresi", "Kuzey Amerika Kafatası Bazi Toplumu" ve "Dünya Nörolojik Cerrahi Akademisi" üyesidir. "Nöroşirurji" ve "Nöroşirürji İncelemeleri" dergilerinin yönetim kurulu üyelerinden oluşmaktadır.


Alıntıdır.
 

Master

You
Yönetici
Üyelik Tarihi
8 Ara 2012
Konular
4,182
Mesajlar
11,469
MFC Puanı
34,700
201020171625500866995_2-41.jpg



D 8 Nedir?

D-8’in amacı, üye ülkeler arasındaki ticareti ve işbirliğini artırmaktır. D-8 girişiminin başlatılmasındaki amaç, büyük bir ekonomik potansiyeli, çeşitli kaynakları, geniş bir nüfus ve coğrafi alanı temsil eden 8 ülke arasında ticaret ilişkilerinde yeni fırsatlar yaratmak ve çeşitlendirmek, uluslararası düzeyde karar alma sürecine katılımı artırmak, daha iyi hayat şartları sağlamak, somut ortak projeler etrafında ekonomik işbirliğini geliştirmek ve gelişmekte olan ülkelerin dünya ekonomisindeki durumlarını güçlendirmektir.

D-8, kurucu üyelerinin kompozisyonunun da yansıttığı gibi, bölgesel olmaktan çok küresel bir kuruluştur.

Üyelik, grubun hedeflerini, ilkelerini benimseyen ve ortak bağları paylaşan diğer gelişmekte olan ülkelere de açıktır.

D-8, üye ülkelerin bölgesel ve uluslararası örgütlere üyeliklerinden kaynaklanan ikili ve çok taraflı taahhütleri üzerinde olumsuz etkisi olmayan bir forumdur.

D-8’lerin bayrağında altı yıldız yer alıyor ve bunlar örgütün 6 temel ilkesini sembolize ediyor:



1. Savaş değil, barış

2. Çatışma değil, diyalog

3. Çifte standart değil, adalet

4. Üstünlük değil, eşitlik

5. Sömürü değil, iş birliği

6. Baskı ve tahakküm değil, insan hakları, hürriyet ve demokrasi


201020171626589377422_3.jpg


D-8 ne zaman kurulmuştur?​

D-8'in temelleri, Ekim 1996'da dönemin başbakanı Necmettin Erbakan'ın davetiyle bu ülkelerin temsilcilerinin katılımıyla İstanbul'da düzenlenen "Kalkınmada İşbirliği Konferansı"nda atıldı.

22 Ekim 1996 tarihindeki “Kalkınmada İşbirliği Konferansı”nı izleyen bir dizi hazırlık toplantılarından sonra 15 Haziran 1997 yılında İstanbul’da yapılan Devlet ve Hükumet başkanları zirvesinde D-8’in kuruluşu resmen ilan edilmiştir (İstanbul Deklarasyonu).

D-8 fikrinin temelini, Erbakan'ın "İslam Birliği" hedefi oluşturuyor. Erbakan, Soğuk Savaş'ın ardından yeni bir dünya düzeni kurulması gerektiğini ve Müslüman ülkelerin bu düzende güçlerini birleştirerek daha etkin bir rol oynayabileceğini savunuyordu.

Bugüne kadar sekiz liderler zirvesi düzenlendi. Bugün İstanbul'da düzenlenen ise 5 yıl sonra yapılan ilk, toplamda ise 9. zirve olma özelliği taşıyor
.


D-8 üyeleri hangileridir?

· Türkiye,

· İran,

· Pakistan,

· Bangladeş,

· Malezya,

· Endonezya,

· Mısır

· Nijerya


D-8 üyeleri arasında en gelişmiş olan ekonomi ülkemizde yani Türkiye’de bulunmaktadır. D-8 ülkeleri zirve toplantıları yapmaya başladıklarından bugüne, ülkeler arasında ihracat ve ithalat rakamları oldukça fazla artış göstermiştir ve yeni yapılacak olan zirvelerde bu artışın devam etmesi adına yapılacak olan çalışmalara yer verilmektedir.

