- Üyelik Tarihi
- 30 Nis 2014
- Konular
- 20
- Mesajlar
- 87
- MFC Puanı
- 150
Nobel Edebiyat Ödülünü 2006 yılında kazanan yazar Orhan Pamuk'un yaklaşık 6 yıldır beklenen yeni romanı 'Kafamda Bir Tuhaflık' raflardaki yerini aldı.
Kitap, 1970lerden 2010lara Türkiyenin geçirdiği dönüşümü gösterip tartışırken, kişisel öyküleri mizahla aktarıyor ve onları temel felsefi, ahlaki sorulara bağlıyor.
Yapı Kredi Yayınlarından çıkan Orhan Pamukun yeni romanı Kafamda Bir Tuhaflık, hem sürükleyici bir aşk hikayesi, hem de Türkiye'nin son 40 yılının genel bir görünümü. Pamukun uzun zamandır üzerinde çalıştığı kitap, 1970lerden 2010lara Türkiyenin geçirdiği dönüşümü gösterip tartışırken, kişisel öyküleri mizahla aktarıyor ve onları temel felsefi, ahlaki sorulara bağlıyor.
Bu, boza ve yoğurt satıcısı Mevlut Karataşın hayatının ve hayallerinin hikayesi... Roman bu cümleyle başlıyor. Roman sokak satıcısı Mevlutun, karısının ve arkadaşlarının 1969 ile 2012 arasında İstanbulda yaşadıkları hayatı hikaye ederken aşk, evlilik, mutluluk, para, aile ve kimlik konularından yola çıkarak insan ruhunun derinliklerini araştırıyor. Bozacı Mevlutun yakını pek çok unutulmaz karakterin katılımıyla zenginleşen hikaye İstanbulda her şeye yeniden başlayanların günlerini, yıllarını ve hayallerini anlatıyor: Kendi elleriyle arsa çevirip evlerini yapanlar, garsonlar, elektrik tahsildarları, gündelikçi kadınlar, inşaatçılar, dükkancılar, bulaşıkçılar, döner büfesi işletenler... Çeşit çeşit işe girip zenginleşenler ve seyyar satıcılığa devam edip yerinde sayanlar...
Mecidiyeköyün arkalarındaki gecekondulardan Tarlabaşına ve Gazi Mahallesinden Beyoğluna uzanan roman, İstanbulun daha önce hiç anlatılmamış, hiç görülmemiş hikâyelerini, şehirde yaşanan hayatların hayret uyandıran zenginliğini ve derinliğini güçlü bir şekilde anlatarak okuyucuyu hemen kendine bağlıyor.
Kafamda Bir Tuhaflık aynı zamanda sürprizlerle dolu bir aşk hikâyesi... Okurlar romanın başkahramanı Mevlut Karataşın son kırk yılda İstanbuldaki hayatını ve serüvenlerini izlerken hem şehirde tutunmaya çalışanların ağzından anlatılmış duygusal bir destan hem de hayallerin ve korkuların rengiyle dolu şiirsel bir roman okuyacaklar. Tek tek bireylerin hayatlarıyla bir şehrin ve toplumun tarihi arasında şaşırtıcı bir hızla gidip gelen, 1960lardan 2010lara Türkiyenin geçirdiği dönüşümü gösteren bu büyük roman, Pamukun en çok okunan ve en çok sevilen kitaplarından biri olacak.
PAMUK'UN ROMANLARI TÜM DÜNYADA 12 MİLYON SATTI
Orhan Pamukun romanları 62 dile çevrildi ve bütün dünyada 12 milyon sattı. Pamuk, dünyada edebiyat ve roman sanatı konularında verilen önemli bütün ödülleri kazandı. Benim Adım Kırmızı ve Kar adlı romanları tarihte en çok çevrilen ve en çok okunan Türkçe kitaplar oldu.
Orhan Pamuk, 2005de Prospect Dergisi tarafından dünyanın 100 entelektüeli arasında gösterildi ve 2006 yılında Time Dergisi tarafından dünyanın en etkili 100 kişisinden biri seçildi. 2008de aşk, evlilik, dostluk, mutluluk gibi konuları bireysel ve toplumsal boyutlarıyla işlediği Masumiyet Müzesi adlı romanını yayımladı. 2012 yılında İstanbulda açtığı Masumiyet Müzesi ise bu yıl Avrupanın En İyi Müzesi ödülünü kazandı. Pamuk çocukluğunu ve gençliğini İstanbul adlı kitabında hikaye etti.
