• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.

Psikolojinin Alanı

Pamira

Moderatör
İçerik Üreticisi
Üyelik Tarihi
22 May 2019
Konular
2,801
Mesajlar
9,706
MFC Puanı
60,560
A. PSİKOLOJİNİN KONUSU

Kavram olarak psikoloji psyhce ve logos kelimelerinden oluşmuştur. Ruh bilimi anlamına gelir.

Psikoloji organizmanın davranışlarını inceleyen pozitif bir bilimdir. Pozitif bir bilim olmasının nedeni deney ve gözlem yapılabilir olmasıdır.
Psikolojinin konusu organizmanın hem kedisiyle hemde çevresiyle ilişkilerini, davranışını incelemek ve şartlara göre değişimini incelemek gözlemektir.

Davranışların incelenmesinde uyarıcı durumu ile organizmanın durumu birlikte değerlendirilir. Bu değerlendirme sonucunda davranış organizmanın iç ve dış uyarıcılara karşı gösterdiği tepkiler bütünüdür. Davranışlar gözlenebilen (yürüme, konuşma …) ve gözlenemeyen ( hayal, düşünme …) diye ikiye ayrılır.

B. PSİKOLOJİDE YAKLAŞIMLAR

Genel olarak psikolojideki yaklaşımların, psikolojik olayların farklı yönlerini dikkate alarak ve belirli yönlerini öne çıkararak değerlendirdiklerini görüyoruz.

1. Yapısalcı Yaklaşım (Strüktüralizm)

Yapısalcılara göre psikoloji zihnin yapısını incelemelidir. Buradan hareketle psikolojik olaylarda bilinci öne çıkarır ve zihin yapısının anlaşılabilmesi için içebakış yönteminin psikolojide kullanılmasını savunur.

2. Davranışcı Yaklaşım (Bihevyorizm)

Davranışçı yaklaşıma göre psikolojinin konusunu gözlemlenebilir davranışlar olmalıdır. Buda deney ve gözlemle mümkündür.
Bireylerin uyarıcılara karşı gösterdikleri davranışların (U – T) ilişkisinde gerçekleştiğini ve bu davranışların deney ve gözlem yoluyla incelenmesinin daha bilimsel (nesnel) sonuçlar vereceğini savunur.

3. İşlevsel Yaklaşım (Fonksiyonalizm)

Davranışların çevreye uyumunu esas alır ve uyum sağlayıcı davranışları faydalı olduğunu savunurlar.. Bu yaklaşımda davranışların ne işe yaradığı önemlidir. Buradan hareketle zihin nedir den ziyade zihin ne içindir sorusu ile ilgilenirler.

4. Psikanalitik Yaklaşım (Psikanalizm)

Bu görüşe göre insan doğuştan cinsellik ve saldırganlık iç güdülerine sahiptir.

S. Freud’un temsilciliğini yaptığı bu yaklaşımda bilinçaltı esas öğedir. Daha çok küçük yaşlarda olmak üzere, toplumda hoş karşılanmayan arzular birey tarafından bilinçaltına atılır.

Buna göre bilinçaltı, çevreden bastırılmış istekler alanıdır. Bu alan bir takım psikolojik rahatsızlığın da kaynağıdır. Sözü edilen rahatsızlığın giderilmesi, bilinçaltına bastırılmış isteklerin bilinç düzeyine çıkarılmasıyla olacaktır.

5. Bütüncü Yaklaşım (Gestalt)

İnsan yaşantısı, davranışlarıyla birlikte öğelerine ayrılamaz bir bütündür. Bütün ise, parçaların toplamından apayrı bir ahenk ortaya koyar. Buna göre yaşantılar kendi bütünlüğü içinde incelenmelidir.

6. Hümanist Yaklaşım (Hümanizm)

Bu yaklaşımı benimseyenler insanı merkez almışlardır. İnsan gelişme gücünü kendisinden alır, çevrenin etkisiz olduğunu savunur. Aynı zamanda İnsanın duygusal yanını öne çıkaran ve davranışlarını buna göre yorumlayan bir yaklaşımdır. İnsanı insan yapan, duyguları, hisleri, ümit ve beklentileri önemlidir.

