• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Mikrop Nedir

mum

Özel Üye
Üyelik Tarihi
3 Nis 2008
Konular
2,214
Mesajlar
2,424
MFC Puanı
1,030
Mikrop Nedir
ees6qlco.jpg
Mikrobik hastalıklar ve tedavi örnekleri verebilir misiniz? Bakteri nedir, bakteri yoluyla oluşan hastalıklar ve tedavi yöntemleri nasıldır? Virüs nedir? Virütik hastalıklar ve tedavi yöntemleri nedir? Kanser hücresi ne demek? Aşı nedir? Toksin nedir? Antikor nedir? Şimdiden çok teşekkürler.

SORULARINIZ sayfalar dolusu bilgiyi gerektiriyor. Ancak özet olarak bazı bilgiler vererek kavramların oluşmasını sağlayabilirim sanıyorum.

Mikrop, ancak mikroskop gibi özel cihazlarla görülebilen tek hücreli canlılardır. Aslında bunlara daha yaygın olarak mikroorganizma denilmesi kabul görmüştür. Mikroorganizmaların bazıları hastalık etkeni olabilirken, bazıları mayalanma ve benzeri etkilerle yararlı etkiler yaratmakta, bazıları da sağlık üzerinde herhangi bir etkide bulunmamaktadır.

Hastalık etkeni olan mikroorganizmalardan, normal ışık mikroskobu ile görülebilen boyutta olanları bakteri adı alırlar. Bakterilerle oluşan birçok hastalık var. Aralarında dizanteri, tifo, bronşit, zatürree, idrar yolu iltihabı gibi hastalıkların yer aldığı yüzlerce hastalık, bakterilerle oluşur. Tedavilerinde, hastalığa uygun olarak belirlenecek antibiyotikler kullanılmaktadır.

Virüsler, tam hücre oluşturmayacak özellikte ve normal ışık mikroskobu ile görülemeyecek boyuttaki hastalık etkenleridir. Ancak elektron mikroskoplarıyla görülebilirler. Nezle, grip, hepatit, su çiçeği, AIDS gibi birçok hastalık virüslerle oluşur. Virüslere etkili, antibiyotik benzeri ilaçlar yoktur. Hastalık genellikle vücudun antikor oluşturmasıyla yenilir.
Antikor ise, hastalık etkenlerine karşı vücudun savunma amacıyla ürettiği cisimlerdir. Antikorların varlığında hastalık etkenleri etkisiz hale getirilirler.

Aşı, henüz hastalanmadan önce, hastalık yapıcı özelliği giderilmiş bakteri ya da virüslerin vücuda verilmesi ile bunlara karşı vücutta antikor oluşturma işlemine verilen addır.
Toksin, vücut için zararlı, zehirli etki yapan maddelerin genel adıdır. Toksinler bazen bakteriler tarafından salgılanır.
Kanser hücresi ise, vücuttaki normal hücrelerin, bazı etkiler sonucu normal özelliğini kaybederek hızla üreme, normal görevlerini yapmama ve dokuları işgal etme özelliğini kazanmış olan şekline verilen addır.
Bu genel bilgilerden sonra, çok özel ve ayrıntılı bilgi elde edebilmek için ansiklopedilerden yararlanabilirsiniz.

Uzaydan “mikrop” geldi
Bilim adamları, atmosferin üst tabakalarında uzaydan geldiği sanılan mikroplara rastladı.
Yerden 16 kilometre ve daha yüksekte yaşayan bakterilerin, bir bilimsel araştırma balonuna yapışmış halde bulundukları bildirildi. Uzmanlar, bakterilerin Dünya’nın yakınından geçen bir kuyruklu yıldızdan atmosferin üst tabakalarına “atlamış’ olabileceklerini savunuyor.
Cardiff Üniversitesi öğretim üyelerinden Chandra Wickramasinghe, “mikro organizmaların, dünyamızda bilinenlere hiç benzemediklerini, ancak uzaydan geldikleri kesinleşinceye kadar bunların kapalı bir yerde muhafaza edileceklerini” açıkladı.

NASA’dan çelişkili görüş
Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) yetkilileri ise, 16 kilometrenin çok büyük bir yükseklik olmadığını ve bu yükseklikteki mikro organizmaların mutlaka uzaydan geldiklerinin düşünülmemesi gerektiğini savundular. NASA yetkilileri, mikro organizmaların kuyrukluyıldızlar üzerinde, uzayda bir yerden bir yere yolculuk edebileceklerini ise kabul ettiler.
Kısa süre önce yapılan bir bilimsel araştırma, mikroplar'ın uzayda milyonlarca yıl “uyur vaziyette kalabildiklerini ve gezegenler arasında yolculuk yapabildiklerini” ortaya çıkarmıştı.


Mikroplarla birlikte yaşamak!

