3-4 arkadaşımız bana bu soruyu yönelttiği için anlatmak istedim.
Madde madde yazıp açıklıyıcağım, ancak ondan önce başlığa dikkat çekmek istiyorum -teknik olarak- yani bu dediklerimi yaptığınızda GRAFİKER oldunuz demek değildir bu. Sadece malzemeler hazır ve kullanılmak için uygun haldedir demektir.
0)Bilgi Toplama
1)Arşiv Toplama
2)Dersler
3)Azim Ve Sabır
4)Yetenek
5)Doyumsuzluk
0)Bilgi Toplama:
Farkettiyseniz, bu sıfırıncı kural. Yani bu olmadıktan sonra, diğer maddeler oturmaz. Öncelikle elinize bir Photoshop el kitabı almalısınız(manevi anlamda demek istedim gidin kitaptan çalışın demiyorum) Yani kısaca malzemelerin yerini gösteren, dersleri okurkan ''guissian blur'' yap dediği zaman aval aval bakmanızı önlemek amaçlı bir önbilgi edinin. Sadece okuyun. Oturup ezberlemeyin kesinlikle ! sadece bilinçaltınıza yerleşsin bunlar.
Genel Bilgiler İçin Tıklayınız
1)Arşiv Toplama:
En az 1 gününüzü sırf bu bölüme ayırmak zorundasınız. Bir dosya açmalı, Fonts, Brush, Pattern vs. vs. şeklinde her eleman için birer alt dosya oluşturmalı ve onların içini baktığınız zaman gözünüzü doyuracak kadar doldurmalısınız Ve internetten ''toplu brush arşivi, toplu şu arşivi, bu arşivi'' vs. şeylerden değil, tek tek, beğendiklerinizi seçerek bunu yapmalısınız. Çünkü o toplu arşivlerde hiçbirşey yok. Onlar öylesine toplanmış dağınık malzeme topluluğundan başka bir anlam ifade etmez. Önemli olan kişisel malzemelerinizi toplamanız çünkü. Yalnızca fonts arşivi yaparken bu şekilde kolaya kaçabilirsiniz. Ancak yine de kendinizde seçmelisiniz.
2)Dersler:
İnternetten, Kitaplardan veya bulabildiğiniz başka kaynaklardan, bulabildiğiniz bütün dersleri okuyun ve uygulayın. Uyguladıklarınızı yayınlamayın. Uyguladıklarınızı yayınlamak gibi bir hata yapmayın. Çünkü çoğu kişi bunu yapmakta ve yorumlarsa ''daha önceden yapıldı, Dersi uygulamışsın...'' şeklinde olacaktır ki bu da hevesinizi kırar. Bir günde 50 tane dersi birden okumayın. Bir tane okuyun. Okuduğunuz dersin ayrıntılarını değiştirin. Atıyorum brighnest/contrast ayarlarını o 30 yapın dediyse, siz 50 yapın, 10 yapın. Maksat o ögenin ne işe yaradığını kavramak. O gün, o derste anlatılan herşeyi tek tek deneyin. Hiçbirini atlamayın. Sabırla tekrarlayın.
3)Azim Ve Sabır:
İşte herkesin kaybettiği nokta. 1 gün, 1 hafta, 1ay... bunlar kısa zamanlar. Eğer grafiker olucaksanız ve gerçekten farklı bir şeyler ortaya koyucaksanız, bir ömür öğrenme süreciniz devam edicek. Bu yüzden asla yılmamayı öğrenmelisiniz. Yani evet ilk seferde olmıyabilir, 100. seferde bile olmıyabilir, ancak 101 de muhteşem birşey olmıyacağını garanti edemez kimse. Sabırla çalışmalı ve denemelisiniz. Bir gün olucak. Ama olduğuyla kalmaması gerekir. Azimle daha yükseklere bakmalısınız. Var olanla asla yetinmemelisiniz.
4)Yetenek:
Eveeettt, geldik tatlı bir bahaneye. Yetenek diye bir şey yok arkadaşlar gerçekten yok. Hiç annesinin karnından elinde paleti ve fırçasıyla, yada çizim tabletiyle veyahut kalemi ve defteriyle çıkan Şair/Grafiker/Ressam gördünüz mü? Ben şahsen görmedim Siz gördüyseniz ''yetenek'' kelimesine inanabilirsiniz, problem yok.
5)Doyumsuzluk:
Burda kastettiğim doyumsuzluk kesinlikle şakşak yapan ellerdeki, teşekkür eden dillerdeki doyumsuzluk değil. Burda kastettiğim doyumsuzluk, bilgisel, ürün vermek amaçlı doyumsuzluk. Ağzınızdan ''Bu işin duayeniyim ben'' cümlesi çıktığı anda, sizin öğrenme amacınız ve kendinizi geliştirme yetiniz bitmiştir. Artık sizin yapacaklarınız birer ''Siz klasiği''nden başka hal alamıyacaktır.
