• Web sitemizin içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için Web sitemize kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Web sitemize üye olmak tamamen ücretsizdir.
  • Sohbetokey.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna!
  • Soru mu? Sorun mu? ''Bir Sorum Var?'' sistemimiz aktiftir. Paylaşın beraber çözüm üretelim.
Üyelik Tarihi
3 Haz 2013
Konular
112
Mesajlar
2,254
MFC Puanı
2,610

...

canım,

birini pencere kenarına çiçek koyacak kadar sevmek lazım.

his boşluğu ve iç burkulması diye bir şey varmış.

çok sevince anladım.

hayat, o evde yerin yok diyor. yerini bil.

evdeki ve sokaktaki tüm savaşları kaybettiğim yerdeyim.

hala güzel olduğunu bilmeden, güzel duranı seviyorum.

ellerini takip ediyorum,
hala.

elin ısısıyla kalbin ısısı birbirine ne yakınmış.

kalp sıkışıyor, el buz.

yüzümü yağmura uzatsam geçecek diyorum.

geçmiyor.

ev buz.

anlamaktan yoruldum.
sarılmaktan.

sen, o evde - sarılmaktan korkanların en uzağında dur, olur mu?

öyle birine aşık ol ki, her şeyi unut. dans etmeyi hatırla.

birini pencere kenarına çiçek koyacak kadar sev.

çok sev. çok küs. çok barış.

ellerini takip et sonra.

ellerinde ne gördüğümü bulursan sonunda,
gülümse.

güzel gülene aşık ol.

aşık olursan bir gün benim kadar.

yüzünü yağmura uzat…

geçti, geçti desin biri.

hiç geçmesin…

…

artık senin de bir şiirin var!

...

geçti… geçti…


yazı: kemal hamamcıoğlu
performans: kaan urgancıoğlu​
 
Üyelik Tarihi
3 Haz 2013
Konular
112
Mesajlar
2,254
MFC Puanı
2,610

Kendini hiçbir yere ait hissetmemişti ömrü boyu
Sıradan ortalama bir hayattı dününden ona kalan
Hep bir yerlerden gitmek istemiş
Kendinden uzağa hiç gidememiş
İyi bir insandı
İyilik yetmeliydi en azından
Yetmiyordu iyilik ama
Sevginin çoğunlukla aşk doğurmadığı gibi
İyilik de çoğunlukla yarına yetemiyordu işte
Kalbine dünyanın kalbi yetmiyordu
Yetiremiyordu kalbine nefes
Bundandı belki de tükenişi
Sakin kabullenişi
Sakin
Yazı: Kemal Hamamcıoğlu
Performans: Merve Çağıran​
 
Üyelik Tarihi
3 Haz 2013
Konular
112
Mesajlar
2,254
MFC Puanı
2,610


...

sabahı görecek hikayeler anlat bana
yaşatmaya çalıştığım ne varsa kaybettim
çok yorgunum,
çok üzdüler beni
çok sevdim,
çok sevdiklerim hiç sevmedi beni
sevdiklerim hep sevgisizleri sevdi
hep yanlışları sevdim
hep sevgisizlere inandım
orta yerinde ağlanan şarkılar gibiyim
dünümü,
yarınımı
seni beklerken kaybettim
yorgun kalbimi sıyır tenimden
özleyeceksem, bir tek seni özleyeyim
özlenecek kadar kal yanımda
özlenecek kadar sus yanımda
özlenecek kadar sokul bana
nefesini tenime fısılda
ben uyumadan hiç uyuma
sabahı görsün aşk!
aşktan uyanmayalım

yazı: kemal hamamcıoğlu
performans: ilhan şen​
 

-Ruhefza-

MFC Üyesi
Üyelik Tarihi
4 Mar 2019
Konular
932
Mesajlar
4,109
MFC Puanı
1,190
Harika ötesiii :emoticon-00115-inlo:emoticon-00115-inlo​
 
Üyelik Tarihi
3 Haz 2013
Konular
112
Mesajlar
2,254
MFC Puanı
2,610

Dün gece bana beş kez güldün
Son sigarayı yakmak için elime uzandığında omzuna sırrımı bıraktım
*Aşk yaşamda ölümü kutsamayı bırak
Ayda yürüyeceğine önce evde yürü*
Kapıları kır, pencereyi kır, yastığı kır, bardağı kır, nefesin kesilene kadar yalnızlığını kır
Son dediğin yerde aşk tekrar karşına çıkacak ansızın, ansızın
Kiminin gözlerini, kiminin gördüğü ilk kediyi sevişini, kiminin sokağı sevişini, kiminin gidişini, kiminin ise çok seviyorum diyemeyip utandığı yerde bekleyişini sevdim
Aynaya bakmayı unutacak kadar çok sevdim
Söndür sigarayı, hadi gel dans edelim​

yazı: Kemal Hamamcıoğlu
performans: Nur Fettahoğlu​
 
Üyelik Tarihi
3 Haz 2013
Konular
112
Mesajlar
2,254
MFC Puanı
2,610


...