Kitap, 1970lerden 2010lara Türkiyenin geçirdiği dönüşümü gösterip tartışırken, kişisel öyküleri mizahla aktarıyor ve onları temel felsefi, ahlaki sorulara bağlıyor.
Yapı Kredi Yayınlarından çıkan Orhan Pamukun yeni romanı Kafamda Bir Tuhaflık, hem sürükleyici bir aşk hikayesi, hem de Türkiye'nin son 40 yılının genel bir görünümü. Pamukun uzun zamandır üzerinde çalıştığı kitap, 1970lerden 2010lara Türkiyenin geçirdiği dönüşümü gösterip tartışırken, kişisel öyküleri mizahla aktarıyor ve onları temel felsefi, ahlaki sorulara bağlıyor.
Bu, boza ve yoğurt satıcısı Mevlut Karataşın hayatının ve hayallerinin hikayesi... Roman bu cümleyle başlıyor. Roman sokak satıcısı Mevlutun, karısının ve arkadaşlarının 1969 ile 2012 arasında İstanbulda yaşadıkları hayatı hikaye ederken aşk, evlilik, mutluluk, para, aile ve kimlik konularından yola çıkarak insan ruhunun derinliklerini araştırıyor. Bozacı Mevlutun yakını pek çok unutulmaz karakterin katılımıyla zenginleşen hikaye İstanbulda her şeye yeniden başlayanların günlerini, yıllarını ve hayallerini anlatıyor: Kendi elleriyle arsa çevirip evlerini yapanlar, garsonlar, elektrik tahsildarları, gündelikçi kadınlar, inşaatçılar, dükkancılar, bulaşıkçılar, döner büfesi işletenler... Çeşit çeşit işe girip zenginleşenler ve seyyar satıcılığa devam edip yerinde sayanlar...
Mecidiyeköyün arkalarındaki gecekondulardan Tarlabaşına ve Gazi Mahallesinden Beyoğluna uzanan roman, İstanbulun daha önce hiç anlatılmamış, hiç görülmemiş hikâyelerini, şehirde yaşanan hayatların hayret uyandıran zenginliğini ve derinliğini güçlü bir şekilde anlatarak okuyucuyu hemen kendine bağlıyor.
Kafamda Bir Tuhaflık aynı zamanda sürprizlerle dolu bir aşk hikâyesi... Okurlar romanın başkahramanı Mevlut Karataşın son kırk yılda İstanbuldaki hayatını ve serüvenlerini izlerken hem şehirde tutunmaya çalışanların ağzından anlatılmış duygusal bir destan hem de hayallerin ve korkuların rengiyle dolu şiirsel bir roman okuyacaklar. Tek tek bireylerin hayatlarıyla bir şehrin ve toplumun tarihi arasında şaşırtıcı bir hızla gidip gelen, 1960lardan 2010lara Türkiyenin geçirdiği dönüşümü gösteren bu büyük roman, Pamukun en çok okunan ve en çok sevilen kitaplarından biri olacak.
PAMUK'UN ROMANLARI TÜM DÜNYADA 12 MİLYON SATTI
Orhan Pamukun romanları 62 dile çevrildi ve bütün dünyada 12 milyon sattı. Pamuk, dünyada edebiyat ve roman sanatı konularında verilen önemli bütün ödülleri kazandı. Benim Adım Kırmızı ve Kar adlı romanları tarihte en çok çevrilen ve en çok okunan Türkçe kitaplar oldu.
Orhan Pamuk, 2005de Prospect Dergisi tarafından dünyanın 100 entelektüeli arasında gösterildi ve 2006 yılında Time Dergisi tarafından dünyanın en etkili 100 kişisinden biri seçildi. 2008de aşk, evlilik, dostluk, mutluluk gibi konuları bireysel ve toplumsal boyutlarıyla işlediği Masumiyet Müzesi adlı romanını yayımladı. 2012 yılında İstanbulda açtığı Masumiyet Müzesi ise bu yıl Avrupanın En İyi Müzesi ödülünü kazandı. Pamuk çocukluğunu ve gençliğini İstanbul adlı kitabında hikaye etti.