Madde madde yazıp açıklıyıcağım, ancak ondan önce başlığa dikkat çekmek istiyorum -teknik olarak- yani bu dediklerimi yaptığınızda GRAFİKER oldunuz demek değildir bu. Sadece malzemeler hazır ve kullanılmak için uygun haldedir demektir.
0)Bilgi Toplama
1)Arşiv Toplama
2)Dersler
3)Azim Ve Sabır
4)Yetenek
5)Doyumsuzluk
0)Bilgi Toplama:
Farkettiyseniz, bu sıfırıncı kural. Yani bu olmadıktan sonra, diğer maddeler oturmaz. Öncelikle elinize bir Photoshop el kitabı almalısınız(manevi anlamda demek istedim gidin kitaptan çalışın demiyorum) Yani kısaca malzemelerin yerini gösteren, dersleri okurkan ''guissian blur'' yap dediği zaman aval aval bakmanızı önlemek amaçlı bir önbilgi edinin. Sadece okuyun. Oturup ezberlemeyin kesinlikle ! sadece bilinçaltınıza yerleşsin bunlar.
Genel Bilgiler İçin Tıklayınız
1)Arşiv Toplama:
En az 1 gününüzü sırf bu bölüme ayırmak zorundasınız. Bir dosya açmalı, Fonts, Brush, Pattern vs. vs. şeklinde her eleman için birer alt dosya oluşturmalı ve onların içini baktığınız zaman gözünüzü doyuracak kadar doldurmalısınız Ve internetten ''toplu brush arşivi, toplu şu arşivi, bu arşivi'' vs. şeylerden değil, tek tek, beğendiklerinizi seçerek bunu yapmalısınız. Çünkü o toplu arşivlerde hiçbirşey yok. Onlar öylesine toplanmış dağınık malzeme topluluğundan başka bir anlam ifade etmez. Önemli olan kişisel malzemelerinizi toplamanız çünkü. Yalnızca fonts arşivi yaparken bu şekilde kolaya kaçabilirsiniz. Ancak yine de kendinizde seçmelisiniz.
2)Dersler:
İnternetten, Kitaplardan veya bulabildiğiniz başka kaynaklardan, bulabildiğiniz bütün dersleri okuyun ve uygulayın. Uyguladıklarınızı yayınlamayın. Uyguladıklarınızı yayınlamak gibi bir hata yapmayın. Çünkü çoğu kişi bunu yapmakta ve yorumlarsa ''daha önceden yapıldı, Dersi uygulamışsın...'' şeklinde olacaktır ki bu da hevesinizi kırar. Bir günde 50 tane dersi birden okumayın. Bir tane okuyun. Okuduğunuz dersin ayrıntılarını değiştirin. Atıyorum brighnest/contrast ayarlarını o 30 yapın dediyse, siz 50 yapın, 10 yapın. Maksat o ögenin ne işe yaradığını kavramak. O gün, o derste anlatılan herşeyi tek tek deneyin. Hiçbirini atlamayın. Sabırla tekrarlayın.
3)Azim Ve Sabır:
İşte herkesin kaybettiği nokta. 1 gün, 1 hafta, 1ay... bunlar kısa zamanlar. Eğer grafiker olucaksanız ve gerçekten farklı bir şeyler ortaya koyucaksanız, bir ömür öğrenme süreciniz devam edicek. Bu yüzden asla yılmamayı öğrenmelisiniz. Yani evet ilk seferde olmıyabilir, 100. seferde bile olmıyabilir, ancak 101 de muhteşem birşey olmıyacağını garanti edemez kimse. Sabırla çalışmalı ve denemelisiniz. Bir gün olucak. Ama olduğuyla kalmaması gerekir. Azimle daha yükseklere bakmalısınız. Var olanla asla yetinmemelisiniz.
4)Yetenek:
Eveeettt, geldik tatlı bir bahaneye. Yetenek diye bir şey yok arkadaşlar gerçekten yok. Hiç annesinin karnından elinde paleti ve fırçasıyla, yada çizim tabletiyle veyahut kalemi ve defteriyle çıkan Şair/Grafiker/Ressam gördünüz mü? Ben şahsen görmedim Siz gördüyseniz ''yetenek'' kelimesine inanabilirsiniz, problem yok.
5)Doyumsuzluk:
Burda kastettiğim doyumsuzluk kesinlikle şakşak yapan ellerdeki, teşekkür eden dillerdeki doyumsuzluk değil. Burda kastettiğim doyumsuzluk, bilgisel, ürün vermek amaçlı doyumsuzluk. Ağzınızdan ''Bu işin duayeniyim ben'' cümlesi çıktığı anda, sizin öğrenme amacınız ve kendinizi geliştirme yetiniz bitmiştir. Artık sizin yapacaklarınız birer ''Siz klasiği''nden başka hal alamıyacaktır.