İşin kolayını arıyoruz, ancak isteklerimiz o kadar da kolay değil. Daha üst istekler için daha üstün işler başarmamız gerektiğinin de farkındayız. Hedeflerimize yönelik çaba içine girdiğimizi ise söyleyemeyiz. Kolay iş dediğimiz, aslında hakettiği emeğin daha azını vermektir. Hedefimizin gerçekleşmesini istiyorsak kolay işin mevcut olmadığını anlamalıyız. Büyük hedef büyük emek gerektirir.
İş çalışarak kolaylaştırılır. Kolay iş bedelini göze aldığınızdır. En kolay işler de çalışmayı göze aldığınız tüm işlerdir diyebiliriz. Çalışmak istemediğiniz sürece sadece “durma” işi bile işkence gibi gelecektir. “Kolay veya zor iş yoktur” bile diyebiliriz. Çalışma isteği vardır. Ne kadar isteklisiniz? Hiç istekli değilseniz bir başarı elde etmeniz olanaksızdır. Çalışmak istemiyorsanız size her iş büyük bir engeldir. Çalışmayı göze alan için ise hiçbir engel söz konusu olamaz. Hiçbir iş çalışanın gözünde büyümez.
Her insan potansiyeli ile doğuyor. Çevrenin etkileri çağımızda önemini yitiriyor. Bireyler arası farklar artık kişinin kendisine bağlı hale geldi. Bilgiye ulaşmanın bu kadar kolay olduğu bir dönemde kendini geliştirmemenin affı yoktur. Büyük hedefler benzer potansiyele sahip insanlar için sadece çalışma meselesidir. İnternete erişebilen her insan artık her şeye erişebilecek hale gelmiştir.
Kimsenin üstün, zeki ya da daha önemli olduğuna kanmıyoruz. Artık masallar geride kaldı. Eskinin geri kalmış ulusları şimdi dünyayı yönetiyor. Bunu bilgi ile, bilgiyi işleyerek, çalışarak yapıyorlar. Her ne kadar moderniteyi eleştirsek de sömürenler gerçekten çalışıyorlar. Dünyanın geleceğinden çalıyorlar, ama çalışıyorlar. Geri kalanlar da bu kadar cesur olsa, en azından yok olmaya dirense dünya iyi bir yer olabilir. Çalışmaya cesaret etmek geri kalmışlığın ilacıdır.
Bilgi çağında üstünlük çalışmaktan geliyor. Kolaylık da cesaret ile şekilleniyor. Neleri göze aldınız? Çalışmak istiyorsunuz, ancak zorluktan mı korkuyorsunuz? Çekingenlik yüzünden büyük olasılıkla her işte zorlanacaksınız. Farklı kültürler arasındaki başarı düzeylerini düşünürseniz bireyler arasındaki başarı farklarını da anlayabilirsiniz. Ne insanlar, ne de toplumlar doğuştan gelen bir çalışkanlığa sahip değildir. Her şey kültür meselesidir, kültür de sizin ilettiklerinizdir. Sizden kalanlar, dışarı verdikleriniz kültürünüzü oluşturur. Dünyaya neler bırakıyorsunuz? Ne için çabaladınız? Kolay iş ararken kolay unutulmayı, yok olmayı göze alıyor musunuz?
Doğuhan Murat Yücel
