Meditasyon günümüzde çok yaygın olarak uygulanmaktaysa da kökeni ve en yaygın uygulandığı yer Doğu’dur. Fakat meditasyonun Batı’ ya gelmesi, Doğulular ve Batılılar tarafından farklı yorumlanmasına neden olmuştur.
Örneğin, doğudaki mistik meditasyon genellikle inzivaya çekilmenin, çileciliğin, sıkı perhiz gibi sert disiplin uygulamalarının bulunduğu ortamlarda uygulanır ve uzun süren bir periyotla yapılırken, Batı’da daha çok günlük yaşam olarak, yarım saat kadar yapılır. Batılılar, meditasyonu genellikle şifa,streslerden kurtulma, rahatlama, doğululara baktığımız da asıl amacın uyanma ve Nirvana’ya ulaşmak olduğunu görüyoruz. Şimdi birkaç dinde meditasyon geleneklerini inceleyelim.
Hristiyan Dininde Meditasyon
Orta çağ Hristiyanlığında meditasyon için; meditatio (somut bakış açısı, gözlem) ve contemplatio (somut olmayan bakış açısı, içte toplanma) olarak iki ayrı teknikte oluşur. Geleneklerinde huzura erme düşüncesini kavramak, geçmişte olan şeylerin sebebini düşünmemek olarak tanımlayabiliriz.
Orta çağda bu konu hakkında bir çok eser yayınlanmış. Fakat daha sonra bazı mahkemeler tarafınca dine saygısızlık olarak anlaşılarak eserler yasaklanmış. Buna rağmen bazı meditasyon teknikleri (somut meditasyon) hala uygulanmaktadır.
Taoizmde Meditasyon
Taoistler meditasyonu hem sağlık ve uzun ömür gibi fiziksel hem de Taoile birleşmek, bütünleşmek gibi ruhsal bir amaçla kullanmışlar.
İlk aşama olarak zihni arındırma, duyguları dengelemek, arzuları azaltmak ve iç enerjiyi çevirmek için kullanmışlar. Daha sonraki aşama ise tao ile birleşmeyi sağlamak. “Küçük Döngü meditasyonu”veya “Işığın Döndürülmesi meditasyonun” olarak iki teknik kullanılır.
Kabalada Meditasyon
Kabbala'da Tanrı'nın isimleri, sıfatları, simgeleri,Tevrat'tan ifadeler,İbranice harfler, bilgelik ağacı kullanılarak meditasyon yapılır. Örneğin Kabalacı birlik anlamına gelen "Echad" (Ehad) kelimesini uzatarak söyler ve özellikle son harfi vurgulayarak düşüncesini üzerine yoğunlaştırır.
Budizmde Meditasyon
Budizm’de esas temel; zihnin dönüşümü, ve bu zihnin kendisinin ve diğer olguların keşfi için kullanılmasıdır. İki tür meditasyon şekli vardır: samatha meditasyonu ve vipassanā meditasyonu.
- Samatha Meditasyonu: Samādhi (Meditatif eğitim)
Samādhi, Sekiz Aşamalı bir eğitim sistemidir. Samyaksamādhi"üstün konsantrasyon" olarak adlandırılabilir. Samādhi geliştirmenin başlıca yolu meditasyondur. Samādhi’nin geliştirilmesiyle, kişinin zihni kirlerden arınmış, huzurlu, sakin ve berrak hale gelir.
Meditasyonu yapan kişi güçlü ve etkin bir konsantrasyona ulaştıktan sonra, zihni gerçekliğin nihai doğasına dalmaya ve içyüzünü kavramaya (vipassanā) hazır hale gelir, ve sonunda tüm ızdıraplardan kurtulur. Buradaki en önemli şey, kişinin farkındalık kazanmasıdır.
Samatha meditasyonunun ayrıntılarına geçecek olursak; bir nesne ya da düşüncenin farkında olmakla başlar, kişinin bedenine, zihnine ve tüm çevresine yayılarak, bir tür tam konsantrasyon ve huzur durumuna oluşmasına yardımcı olur.
Meditasyon tarzında, bağdaş kurarak ya da diz çökerek oturmaktan, ilahi söylemeye, yürümeye kadar pek çok farklı yöntem bulunur. En yaygın yöntem, kişinin nefesine konsantre olmasıdır, çünkü bu yöntemle hem samathaya, hem de vipassanaya ulaşmak mümkündür.
Budist uygulamada, samatha meditasyonunun zihni sakinleştirebileceği, ancak zihnin nasıl rahatsız olmaya başladığını anlamamızı yalnızca vipassanā meditasyonunun sağlayabileceği söylenir. Böylelikle bilgi ve erdemi kavramak ve dolayısıyla nirvāya ulaşmakta mümkün olacaktır.
- Vipassana meditasyonu: Prajñā (Erdem):
Prajñā ve yapaññā “bağımlı köken”, “Dört Yüce Gerçek” ve “varoluşun üç işareti”kelimelerinin kavranması ile ulaşılan bilgelik anlamına gelir. Prajñāacıları ortadan kaldırma ve bodhiyi ortaya çıkarma gücü olan bilgeliktir.
Tüm varlıkların doğasındaki dukkha (tatminsizlik), anicca (geçicilik) ve anatta (bensizlik) gibi olguları açığa çıkararak, nirvanaya ulaşmada temel araç olarak kullanıldığı söylenir.
Öncelikle prajñā, vaazlar (Dharma konuşmaları) dinleyerek, okuyarak, araştırarak, Budist metinleri ezberleyerek ve konuşmalara katılarak kavramsal düzeyde elde edilir. Kavramsal anlayışa ulaşıldıktan sonra günlük hayata uygulanmalıdır ki, böylelikle her Budist Buda’nın öğretilerinin doğruluğunu pratik düzeyde sınayabilsin. Burada dikkat edilmesi gereken, teoride kişinin derin meditasyonda olsun, vaaz dinlerken, günlük hayatında çalışırken ya da herhangi bir eylem sırasında olsun, uygulamanın herhangi bir devresinde Nirvana'ya ulaşabileceğidir.
Tasavvufta Meditasyon
Tasavvufta meditasyon çeşitli şekillerde gerçekleştirilir. Bazı tarikatlarda meditasyon, mürşit adı verilen manevi rehberin fiziksel görüntüsü ve ondaki ilahi ışığın kendisine geçtiğini hayal etmekle, bazı tarikatlarda zikir esnasında zikirde kullanılan kelimelerin ışıklı bir şekilde hayal edilmesiyle, bazı tarikatlarda murakabe adı altında kalp üzerine dikkati yoğunlaştırmakla veya genel olarak ilahi sıfatları, yaradılışı tefekkür etmekle gerçekleştirilir.
Tasavvuf öğretisine göre zikir, sema, murakabe,rabıta ile yapılan tefekkür pratikleri manevi kılavuzun (mürşit) rehberliği altında ve "seyr-i süluk" denilen sufi yoluna girmiş kimse tarafından gerçekleştirilmelidir. Belirli pratikler için halvet denilen yalnızlığa çekilmek, öncesinde veya pratik esnasında oruçlu olmak vs. gibi şartlar aranmasa da tavsiye edilmektedir. Pratikler esnasında karşılaşılan durumlar için manevi rehbere danışılması ve onun önerilerine uygun olarak çalışmanın devam ettirilmesi gerekmektedir.