Evsiz odaları biliyorum. Aşk aşk diye devrilen yatakları, aşk aşk diye inleyen pervazları, aşk aşk diye penceresi tüm kış kapalı kalmış odaları… O sıkışık odaya her şeyi sok; ama sevgilim diye duvara fısıldama sakın.

Önce tatlı tatlı, sonra sert sert, sonra en sert yerinden bakabilirim yalancıktan sana. Ama bir duvar hem tatlı hem sert bir sevgiliymiş gibi yalandan bakmasını bilmez. O bir tek bakar. O bir tek bakar ve kendi kadar kararır karanlıkta. Sense cılız bir ışıkta göz göze gelince kömür gözlüm diyip, kendini en kara sanıyorsun.

Kahve lekesi çıkmamış kırmızı kupamın ağzından daha pis ağzım.

Bunu seviyorsun biliyorum. Kim aransa bardağın kirini seviyor önce. Önce tatlı tatlı , sonra hep sert sert kırmaya kalkıyor kupayı orta yerinden. Duvara fırlatıyor sağlam, ayağının altına alıyor sağlam, masada unutuyor sağlam. Yine duvardan duvara atıyor sağlam. Sekiyor sekiyor yine sağlam.

Ben, masada unutulmuş ağzı kahve lekeli bir kupa kadar sevmesini biliyorum. O kadar…

Tuzla ovarsan geçer hemen leke. Susuz hem de. Bunu biliyorum bir de. Çoook önceden. Sen bunu bilmezsin. Kahveyi soğuk içmek ne demek bilmezsin. Son yarım yudumda içilen iki uzun karanfilli sigarayı bilmezsin. O son yudum hiç bitmese, eve hiç dönmesem demeyi hiç bilmezsin. Kahvesiz bir kupaya bakıp bakıp…

Sahi sen ne biliyorsun?

Bir tek -yakınlarda yeni biri yok-u biliyorsun. O tamam. Yakınlarda yeni bir yok, uzakta yeni biri hiç yokmuş sevgilim. Sen uyurken, o sokaklarda çok soğuk kahve içtim, bilirim. Bak sana demin küfrettim sevgilim. İki sevgilim, iki küfür. Bunu da sayarsan üç . Say bunu da emi. Ha sen bu küfrü anlamadın?

Tamam. En iyisi senin bildiğin yerden cesurmuş gibi küfredelim. Haz haz haz, sert sert sert, ayna ayna ayna, kalp kalp kalp, nbr nbr nbr, amk amk amk…

A..... koyayım!!!

Ne oldu ayıpladın? Ünlüleri ünsüzlerden ayıklayınca hiçbir uzuv hafiflemiyor ağızda. Bir güçlü koyduğunu sanıyorsun, o kadar. Kimse kimseye sahiden koymuyor çok uzun zamandır sevgilim.

Kimse kimseyi nerden kıracağını bilmiyor uzun zamandır.

Bir gün yanlışlıkla açarsan buzdolabını ... Masadaki unutulmuş kupaya koyarsan yanlışlıkla soğuk su... İşte o zaman, tam o zaman kırılacak dudaklarım. İşte o zaman biri birine koymuş olacak. Sert sert, kırık kırık kırılacak orta yerinden. Kalp o zaman… İşte o zaman kalp.

Neyse ki bunu hiçbir zaman bilmeyeceksin. Sana bir şey diyim mi?

Ne de olsa hiç bilmeyecekler.

Soğuk su ne zaman değse; kırılır kimi dudaklar…

Odanın camını aç.

Çıplak ayakla üstümde yürü.

Kan kan kan, kalp kalp kalp.

Dudaklarım kanlı, sevgilim.​

yazı: kemal hamamcıoğlu
performans: hakan kurtaş​
 
Üyelik Tarihi
3 Haz 2013
Konular
112
Mesajlar
2,254
MFC Puanı
2,610

....

kimse beni sevmiyor yatağının boş tarafı çöktü.

bense hala yataktan çıkmamak için bir neden arıyorum,

dizlerim kalbime yakın.

dizleri, kalbinde uyuyanların sessiz iç çekişlerini nerde görsem tanırım.

hiçbir yere ait değilim.
bir tek yatağıma inandım.
bir tek yüz üstü,
bir tek sırt üstü adımlarım..

hayatla ara sıra baş ederken;
kendimle baş etmeyi hiç başaramadım.

yorgun, dilsiz yastıkların
tüyleri yolunmuş kuşlarıyım.

üşürsem;
üstümü ört,

sırtım soğukta kaldı mı çok ağrıyor..​

yazı: kemal hamamcıoğlu
performans: gonca vuslateri​
 
Üyelik Tarihi
3 Haz 2013
Konular
112
Mesajlar
2,254
MFC Puanı
2,610

...

seninle karda yürüdük haberin yok.

müziği son ses açıp, ağaçlı yol bitmeden - iyi ki dedin..
ben sana, bas gaza!

geç uyuyup, en geç biz uyandık.

kahvaltıları unutacak kadar çok seviştik..

ben çok güzel severim, yerli yersiz gözlerinden öperim.

sen bilme, görme, es geç.. başkası ol.

o olmamaya inat et.. bir yerlerde iyi ki diyen bir sen..

mutlu günleri hakeden bir ben var..

iyi ki..​

yazı: kemal hamamcıoğlu
performans: deniz çakır​
 
Üyelik Tarihi
3 Haz 2013
Konular
112
Mesajlar
2,254
MFC Puanı
2,610

insanın hainliği, yaralarını kabullenmediği için.
yaraları sevmek lazım.
karanlığı da..

karanlık iyidir, kir tutar.
acıysa insanı tok...
gece kadar insanı seven yok..

bazıları iyi ki var, kimileri neyse ki yok.

ama sen niye yoksun?