Bireyin davranışlarını anlayabilmek için, onun iç yaşantısını bilmek gerekir. Bunun yolu da, çevresine onun bakış açısından bakmayı (empati) gerektirir. Yani yöntem olarak içe bakışı kullanırlar.

7. Bilişsel Yaklaşım

J. Piaget’in temsilciliğini yaptığı bilişsel yaklaşım, insanın zihinsel etkinliklerine önem verir. Düşünme, kavrama, yorumlama davranışlara yön veren önemli unsurlardır. Davranışlar uyarıcı tepki bağına indirgenerek incelenemez. Bu yaklaşımın amacı, zihinsel süreçlerin nasıl örgütlendiğini, çalıştığını açıklayan deneyler yapmaktır.

8. Biyolojik Yaklaşım

Davranışların nedeninin ancak bireyin biyolojik yapısının incelenmesiyle bulunabileceğini avunan görüştür.
Davranışlar, biyolojik yapı olan beynin bir fonksiyonu olarak ortaya çıkarlar. Ayrıca salgı bezleri ve hormon düzenlerinden etkilenirler. Buna göre davranışlarda biyolojik öğeler dikkate alınmalıdır.

C. PSİKOLOJİNİN ALT DALLARI

1. Eğitim Psikolojisi

Eğitim ve öğretimin gerçekleştirilmesinde, psikolojinin bulgularından yararlanılmasını konu edinir. Amacı eğitim kalitesini arttırmak ve bu noktada bireye yardımcı olmaktır.

2. Endüstri Psikolojisi
Hangi ortamda işveriminin arttığını, çalışanların hangi şartlarda daha verimli olabileceklerini araştıran psikolojinin alt dalıdır.

3. Klinik Psikolojisi
Ruh sağlığını yitirmiş olan bireylerin psikolojik tedavisini konu edinir. Davranışlardaki aksamaların nedenini araştırır ve bu amaçla çeşitli testlerden psikolojik tekniklerden (psikoterapi ) yararlanır.

4. Sosyal Psikolojisi
Bireyin grup içindeki davranışlarını ve toplumsal çevreden etkilenmesini konu edinir. Örneğin moda, kamuoyu, propangada sosyal psikolojinin inceleme alanına girer.

5. Danışmanlık Psikolojisi
Bireylerin normal sınırlar içerisinde kalan toplumsal yaşantıda karşılaştıkları aile geçimsizliği, arkadaş uyumsuzluğu gibi problemlerin anlaşılmasında yardımcı olmayı amaçlayan psikoloji dalıdır.

6. Gelişim Psikolojisi
Bireyin doğumundan başlayıp ölümüne kadar devam eden, yaşlara bağlı olarak geçirdiği, zihinsel, bedensel, devinsel, duygusal vb. gelişme evrelerini inceleyen,psikolojinin alt dalıdır.

7. Deneysel Psikoloji
Psikolojinin temel konularını oluşturan öğrenme, algı, motivasyon, unutma vb. konuların sebep - sonuç ilişkisinde deneysel olarak incelenmesini sağlar.

8. Psikometrik Psikoloji
Davranışın ölçülmesi ve değerlendirilmesine ilişkin ölçme araçlarının geliştirilmesi,istatistik tekniklerinin psikolojiye uygulanması gibi konularla ilgilenen, psikolojinin alt dalıdır.

Psikolojinin alt dallarından bazılarının uygulama yönü vardır. Bunlar,“uygulamalı alanlar” olarak nitelendirilir. Uygulama yönü olmayanlar araştırma düzeyinde kalır. Bunlar da “deneysel alanlar” olarak gruplanabilmektedir.

D. PSİKOLOJİNİN YÖNTEMLERİ

Psikolojinin konularını incelemek için takip ettiği araştırma yollarına psikolojinin yöntemleri denir.

1. Gözlem

Davranışların oluşumunu herhangi bir dış etki sonucu veya hiçbir müdahale yapmadan izlemektir.

a. Doğal gözlem: Bireylerin davranışlarının doğal ortamda izlenmesidir. Örneğin caddeden geçerken intihar eden birisini gözlemlemek.
b. Sistematik gözlem: Bireylerin davranışlarının belli yönlendirmeler yapılarak, belirli amaçlar doğrultusunda izlenmesidir. Kuralların ve şartların daha önceden araştırmacı tarafından oluşturulduğu gözlem türüdür.