D-8'in Amacı Nedir?

D-8 girişiminin başlatılmasındaki amaç, büyük bir ekonomik potansiyeli, çeşitli kaynakları, geniş bir nüfus ve coğrafi alanı temsil eden 8 ülke arasında ticaret ilişkilerinde yeni fırsatlar yaratmak ve çeşitlendirmek, uluslararası düzeyde karar alma sürecine katılımı artırmak, daha iyi hayat şartları sağlamak, somut ortak projeler etrafında ekonomik işbirliğini geliştirmek ve gelişmekte olan ülkelerin dünya ekonomisindeki durumlarını güçlendirmektir.

D-8, kurucu üyelerinin kompozisyonunun da yansıttığı gibi, bölgesel olmaktan çok küresel bir kuruluştur.

Üyelik, grubun hedeflerini, ilkelerini benimseyen ve ortak bağları paylaşan diğer gelişmekte olan ülkelere de açıktır.

D-8, üye ülkelerin bölgesel ve uluslararası örgütlere üyeliklerinden kaynaklanan ikili ve çok taraflı taahhütleri üzerinde olumsuz etkisi olmayan bir forumdur.

D-8’LERİN ÖZELLİKLERİ

D-8’ler En Yüksek Seviyede Küresel Bir Kuruluştur.

Bugün yeryüzünde 190 ülke bulunuyor. Bunların toplam nüfusu 6 milyar civarındadır.

Bu 180 ülkenin içinde takriben 30 kadarı kalkınmış ülke olup, nüfusları takriben 1 milyar civarındadır.

Bunlar kendi işbirliklerini geliştirmek ve yeryüzündeki etkinliklerini artırmak için G-7’leri, yani Gelişmiş Ülkeler Organizasyonunu kurmuşlardır.

Bu G-7’ler (şimdi onlarda G-8 oldular) zaman zaman bakanlar, her yılda devlet bakanları toplantılarıyla faaliyetlerini sürdürmektedirler.

Bunların dışında kalan 160 kadar gelişmekte olan ve nüfusları 5 milyarı aşan ülke ise böyle bir teşkilata sahip değillerdir.

İşte D-8’ler, G-7’lere paralel olarak ve fakat gelişmekte olan ülkelerin kurdukları ve yüksek seviyede küresel bir dünya kuruluşudur.

D-8’ler G-7’lerle Çatışmak İçin Değil, Tam Tersine Yeni Dünyayı Birlikte Kurmak İçin Teşekkül Etmiştir.

G-7’ler kendi aralarında işbirliği ile dünya üzerindeki etkinliklerini artırmayı hedeflemektedirler. Halbuki D-8’ler, yukarıda belirtilen temel ilkeleri sadece kendileri için değil, bütün insanlık için benimsemişlerdir. Bunun için de kuruluşlarından bir yıl sonra G-7’lerle birlikte bir masa etrafında Yeni Bir Dünya’nın kurulması için toplanılmasını programlarına almışlar ve bu çalışma hedefine 2. Yalta Konferansı tanımlamasını yapmışlardır.

Bilindiği gibi İkinci Dünya savaşından sonra Birinci Yalta Konferansı ile dünya şekillendirildi. Ancak bu şekillendirme doğrular üzerine dayanmadığı için soğuk savaşlardan başka bir şey vermedi. Şimdi D-8’ler projesinde öngörülen bir hedef de 2. Yalta Konferansı ile ve 20. asırdaki yanlışlardan alınacak derslerle Yeni Bir Dünya’nın G-7’lerle beraber doğrulara dayandırılarak kurulmasını sağlamak, D-8’lerin 6 ilkesini dünyadaki herkes ve her toplum için uygulamak ve beklenen saadet dünyasının kurulmasını temin etmektir.

