İlksu
MFC Üyesi
- Üyelik Tarihi
- 18 Tem 2017
- Konular
- 589
- Mesajlar
- 1,269
- MFC Puanı
- 30
Yunan mitolojisinde genellikle pek yer almaz. Yalnız tanrı Apollon, bir kralın çok sevdiği kızına yaklaşabilmek için bir kaplumbağaya dönüşür ve kız kaplumbağa ile oynamak üzere onu kucağına aldığında birdenbire bir yılana dönüşerek kızla çiftleşir.
Hint mitolojisinde tanrı Vişnu, yeryüzüne ikinci kez bir kaplumbağa olarak iner. Tanrıların denizleri karıştırmak için tersine çevirdikleri bir dağın ucu, dünyanın dibini delmesin diye de sırtındaki kabuğu dağın sivri ucuna dayar.
Hint mitolojisinde dünya bir kaplumbağanın sırtından doğan bir filin üzerinde bulunur. Çinlilerde kaplumbağa dünyayı destekler ve her bir ayağı bir elementi ya da dünyanın bir köşesini temsil eder. Taoculukta ise, evreni temsil eder ve kutsal güçlere sahip bir hayvan olarak kabul edilir. Kaplumbağa yumurtasının kabuğu kutsamada kullanılır. Polinezya yerlileri de kaplumbağayı okyanus tanrılarının gücü olarak sembolize ederler.
Afrika mitolojisinde tanrının ilkin kaplumbağaları yarattığı, sonra bunu insanların ve taşların izlediği bildirilir. Ancak kaplumbağa ve insan zamanla çocuk istedikleri için tanrı tarafından ölümlü olmakla, taşise çocuk istemediği için ölümsüzlükle ödüllendirilir.
Kızılderili mitolojisinde de kaplumbağa, tanrı Maheonun isteği üzerine yeryüzündeki toprağın ilk olarak oluşumunda rol oynar. Tanrı Maheo, suyun dibinden çıkarttığı çamuru, kaplumbağanın sırtına yığmışve yeryüzündeki toprak buradan köken almıştır. Bu nedenle kızılderililer ona Kaplumbağ a Büyükanne adını verirler.
Bazı kızılderili kabilelerindeyse, kaplumbağaların suyun dibine kadar indiklerine, ancak bu sırada gözlerine ve kulaklarına çamur dolduğuna ve bu çamurun daha sonra kurutulup bir ada yapıldığına ve dünyanın da bu adadan oluştuğuna inanılır.