2. Deney

Deney yönteminde, davranışlar neden - sonuç ilişkisinde incelenir.
Bir deneyde iki değişken vardır.

*Bağımsız değişken: Deneyde etkisi incelenen değişkendir.
*Bağımlı değişken : Yapılan deneyin sonucudur.

Değişkenleri bir örnek üzerinde şöyle açıklayabiliriz. Uykusuzluk iş verimini azaltır hipotezinin denendiği bir deneyde ‘’uykusuzluk’’ bağımsız değişkendir, iş verimi ise bağımlı değişkendir.

Deney düzeneğinde her yönden eşlenmiş bireylerden oluşan iki grup alınır. Gruplardan biri bağımsız değişkenin (etkisi araştırılan faktörün) uygulandığı deney grubudur. Diğer gruba bağımsız değişken uygulanmadığından o grup kontrol grubunu, oluşturur.

3. Biyografi ve Olay İncelemesi

Bireyin bu günkü davranış ve yaşantılarının anlaşılabilmesi için geçmiş yaşantılarının incelenmesi biyografi yöntemini oluşturur. Birey üzerinde önemli etkide bulunmuş geçmişteki bir olayın belirlenerek incelemeye alınması da olay inceleme yöntemini oluşturur. Özellikle akıl hastanelerindeki hastaların ve hapishanelerdeki mahkumların incelenmesinde kullanılan bir yöntemdir.

4. Görüşme (Mülâkat)
Bu yöntem bireyle soru - cevap şeklinde yüzyüze konuşmaya dayanır. Bu konuşma esnasında birey tanınmaya çalışılır.

5. Test
Bireylerdeki zekâ, ilgi, kişilik, gibi özelliklerin belirlenmesine yönelik ölçme araçlarının kullanılmasıdır.

6. İstatistik
Bu teknik diğer araştırma tekniklerinden elde edilen bilgilerin sayılarla ifade edilmesine ve yorumlanmasına dayanır. Böylece araştırma bulgularının nesnel olarak ifade edilebilmesi sağlanır.

7. Korelasyon
İki değişken arasındaki ilişki miktarını sayısal değerlerle belirlemeyi sağlayan istatistik tekniğidir. Korelasyonda bu değerler -1... 0 veya 0... +1 arasındadır. İki değişken arasındaki ilişki 0'a yakın çıktığı durumlarda ilişki miktarı düşüktür. -1 ve +1'e yakın olduğu durumlarda ise ilişki miktarı yüksektir. Ancak -1... 0 arasında çıkan ilişki negatif ilişkiyi gösterir. 0... +1 arasında çıkan ilişki ise pozitif ilişkiyi gösterir. Buna göre:

Deneme sayısı ile hata miktarı arasında negatif korelasyon vardır ve koreyasyon -1'e yakındır.
Zekâ düzeyi ile öğrenme düzeyi arasında pozitif korelasyon vardır ve korelasyon +1'e yakındır.

Not: iki değişken arasında hiçbir ilişki yoksa korelasyon 0 dır. Örneğin uzun boyluluk ile güzel konuşmak arasında hiçbir ilişki yoktur. Yani korelasyon sıfırdır.

• Frekans: Bir sayı dizisindeki tekrar eden puanları ifade eder.

Örnek : 6 7 8 8 8 7 5 6 9 dizisinde

6’nın frekansı 2
7’nin frekansı 2
8’in frekansı 3’ tür.

• Mod: Bir dizide en çok tekrar eden puandır. Yukarıdaki dizide mod 8 dir. Çünkü dizide en çok geçen rakam 8’dir.
• Medyan :Bir sayı dizisinde puanlar sıralanır( Büyükten küçüğe veya küçükten

büyüğe) ve en ortada kalan terim o dizinin medyanını ifade eder.

• Ranj: Bir puan dizisindeki en büyük rakamla en küçük rakam arasındaki farkı ifade eder.
• Aritmetik Ortalama: Bir sayı dizisindeki rakamların toplamının kaç adet sayı

olduğuna bölünmesiyle bulunur.
 
Üst