D-8’ler Bütün Gelişmekte Olan Ülkeleri Kucaklamak, Aynı Zamanda Süratle Karar Alabilen Dinamik Bir Yapıya Sahip Olabilmek Üzere Kurulmuştur. Gelişmekte olan ve nüfuslarının toplamı 5 milyarı bulan 150 ülkenin hepsi ile bir araya gelerek adeta yeni bir Birleşmiş Milletler gibi bir düzenleme ile dinamik bir çalışma pratikte mümkün değildir. Nitekim yine gelişmekte olan ülkelerden olan Afrika Birliği, Arap Birliği, Uzakdoğu Asya Birliği, Güney ve Orta Amerika Birliği gibi bazı kuruluşlar bazı faydalı hizmetlerde bulunmalarına mukabil, istenen dinamizm ile çalışamamakta ve G-7’lere paralel hiçbir gelişme gösterememektedirler.

İşte D-8’ler bir yandan bütün gelişmekte olan ülkeleri kucaklamak, diğer yandan da dinamik bir çalışma imkanına sahip olabilmek için önce 8 ülkenin katılımı ile yola çıkmışlardır. D-8’ler 8 ülke tarafından kurulmuştur.

Alıntıdır.
 

Master

You
Yönetici
Üyelik Tarihi
8 Ara 2012
Konular
4,182
Mesajlar
11,469
MFC Puanı
34,700
cam-filmi-avcilar-acibadem-buyukcekmece-wolf-cars-birden-medya.jpg

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yapılan yönetmelik değişikliğiyle araçlarda cam filmi ve renkli cama yeniden yasak geldi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının, Araçların İmal, Tadil ve Montajı Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Yönetmelikle, araçlarda cam filmi ve renkli cam kullanımına ilişkin hükümde değişiklik yapıldı. Buna göre, cam filmi ve renkli cam kullanımında Karayolları Trafik Yönetmeliği'nin 63. maddesi esas alınacak.

Karayolları Trafik Yönetmeliği'nin ilgili maddesi ise "Taşıtların camlarının görüntüyü değiştirecek seviyede renkli kullanımı veya camların üzerine renkli film tabakaları yapıştırılması yasaktır" hükmünü içeriyor.

YÜRÜRLÜĞE GİRMEDEN YASAKLANDI

Bakanlık yetkilileri de ulusal güvenliğe ilişkin çekinceler nedeniyle söz konusu düzenlemenin yapıldığı bilgisini paylaştı.

Bakanlık, 26 Ekim 2016'da yayımladığı yönetmelikle, bir yıl sonra yürürlüğe girecek şekilde sürücülerin araçlarına onaylı cam filmi takmasını, ön cam hariç serbest bırakmıştı. Yönetmelikle, cam filmlerinin ışık yansıtma oranı için de çeşitli sınırlamalar getirilmişti. Böylece, 26 Ekim 2017 olan yürürlük tarihi gelmeden yeniden düzenleme yapılmış oldu.

Öte yandan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın Hafif Yolcu ve Ticari Araçlardan Çıkan Emisyonlar (EURO 5 ve EURO 6) Bakımından ve Araç Tamir ve Bakım Bilgilerine Erişim Konusunda Motorlu Araçların Tip Onayı ile İlgili Uygulama Usul ve Esaslarına İlişkin Tebliğde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliği de Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Buna göre, tebliğ kapsamında yer alan araçların emisyon sınırları, bu sınırlara uyulması için belirlenen süreler ile tip onayı ile ilgili uygulama esaslarında bazı değişikliklere gidildi.

"YASAL İŞLEM BAŞLATACAĞIZ"

Türkiye Otomotiv Bakım Dernekleri Federasyonu (TOBFED) Genel Başkanı Serkan Bakırtaş, cam filmine yasak getirilmesinin mağduriyetler yaratacağını ileri sürerek, bu konuda yasal girişim başlatacaklarını bildirdi.

Bakırtaş, cam filminin birçok faydası bulunduğunu, pek çok ülkede araçlara cam filmi taktırmanın teşvik edildiğini kaydetti.