çok önce,
birini pencere kenarına çiçek koyacak kadar sevmiştim.

seni, mektup yazacak kadar seviyorum.

bu da hiç fena değil.
sen de yaz .

perdeleri kapalı evinden çıkmayacak olsan da yaz..

hadi yaz sen de...

çünkü,
birini mektup yazacak kadar seviyorsan, ne mutlu sana! yaşıyorsun..​

yazı: kemal hamamcıoğlu
performans: şenay gürler​
 
Üyelik Tarihi
3 Haz 2013
Konular
112
Mesajlar
2,254
MFC Puanı
2,610

...

vefasız olanı oluruna bırakmalı.
o, olduğu kadarıyla devinip duracak hayatta.
sevgisiz, kalpsiz ve vefasız.
o kadar.

yaralanmadan yaralıyım diyenleri..
evden çıkmadıkça, tüm pencelerimi kıranları.
aşka değil; güce aşık olanları,
susarak,
özleyerek,
çok özleyerek,
ev soğukken affettim..

ağaçların, çiçeklerin, yıldızların ve şairlerin isimlerini öğreniyorum artık.

yalanlarınıza yerim yok.

yanlış yerden seviyorsunuz.

biraz da soğuk sevin...
bir başına,
yalansız,
vazgeçmeden..​

yazı: kemal hamamcıoğlu
performans: şükran ovalı​
 

-Ruhefza-

MFC Üyesi
Üyelik Tarihi
4 Mar 2019
Konular
932
Mesajlar
4,109
MFC Puanı
1,190

....

kimse beni sevmiyor yatağının boş tarafı çöktü.

bense hala yataktan çıkmamak için bir neden arıyorum,

dizlerim kalbime yakın.

dizleri, kalbinde uyuyanların sessiz iç çekişlerini nerde görsem tanırım.

hiçbir yere ait değilim.
bir tek yatağıma inandım.
bir tek yüz üstü,
bir tek sırt üstü adımlarım..

hayatla ara sıra baş ederken;
kendimle baş etmeyi hiç başaramadım.

yorgun, dilsiz yastıkların
tüyleri yolunmuş kuşlarıyım.

üşürsem;
üstümü ört,

sırtım soğukta kaldı mı çok ağrıyor..​

yazı: kemal hamamcıoğlu
performans: gonca vuslateri​

yorgun, dilsiz yastıkların
tüyleri yolunmuş kuşlarıyım.


Bu beni benden aldı :s67:​
 
Üyelik Tarihi
3 Haz 2013
Konular
112
Mesajlar
2,254
MFC Puanı
2,610

gelecek mi?

gelecek; ama kalır mı bilmiyorum.

ne zaman?

..

yazın masası,
kavuşmadan ayrılanların alın yazısı,

ışığa da yürüse
geçmiyor,
karanlığın acısı..

kahve bardaklarından kadeh yaptım bu gece,
iki kişilik içiyorum..

bardakların dileği sen..
suyun dileğiyse, ellerimi bırakma.

evet dediğimiz yere nergis bıraktım,
dedim ya,
iki kişilik içiyorum..

sarhoş bir dünyaya tahammül edebilirim.

gideceğimiz deniz,
az ötede..

sofrayı böyle bırakalım..

bırak,
hep yaz kalsın..

..

göğsüme vuruyorum aşk çıkıyor.​

yazı: kemal hamamcıoğlu
performans: şükran ovalı​
 
Üyelik Tarihi
3 Haz 2013
Konular
112
Mesajlar
2,254
MFC Puanı
2,610

hayatın ritmini kaçırmış olsan da
uyumadığın gecelerin sabahında umut var.
çiçeklerini sulamaktan vazgeçsen de,
azıcık uzağın yağmur..

aynı yerden sevmediğin için, sevdiklerinle aynı yerde değilsin.
o kadar.

bir kez daha,
izin ver zamana..

bir kez daha,
filmlere tutun,
müziğe tutun,
şiire tutun,

bütün gün ağladım, nedenini hiç bilmiyorum diyen arkadaşına sıkı sıkı tutun.

bir kez daha,
koltuğuna tutun,
nefesine tutun,
hatırladıklarına tutun,

uçağa binmekten vazgeçtim, yapamayacağım
diyen kardeşine sıkı sıkı tutun.

dün biri, yürürsen geçer dedi..
yürü yokuş aşağı, yokuş yukarı.
belki haklıdır..

belki,
kedilerin geçtiği sokakların bir bildiği vardır.​

yazı: kemal hamamcıoğlu
performans: özge gürel​
 
Üst