İnsan vücudunda 1000’i aşkın türde ve yaklaşık 100 trilyon bakteri bulunuyor. Sadece ağızda 800’den fazla türde bakteri var. Bu bakteriler, vücudun sindirim ve bağışıklık gibi sistemleri için o kadar önemli ki, bilim adamları, insan ve bakterileri karşılıklı olarak birbirine muhtaç organizmalar olarak görüyorlar.

Science dergisindeki bir habere göre bakteriler hastalık, beslenme, obezite gibi konularda, ayrıca alınan ilaçların bünyede en yararlı biçimde kullanılmasında çok önemli roller oynuyor. İnsan vücudunun bir tür bakteri ve insan hücresi karışımı olduğu, vücuttaki hücrelerin yüzde 90’ının aslında bakteri oldukları iddia ediliyor. Bakteriler, ince ve kalın bağırsaklarda, doğumdan sonra kolonileşmeye başlıyorlar ve yetişkinlerde 1000’i aşkın türe ulaşıyorlar. Bu mikroplar, vitamin, şeker ve liflerin sindirilmesine yardımcı oluyor, insan organizmasının sentezleyemediği bazı vitaminleri sentezliyorlar.

Ya bir avuç toprak?
Bir avuç toprakta da dünyada bugüne kadar gelmiş geçmiş bütün insanlardan daha fazla sayıda organizma yaşıyor: 1.000 milyar bakteri, 10.000 mikroskobik boyda kök ur solucanı ve 25.000 km mantar!

Düşünenler için, siyaset, iş ve pazarlama konularında bedenin içinde ve toprağın altında nice dersler yatıyor. İnsan ve bitkiler, mikro-organizmalar olmadan büyüyemiyor. İçimizdeki ve işimizdeki bu gözle görünmezlerin farkına varabilmek herkese nasip olmuyor.
İnsanla bakteriler, bitkilerle topraktaki mikro canlılar arasında sürekli bir alışveriş var. Yonca, havadan azot üreten yumru bakterilere, yumrular da yoncanın tatlı bitki özüne muhtaç. Tıpkı firmanın müşterisine, müşterinin de firmalara ihtiyacı gibi.
Bitkilerin %80’inden fazlası zehirli ve zehirsiz mantarlarla sembiyoz (farklı türlerin birbirlerine muhtaç olması) yaşıyor. Verimli bir tarım için toprağın yararlı mantarlarla beslenmesi gerekiyor. Firma-müşteri sembiyozu kendiliğinden gerçekleşmiyor, planlamaya, pazarlamaya ve çalışmaya ihtiyaç duyuluyor.

“Canlılar, bitkiler, bakteriler ve toprak organizmaları arasında bir tür nefrete dayalı aşk yaşanır” diyor uzmanlar. Bazen, bitki ve diğer canlılar arasındaki alışverişler sahtekârlığa ve karşılıklı yardımlar ise hırsızlığa dönüşebiliyor. Ortaya bazı asalaklar çıkabiliyor. Güllere, asmalara ve diğer bitkilere musallat olan azgın mantarlarla hariçten mücadele gerekiyor. İş ve müşteri-firma ilişkilerinde de aşk ve nefreti, dostluk ve savaşı bir arada yaşamanın yolunu bulanlar kazanıyor.

Bitkiler dünyasında üçlü sembiyoz halinde yaşayan, mantarla beslenen bir başka bitkiden geçinen canlılar da var. Bazı bitkiler beslenmek için bazı aracılar kullanıyorlar; iş hayatında olduğu gibi. Veya bazı tembel bitkiler kök dünyasındaki karmaşık ilişkilere dayanarak, komşu ağaçtan beslenen mantarlardan yararlanıyorlar; rantiyeler gibi. Müşteriye hizmet edenle, malı satan; vergiyi verenle devletten yararlananlar aynı kişiler olmayabiliyor. Suyu getirenle testiyi kıran bir tutulabiliyor.

Mantarlar, bitkilerin su, azot ve fosfat ihtiyacını karşılıyor, onları zararlı böceklerden koruyor, ama azarlarsa, kökleri bozabiliyorlar. Mikroplar işe yarıyor, sindirimi sağlıyor, azotu birleştiriyor ve bitkilerin kök salmasına yardımcı oluyorlar ama dikkat edilmezse, hücrelere-köklere zarar da verebiliyorlar. İğrenip tiksindiğimiz örümcekler ve solucanlar, toprağı havalandırıyor ve dışkılarıyla gübre oluyor, açtıkları tünellerle su ve gazların derinlere ulaşmasına ve köklerin beslenmesine yardım ediyorlar.
Her yerde canlar/canlılar var. Hayatımızı bu canlılar ve aralarındaki alışverişlerle yaşıyoruz.
Dünyada ve bu topraklarda herkese yer var. Kimse kimseyi hor görmesin! Sembiyotik ilişkiler içinde birbirimize muhtaç olduğumuz unutulmasın!

 
Üst