Yasağın çözüm olmayacağını kaydeden Bakırtaş, "İlgili bakanlığın 26 Ekim 2016'da yayımlanan yönetmeliğinde serbest bırakılan cam filmi, yönetmelikte belirtilen kontrol mekanizması ve teknik şartlar sağlanamadığı için bugün itibarıyla iptal edildi. Bu iptal, beraberinde pek çok mağduriyet getirecektir. Sektörden ekmek yiyen yüz binlerce insanın işsiz kalması, tüketicilerin araçlarındaki cam filmi yüzünden ceza ödemesi, insanların ciddi sağlık ve güvenlik problemiyle karşı karşıya kalması bunlardan en önemlisi" ifadelerini kullandı.

"TEKNİK BOYUTLARI BİLİNMİYOR"

Getirilen yasaklamanın işin teknik boyutlarının bilinmemesinden kaynaklandığını savunan Bakırtaş, şu bilgileri verdi:

"Cam filmi denilince akla siyah, aracın içini göstermeyen cam filmleri geliyor. Bunun kullanılmasına biz de karşıyız. Ancak aracın içinin rahatlıkla dışarıdan görünmesini sağlayan cam filmleri mevcut. Bu cam filmlerinin UV koruması yüzde 99 oranında. Yani sağlık açısından da güvenlik açısından da uygun. Bunlara da yasak getirilmesini anlayabilmiş değiliz. TOBFED olarak bu hatadan bir an önce dönülmesi için yasal girişimlerimizi başlatacağız."​
 

Master

You
Yönetici
Üyelik Tarihi
8 Ara 2012
Konular
4,182
Mesajlar
11,469
MFC Puanı
34,700
Aytun Çıray, dahil olduğu Cumhuriyet Halk Partisi sıralarından istifa ettiğini duyurdu.

59edeef867b0a92984cf803b.jpg


AYTUN ÇIRAY KİMDİR?

CHP internet sitesinde yer alan bilgilere göre Aytun Çıray 1 Ocak 1957’de İzmir Bayındır’da doğdu. Babasının adı Muharrem Remzi, annesinin adı Kıymet’tir. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirdi. İç hastalıkları dalında uzmanlığını aldı. 1989’da Başhekimliğe ve 1993’de Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığına atandı. Başbakan Danışmanlığı görevinde bulundu. PETKİM, ERDEMİR ve İSDEMİR’in yönetimlerinde görev aldı. ERENCO şirketinin Yönetim Kurulu Başkanlığını yaptı. Dünya Bankası 2. Sağlık Projesi İkraz Anlaşması Müzakerelerinde Türkiye adına başkanlık etti. Birçok gazetede köşe yazarlığı yaptı. Yayınlanmış makaleleri ve 3 kitabı bulunmaktadır. Fransızca bilen Çıray, evli ve 2 çocuk babasıdır.
 

Master

You
Yönetici
Üyelik Tarihi
8 Ara 2012
Konular
4,182
Mesajlar
11,469
MFC Puanı
34,700
emrah_ulkeyi_terk_etme_karari_verdi_emrah_kimdir_nereli_ve_kac_yasinda_1509093245_0884.jpg



Emrah, Bu defteri kapatıyor...

Habertürk'ten Mustafa Doğan'a açıklamalarda bulunan Emrah'ın menajeri; “Tam 36 senedir çalışıyor. 50 yaşına geldi. Artık yeter. Sezon sonu sözleşmesi bitiyor ve bırakıyor. Yurtdışına yerleşecek. Günay Restaurant’ta ‘İkincisi Yok’ adlı bir konser verip müzik defterini de kapatacak”

36 yıl sonra emeklilik kararı verdi...

Uzun süredir yaklaşık 35 senelik müzik ve oyunculuk kariyerine son vermeyi düşünen Emrah'ın Aşk ve Mavi dizisi sona erdikten sonra başka bir projede yer almayacağı menajeri aracılığı ile medyaya ulaştı.Geçtiğimiz yıllarda dünya evine giren ve 3.kez baba olan Emrah'ın bu defterleri kapatacağı Habertürk çalışanı Mustafa Doğan aracılığı ile basına ulaştı.
 

Master

You
Yönetici
Üyelik Tarihi
8 Ara 2012
Konular
4,182
Mesajlar
11,469
MFC Puanı
34,700
saray-da-selde-sehit-olan-askerin-cesedi-bulu-10174135_o.jpg


ŞEHİDE UĞURLAMA TÖRENİ

Tekirdağ'ın Saray İlçesi'nde askeri zırhlı taşıyıcı aracın sele kapılması sonucu şehit olan topçu onbaşı Sefa Parhan'ın cenazesi Saray Devlet Hastanesi'nden, kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Cenazeyi almaya şehidin ağabeyi Fehmi Parhan gelirken, hastanede gazetecilere, "Herkesten hakkını helal etmesini istiyorum. Hepinizden dua bekliyorum" dedi.

Hastane bahçesinde düzenlenen 'uğurlama' törenine Tekirdağ Valisi Mehmet Ceylan, 3'üncü Kolordu Komutanı Korgeneral Mehmet Daysal, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Kadir Albayrak, Tekirdağ Emniyet Müdürü Mustafa Aydın, Saray Belediye Başkanı Nazmi Çoban, şehidin asker arkadaşları ile askerler katıldı.

ASKERİ ARAÇ DEREDEN ÇIKARILDI

Şehit asker Sefa Parhan'ın kullandığı ve sel sularına gömülen zırhlı personel taşıyıcı araç, dalgıç polis ekiplerince yeri tespit edildi. Askeri vinç getirilen bölgede, AFAD ve diğer ekiplerin yardımıyla yaklaşık 2 saat süren çalışmanın ardından araç çelik halatlarla çekilerek sudan çıkarıldı. Ters dönmüş halde çıkarılan zırhlı personel taşıyıcı başka bir askeri araçla dere kenarından kaldırıldı. Saray Cumhuriyet Savcılığı'nın olayla ilgili başlattığı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Alıntıdır.
 

Master

You
Yönetici
Üyelik Tarihi
8 Ara 2012
Konular
4,182
Mesajlar
11,469
MFC Puanı
34,700
Milli Piyango İdaresi tarafından gerçekleştirilen Şans Topu oyununun sonuçları çarşamba akşamki çekilişle açıklandı. Şans Topu'nda haftanın kazandıran numaraları belli olurken, büyük ikramiye bu hafta devretti. Kazanan kimsenin olmaması nedeniyle bu haftaki Şans Topu ikramiyesi 713.337,32 seviyesine ulaştı.. İşte Şans Topu'nda haftanın numaraları

01 02 15 19 23+09

Şans Topu sonuçları büyük bir heyecanla bekleniyordu. Şans Topu çekiliş sonuçları Milli Piyango İdaresi tarafından açıklandı.

Şans Topu sonuçları her çarşamba akşamı olduğu bu hafta da çekilişini gerçekleştirdi. Şans Topu çekiliş sonuçlarından bu hafta büyük ikramiyeyi kazanan çıkmadı ve Şans Topu birinci devrini gerçekleştirdi. Devreden ikramiyenin ardından büyük ikramiye 713.337,32 TL'ye yükseldi.
 

Master

You
Yönetici
Üyelik Tarihi
8 Ara 2012
Konular
4,182
Mesajlar
11,469
MFC Puanı
34,700
"Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret" ettiği gerekçesiyle yargılanan Mustafa Armağan, 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme cezayı ertelemedi.

mustafa-armagan-1.jpg


Genel Yayın Yönetmeni olduğu Derin Tarih Dergisi’nin Mayıs sayısında kaleme aldığı yazıda Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret ettiği gerekçesiyle Mustafa Armağan, 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, hapis cezasını ertelemedi.


sozcu
 

Master

You
Yönetici
Üyelik Tarihi
8 Ara 2012
Konular
4,182
Mesajlar
11,469
MFC Puanı
34,700
Laini bulmuş ş...siz.
 
Üst